Öcalan'ın kardeşi İmralı'daki görüşmeyi anlattı

İmralı Cezaevi’nde 20 yılı aşkın süredir tutulan PKK Lideri Abdullah Öcalan üzerindeki görüşme yasağının kakmasının ardından ikinci kez görüşme gerçekleştiren kardeşi Mehmet Öcalan, ilk görüşmelerinden bu yana ağabeyinin “demokratik çözüm ve onurlu barışa dair umudunu hep koruduğunu” ve hâlâ çizgide olduğunu söylüyor.
10.06.2019, Pts - 10:35
Öcalan'ın kardeşi İmralı'daki görüşmeyi anlattı
Haberi Paylaş

Mehmet Öcalan, "İmralı’ya getirildiği günden bu yana PKK Lideri’ne dönük uygulamaya sokulan tecridin devletle görüştüğü dönemlerde esnetilse de, hiçbir zaman kaldırılmadığını" ifade ediyor.

O gün Öcalan'la sadece 15 dakika görüşebildiklerini paylaşan Mehmet Öcalan, görüşme koşullarının çok ağır olduğunu belirtiyor.

"Fiziki bir temas yasaktı. Sadece görebiliyorduk" diyen Öcalan, "Bize verilen süre çok kısıtlı idi. O yüzden hiçbir şey konuşamadık. Sadece biraz yorgun görünüyordu. Ancak hala mücadele doluydu. İlk olduğu için zor bir görüşme oldu. O kısa zamanda bana söylediği ilk şey; ‘Yaşam ve mücadele devam edecektir, devam ediyor’ oldu. Fiziki koşullarının çok iyi olduğunu söyleyemem, ki hala fiziki koşullarına iyi diyemeyiz. O dönem belki 10 ya da 20 gün sorgu sürecinden geçti ve bu süreç onu çok yordu" ifadesini kullanıyor.

Geride kalan 20 yılda PKK Lideri ile en çok görüşenlerden birinin kendisi olduğunu ifade eden Mehmet Öcalan, sözlerini şöyle sürdürüyor:

"20 yıllık sürece baktığımızda Başkan’ın mücadele rotası hiç değişmedi. 20 yıl öncesine göre bugün çok daha derinlemesine düşünüyor. Dünyayı yorumlama biçimi, olaylara yaklaşımı ve evrene bakışı çok daha derin. Öngörülerine çok daha derinlik kazandırdı. Mesela 2 yıl sonrasını çok daha rahat görebiliyor. Bunun en somut örneği ise, Şengal olayıdır. Daha DAİŞ denilen bir örgütün adı bile yokken, Şengal konusunda ciddi uyarılarda bulundu. Bugün arşivlerden bakıldığında ne söyledikleri daha rahat görülür."

Geride kalan yıllar boyunca ağabeyinin Kürt sorununun çözümüne dair umudunu hiçbir zaman kaybetmediğini de belirten Öcalan, "İlk yaptığımız görüşmelerden birinde Başkan şunu demişti: ‘İmkan verilirse biz bu sorunu demokratik çerçevede onurlu bir barış temelinde çözebiliriz.’ Aradan 20 yıl geçti, hala bu çizgide ve çözüm umudunu hala koruyor" diyor.

Mehmet Öcalan, yaptıkları görüşmelerde çoğunlukla güncel politik meselelerle ilgili konuştuklarını belirttiği ağabeyinin köyü, eşi, dostu, aileyi daha çok da ablaları Fatma Öcalan ile Havva Keser’i sorup, onlara dair kendisinden bilgiler aldığını kaydediyor.

Abdullah Öcalan'ın bir keresinde ablası Fatma’ya "Nasıl geçiniyorsunuz, neyiniz var, neyiniz yok?" diye sorduğunu aktaran Mehmet Öcalan, “Fatma da köyü, fıstık ağaçlarını, tarla ve bağ, bahçe işleri ile uğraştıklarını anlatmıştı. Bunun üzerine Başkan ‘Sizin her şeyiniz var, burada çok yakınmayın’ diye yanıtlamıştı onu. Ancak Başkan’ın aileyle ilgili, köydeki tanıdıklar, akrabalar ve yeğenleriyle ilgili bilgi sahibi olduğunu söyleyebilirim” ifadesini kullanıyor.

İmralı’da tutulduğu 20 yıl boyunca Öcalan için hiçbir zaman fiziki sağlık koşullarının ilk planda olmadığı görüşünü dile getiren kardeşi, her görüşe çok dinç şekilde ve gülerek gelen ağabeyine sorduğu ilk sorulardan birinin hep sağlığı ile ilgili olduğunu, onun ise "Benim için ilk sırada fiziki sağlık durumum yok. Ruhsal ve zihinsel anlamda çok güçlüyüm ve bu beni daha sağlıklı kılıyor" yanıtı verdiğini aktarıyor.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 11957 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:11:48:50