Kürdistan Bölgesi Hükümeti yetkilileri tarafından Cumartesi günü (bugün) yapılan bir açıklamada, ellerinde IŞİD’in Kürt Peşmerge güçlerine karşı kimyasal silah olarak klor gazı kullandığına dair kanıtlar olduğunu söyledi.

Kürdistan Bölgesi Güvenlik Konseyi tarafından yapılan açıklamada “Ocak ayında bir intihar eylemcisinin kullandığı bomba yüklü bir aracın patlatılması sonrası ortamdan alınan toprak ve giysi örnekleri üzerinde laboratuvar analizi yapıldı.

Uzmanlar tarafından gerçekleştirilen analiz sonuçlarına göre, Kürdistan Bölgesi’ndeki patlamadan elde edilen “numunelerde tespit edilen klor seviyesinin silah formunda kullanılmış madde olarak saptandığı” anlaşıldı.

Açıklamada, toprak ve numunelerin Kürdistan Bölgesi Hükümeti tarafından ABD liderliğindeki koalisyonda görevli bir “dost devlete” gönderilmesinin ardından, analizin Avrupa Birliği tarafından sertifikalandırılmış bir laboratuvarda gerçekleştirildiğine yer verildi. Kürt Bölgesi Güvenlik Konseyi’ndeki kaynak güvenlik nedeniyle laboratuvarın kimliğini vermeyi reddetti.

Bunun, IŞİD’in kimyasal silah kullandığını kanıtlayan ilk uluslararası çalışma olduğuna vurguda bulunulan açıklamada Kürdistan Bölgesi Güvenlik Konseyi\'nin bu ve benzeri her türden kimyasal silah kullanımını esefle karşıladığı ifade edildi. IŞİD’in bu tür taktikleri kullanmasının, örgütün mücadele gücünü kaybettiğini ve umutsuzca önlemlere başvurduğunun bir göstergesi olduğuna vurguda bulunulan açıklamada, Kürt yetkililerin uzunca bir süredir IŞİD\'in kimyasal silah kullandığına dair kuşkularının olduğuna dikkat çekildi.

Açıklamada, söz konusu bombalı saldırı hakkında da hatırlatılmada bulunuldu ve 23 Ocak’ta Musul ile Suriye sınırı arasındaki 47. karayolunun , iki günlük bir saldırının ardından savunma pozisyonu için hazırlık yapan Peşmerge güçlerinin bulunduğu Kiske kavşağında bomba yüklü bir aracın patlatılmak istendiği, ancak peşmergenin bomba yüklü aracı farkederek roket ile hedefine ulaşmadan imha ettiğini ve bu sayede hiçbir kaybın yaşanmadığını da sözlerine ekledi.

Klor, kimyasal silah olarak kullanımı 1. Dünya Savaşı’na kadar uzanan, kullanımı yasaklanmış boğucu bir maddedir. Bağımsız olarak bu maddenin kullanıldığına dair iddiayı kanıtlayabilmek mümkün değildir.