Faili belli olan Gazeteci Tepe'nin davasına zaman aşımı!

Özgür Gündem Gazetesi Bitlis Muhabiri Ferhat Tepe\'nin kaçırılarak katledilişinin üzerinden 21 yıl geçti.
27.07.2014, Paz - 11:59
Faili belli olan Gazeteci Tepe'nin davasına zaman aşımı!
Haberi Paylaş
Özgür Gündem Gazetesi Bitlis Muhabiri Ferhat Tepe\'nin kaçırılarak katledilişinin üzerinden 21 yıl geçti. Aradan geçen sürede etkin bir şekilde soruşturmanın yürütülmemesinden dolayı AİHM\'de mahkum edilen Türk devleti, dosyayı zaman aşımı gerekçesiyle kapattı. Duruma tepki gösteren baba İshak Tepe, çocuğunun katilleri açığa çıkana kadar mücadelesini sürdürmeye devam edeceğini söyledi.

Özgür Gündem Gazetesi Bitlis Muhabiri Ferhat Tepe\'nin kaçırılarak katledilişinin üzerinden 21 yıl geçti. 28 Temmuz 1993\'de şehir merkezinde bulunan evinden çıkarken üç kişi tarafından kaçırılan Tepe\'nin cenazesi 10 gün sonra Elazığ\'ın Hazar Gölü yakınında bulunmuştu. Tepe\'nin yapılan ilk otopsisinde ölüm nedeni ise yüzme bilmemesi olarak kayıtlara geçirilmişti. Tepe\'nin kaçırılırken bindirildiği araba daha sonra Bitlis İlçe Karakolu önünde görülmüş. Yakınlarının tüm başvurularına rağmen aradan geçen süreye rağmen Tepe\'nin akıbetine ilişkin ne etkin bir soruşturma yürütüldü ve ne de dava açıldı. Türkiye\'deki mahkemelerde sonuç almayan Tepe ailesi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi\'ne başvurdu.

AİHM mahkum etse de Türkiye\'de karşılığı yok!

AİHM, davaya ilişkin etkin soruşturma yürütmediğinden Türkiye\'yi 28 bin Euro\'ya maddi tazminata mahkûm etti. Adalet arayışını sürdüren Tepe ailesinin, AİHM\'in Türkiye\'yi mahkum eden kararı sonrası yaptığı tüm suç duyuruları da gerekçesiz ret edildi. Tepe\'yi Diyarbakır Jandarma Alay Komutanlığı\'nda işkence esnasında gördüğünü söyleyen 14 kişi ise, hiç bir zaman dinlenmedi. Avukatı Şevket Epözdemir, davayı bırakması için tehdit edildi. Olaydan az bir zaman sonra kaçırıldı ve cansız bedeni Tatvan\'a yakın bir yolda bulundu. AİHM\'de açılan dava kapsamında dinlenen ve gazeteci Tepe\'yi gördüğünü inkar eden, ancak daha sonra çektiği vicdan azabı nedeniyle gördüklerini ilişkin konuşan Taner Şarlak isimli yurttaş, Tepe\'nin cezaevinde su borusuna bağlı bir şekilde bekletildiğini, yanından her geçen \"gazeteci bu\" diye bağırarak dövdüğünü söylemişti. AİHM davasında verdiği yalan beyan nedeniyle 13 yıl boyunca vicdan azabı çektiğini belirten Şarlak, daha sonra gazetelere verdiği demeçlerde, pişman olduğunu kaydederek, doğruları anlatması gerektiğini söylemişti.

\'Devlet suç işlemez, çocuğun bunları yazıyor\'

Kürdistan\'da 1990\'lı yıllardan devletin yürüttüğü savaş politikaları nedeniyle işlenen \"faili meçhul\" cinayetler ve köy yakmaların en yoğun yaşandığı dönemde Bitlis\'te Özgür Gündem Gazetesi\'ne çalışan Tepe, yaşananları çalıştığı gazetesine aktararak, gerçeklerin karanlıkta kalmaması için çalışıyordu. O dönem Bitlis\'te \"faili meçhul\" cinayetler diyarına dönüşmüştü ve Ferhat Tepe bunları bir bir teşhir ediyordu. Çocuğunun devletin çeteleri tarafından kaçırıldığını söyleyen Tepe\'nin babası İshak Tepe, o dönem kendisinin Demokrasi Partisi (DEP) Bitlis İl Başkanı görevini yürüttüğünü söyledi. Daha öncesinden sürekli çalışmaması için tehdit edildiğini söyleyen baba Tepe, çocuğu kaçırılmadan önce Tatvan 6 Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Korkmaz Tağma tarafından çağırılarak, \"Bize \'siz neden devletin işini yapmıyorsunuz da teröristlere yardım ediyorsunuz. Neden devleti suçlu olarak gösteriyorsunuz. Devlet suç işlemez. Devlet cinayet işlemez. Çocuğun gazetede bunları yazıyor. Böyle şeyler yok\' diye tehdit edildim. Ferhat kaybolunca bende bizi çağıran Tugay Komutanı Korkmaz Tağma\'yı suçladım. Çünkü beni aradıkları zaman konuşmaları kayda alıyordum. 3-4 ses kaydı var\" dedi.

