AKP'li vekillerden Çözüm Süreci için 2 şart

Yeni Hükümetin Kürt meselesine yaklaşımı merak edilirken, AKP’li vekiller yeni bir çözüm süreci için PKK’ye 2 şart sundu.
11.06.2016, Cts - 20:45
 AKP'li vekillerden Çözüm Süreci için 2 şart
Haberi Paylaş

Çözüm süreci için PKK’nin silahlarını bırakıp yurt dışına çekilmesi koşuluna bağlanırken, ortak görüş ise silahların bırakıldıktan sonra Kürt meselesinin çözümüne yönelik adımların atılacağıdır.

Türkiye’de Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun görevi bırakmasının ardından gözler yeni AKP Hükümeti’nin Başbakanı Binali Yıldırım’ın Kürt meselesinde izleyeceği yaklaşıma çevrildi.

PKK ve devlet cephesinden ayrı ayrı yorumlar gelirken, yaklaşık 1 yıldır süren çatışmalarda sonucu askıya alınan Çözüm Süreci’nin yeniden nasıl başlayacağı merak konusu oldu.

Başbakan Yıldırım geldiği günden bu yana verdiği sert mesajlarda; “Operasyonların bitmesi için 3 şey lazım. Örgüt ne zaman sivilleri öldürmekten vazgeçerse, ne zaman askere, polise, korucuya silah çekmekten vazgeçerse, ne zaman vatandaşımızın her bölgede huzur içinde yaşaması mümkün olursa bu operasyonlar son bulacak” sözleriyle çatışmaların ve operasyonların süreceğine işaret etti. AKP’li eski ve yeni vekiller Hükümet’in çözüm ajandasında Kürt meselesinin çözümü konusunda BasHaber’den Eran Erdinç’e konuştu.

İçten: Çözüm süreci onlardan kaynaklı bozuldu

AKP Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, silahların bırakılmamasından dolayı sorunların yaşandığını öne sürerken, Kurulan Hükümet’te dört tane ana temel var dedi ve bunlara şöyle sıraladı:

“Yeni sivil bir anayasa, paralel yapı ile mücadele, terör ile mücadele ve ekonomik kararların alınması”

Bölgede hendek ve barikatların olmaması durumunda herhangi bir sorunun yaşanmayacağını da öne süren İçten: “Hendekler olmasaydı bugün bölgede terör sıkıntısı olmayacaktı. Çözüm sürecinde bin 700 üzerinde asayiş problemleri oldu. Çözüm Süreci’nde PKK/KCK ve HDP’nin içerisinde Çözüm Süreci’nin bozulmasını isteyen bir yapı vardı ve onların dediği oldu. Çözüm süreci onlardan kaynaklı bozuldu. PKK’nın silahları bırakması noktasında adım atması gerekiyor. Devlet geride kalan Kürtlerin hakkını sağlamak zorunda. Bu mücadele bu yönde devam edecektir.” İçten, şimdiki Hükümetin birinci meselesinin sivil bir anayasa yapması gerektiğini belirterek, “Özgürlüklerin güvence altına alınması gerekiyor. Demokratikleşme ve Kürt Meselesi konusunda atılan önemli adımlar var” ifadelerini kullandı..

İçten, bölgeyi savaş alanına çeviren PKK’nin olduğunu ileri sürerek, “Eskiden devlet yapıyordu AK Parti iktidarından önce, şimdi ise PKK yapıyor. PKK açıklama yapsa ‘ben silahları bıraktım’ derse hiç bir sorun da olmaz. Bölgede tek taraflı yürütülen bir terör var. Çünkü Kürtlerin hakkını savunduğunu iddia edenler, Kürtlerin yaşadığı alanları savaş alanına çevirdi ve bundan en çok Kürtler zarar görüyor. Sivil bir anayasanın yapılmasını isteyen AK Parti’dir. O zaman ellerinde silah tutanların gerekçesi nedir? AK Parti’nin özgürlükleri teminat alacağını söylemesine rağmen, elinde silah bulunduranların yaptıkları terördür. Bunlar çözümden yana da değildir” ifadelerini kullandı.

