PKK yöneticilerinden Duran Kalkan Kürdistan bölgesinde yapılacak bağımsızlık referandumunun propaganda amaçlı olduğunu öne sürerek, Kürtlerin devlete ihtiyacı olmadığını savundu.

News Channel TV\'deki \'Ülkeden\' programına katılan PKK Yürütme Komitesi Üyesi Duran Kalkan Kürdistan’a devlet düşüncesini ilk PKK’nin getirdiğini ileri sürerek Kürdistan Bölgesi’nin bağımsızlık referandumunun PKK’yi toplumun gözünden düşürmek için gerçekleştirdiğini iddia etti.

Kalkan, iki parti hariç tüm partilerin ortak kararıyla alınan referandum kararının salt KDP kararı olduğunu öne sürerek, “KDP kendi başına Kürt gündemi oluşturamaz. Güney Kürdistan’daki durum da yalnız başına Kürt gündemini belirleyemez. Bundan da uzak durulmalı, vazgeçilmeli” dedi.

Kürdistan bölgesinin bağımsızlığa ve referanduma hazır olmadığını, Kürtlerin de devlete ihtiyacı olmadığını iddia eden Duran Kalkan, “Mevcut haliyle öyle bir duruma hazır falan değil. Şöyle bir propaganda yapılıyor, yani bu referandum konusu bazı güçlere karşı bir propaganda olarak sürdürülüyor. Sanki bazı güçler Türkiye’yi ve İran’ı tehdit etmek istediler de mi KDP yönetimine bunu söyletiyorlar? Birileri var, yaptırıyorlar. KDP yönetimi de bize karşı güya bunu yapıyor” diye konuştu.

Bağımsızlık referandumu ile PKK’nin zayıflatılmak istendiğini savunan Kalkan “Bu boş bir yaklaşımdır, başarıya götürmez. Yanlış çıkış noktasından kaynaklanıyor. Bununla bizi toplum nezdinde zorlamak ve zayıflatmak istiyorlar” ifadelerini savundu.

Bölgeye devlet olgusunu PKK’nin getirdiğini iddia eden Duran Kalkan, “PKK eskiden devletçi paradigmayı çok güçlü savunan bir hareketti… Geçmişteki yanlış yetersiz bilincini eleştiriyle düzeltti. Toplumla daha uyumlu hale geldi. Kendini daha toplumcu kıldı. Yaşadıklarıyla söyledikleri şimdi daha uyumludur” diye konuştu.

Kürtlerin devlete ihtiyaçları olmadığını savunan Kalkan, referandum ve devlet konularıyla ilgili şu ifadeleri kullandı: “Referandum daha netleşmiş değildir. Tabii parlamento karar almamış. Hele bir somutlaşsın, biz o zaman görüş oluşturacağız. Fakat ben şunu söylemek isterim toplum açısından, devlet olmak her şey olmak değildir. Ulusal sorun devlet sorunu değildir. Ulusal sorun, adı üzerinde, bir toplumun var olma ve kendi kendini yönetme sorunudur. Yönetim eşittir devlet değildir. Bu egemen sömürü güçlerinin halkları kandırmak için uydurdukları bir şeydir. Yönetim toplumun kendi kendini yönetmesidir. Kürtler eskiden aşiret ve kabile olarak kendilerini yönetiyorlardı. Devlet değildi mesela. Ama toplum olarak kendi yönetimleri vardı. Bugün de var, yönetim odur. Devlet bir baskı ve sömürü aracıdır. Kimse öyle başka türlü tanımlayamaz. Herkes de öyle tanımlıyor zaten. Bütün kitaplar da öyle yazıyor. O nedenle önemli olan devlet olmak değil, önemli olan toplumun kendi kendini örgütlemesi ve yönetmesidir.”