Oğlu kaçırıldıktan sonra kendisine bir telefon geldiğini ve kendisinden fidye istenerek PKK\'nin elinde bulunan 3 kişinin bırakılması ve il örgütü kapatmasının istendiğini söyleyen baba Tepe, \"PKK\'nin elinde bulunan kişilerin serbest bırakılması için bir şey yapamayacağımı söyledi. Yine partinin halkın partisi olduğunu ve bu konuda da taleplerini karşılayamayacağımı ancak fidyeyi verebileceğimi söyledim\" dedi. Daha sonra çocuğu Ferhat\'ın Elazığ\'da ölü olarak bulunduğu ve cenazesini oradan alarak Bitlis\'te defin ettiklerini dile getiren baba Tepe, o zaman rahat bir şekilde cenazelerinin defin edebilmelerine dahi izin verilmediğini aktardı. Çocuğunun katledilmesinin ardından bütün yetkili mercilere başvuruda bulunduklarını söyleyen Tepe, çocuğunu katlettiğini söylediği kişilerin isimlerini verdiklerini, bunlar arasında o dönem Korkmaz Tağma hakkında her hangi bir işlem yapılmadığını kaydetti.

\'Katiller aramızda dolaşıyor\'

AİHM\'e taşıdıkları dosya kapsamında 2000 yılında Ankara\'da AİHM tarafından yürütülen soruşturma kapsamında Korkmaz Tağma\'nın ifade dahi vermediğini belirten baba Tepe, dönemin valisi, emniyet müdürü gibi amirlerden alınan ifadelerde ise olayın tamamen inkâr edildiğini söyledi. Tepe, \"AİHM, Türkiye\'yi 28 bin Euro\'ya mahkûm etti. Bunu da devletin kişiyi kaçırdığı ve şahitli, ispatı yapılmadığı, ancak 2\'nci ve 13 maddelerince etkin soruşturmanın yürütülmemesi nedeniyle mahkûm etti. Fakat Türkiye\'de buna ilişkin katliamda yer alanlar hakkında hiçbir dava açılmadı. Davada isimleri geçenlerden sadece Korkmaz Tağmaz kaldı. O da şimdi emekli olmuş İstanbul\'da yaşıyor. Katiller aramızda dolaşıyor\" diye konuştu.

21 yıl sonra gelen cevap!

Çocuğunun katledilişinin üzerinden geçen 21 yılın ardından geçtiğimiz Mart ayında kendisine Elazığ Cumhuriyet Başsavcılığı\'ndan bir yazının gönderildiğini aktaran Tepe, \"Elimize geçen bu yazıda Ferhat\'ın hangi tarihte kaybolduğunu, bulunmasını ve benim buna ilişkin yaptığım suç duyurusuna ilişkin bilgiler yer alıyor. Yine yazıda, buna ilişkin şimdiye kadar bir soruşturma yürütüldüğünü söylüyor ancak hiçbir şey elde edemediklerini belirtiyor. Davanın üzerinden 20 yıl geçtiğini ve düştüğünü söylüyor\" dedi. Bunun üzerine aynı ay içerisinde yani Mart ayında itirazda bulunduklarını belirten Tepe, \"İtirazımızda suç duyurusunda bizler isim vermiştik. Elazığ\'da verilen karar Malatya\'da bulunan üst mahkemeye itirazda bulunduk. Ancak bu itirazımız da reddedildi\" şeklinde konuştu.

\'Katiller cezalandırılıncaya kadar mücadele edeceğim\'

Kürdistan\'da 17 bin \"faili meçhul\" cinayet ve binlerce yakılan köyün olduğunu söyleyen Tepe, bunların aydınlatılmadığı sürece, aydınlatılması için mücadele edeceklerini dile getirdi. Tepe, devlet tarafından yapılan bu olayların biran önce aydınlatılması çağrısında bulundu.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 21100 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:05:36:26