Başından beri Çözüm Süreci’nin devam ettiğini düşündüğünü belirten İçten “Şimdi eğer Çözüm Süreci’nde sadece PKK’nın ve HDP’nin muhatap alındığı bir süreç ise zaten bu süreç bitmiş. Sayın Cumhurbaşkanımız her hafta muhtarlarla bir araya geliyorsa bana göre Çözüm Süreci bu zaten” diyen İçten, şöyle devam etti: ”Kürtlerin temsilcisi HDP mi? Eğer Kürtlerin tek temsilcisi PKK/HDP ise Çözüm Süreci bitmiştir. Sadece siyasi bir parti Kürtlerin temsilcisi olmaz. Silahların bırakılması noktasında PKK’nın temsilcisi HDP muhatap alında. Çözüm konusunda ise ciddi adımlar atıldı. PKK/HDP bundan sonra muhatap alınırsa Kürtlere hakarettir. Denenmemiş yol denendi. Anlaşıldı ki onların HDP üzerinden muhatap alınmasının sonuç getirilmediği görüldü”

Kurt: Öcalan ‘silahlar sussun siyaset yapılsın’ demişti

AKP Diyarbakır eski Milletvekili Abdurrahman Kurt ise, “Silahlar bırakılmadan çözüm olmaz.” Dedi ve PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın ‘silahlar sussun, siyaset yapılsın’ sözünü hatırlattı.

Kurt “Türkiye’de bu süreçte, çekilme, demokratikleşme ve normalleşme diye üç aşamalı bir programı kabul etmişti. Çekilmeyi tamamlanmadan demokratikleşme içerisinde süreci istismar ederek, bölgeyi cephaneliğe çevirdiler. Türkiye kamuoyu önündeki Kürt barışı projesini dinamitlediler. Bu saatten sonra ellerinde silah varken, onlarla masaya oturulmasını Türkiye kabul etmez” diye konuştu. Birilerinin çözümden bahsedecekse örgütün sınırların dışına çekilmesini anlatması gerektiğini söyleyen Kurt, “Bunun ötesinde çözüm ile ilgili Ankara, Diyarbakır, İzmir vb. gibi yerlerde bir kanaatten bahsetmek mümkün değil. Çözüm Süreci iki taraflı bir şeydir. Yasası çıktı, görüşmeler yapıldı. Benzer birçok adım atılırken, bunlar şehirleri bombalarla donattı. Bu kadar insan ölürken, evsiz kalırken, kim diyebilir ki tekrar masaya oturulsun. Bu mümkün değil” ifadelerini kullandı.

‘Türk ve Kürt sorunu iç içe geçmiş’

Kurt, Türk ve Kürt sorunun iç içe geçmiş bir sorun olduğuna dikkat çekerek, şunları dile getirdi: “Bunu yaparken, bir tarafın korkuları, bir tarafın da taleplerini dengelen bir cümle kullanarak, bu cümleyi göz ardı ederek bu soruna yaklaşmak doğru değildir. Şimdi bunun sebebi de örgütün süreci sabote etmesidir. Bırakın Türkiye’yi, Barzani’nin altını bile oymakla uğraşan bir yapıya dönüşmüş gibi görünüyorlar. Öcalan’ın ifade ettiği gibi silahların susmasından sonra süreç gelişebilir. Hala asker-polis cenazeleri geliyor. Çatışmalar üzerinden devrimci halk savaşı sevdası üzerinden insanlar yaşamlarını yitirdi. Yüzbinlerce insan sokakta yaşamaya mecbur bırakıldı. Hendek ve çukur siyasetinin müsebbiplerini tekrar muhatap alması mümkün mü?”

Dindar: İktidar kim olursa olsun Kürt Meselesi çözülmesi gerekir

AKP Şırnak eski Milletvekili Mehmet Emin Dindar ise, Kürt meselesinin ayrı PKK sorununun ayrı olduğunu savunarak, “Kim iktidar olursa olsun, Kürt meselesinin çözülmesi gerekir. Dış güçler bunu çözmeye çalışacaktır. Onların dediğini yapmak zorunda kalabilirsiniz. Kürtler ile müzakere, terörizmle mücadele etmek gerekiyor. Haziran seçimlerinde HDP 80 vekil çıkardı. Bu şu demektir. Kürtler demokratik yoldan mücadele etmek istediklerini belirttiler. Ama bu değerlendirilmedi” diye konuştu. Dindar, Kürt meselesinin birinci mesele olduğunu belirterek, bunun çözülmesi gerektiğini aksi takdirde Türkiye’nin huzur bulmayacağını söyledi.

Kızılkaya: Silahlar sustuktan sonra çözüm mümkün olabilir

Eski AKP Milletvekili ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Danışmanı Yazar Muhsin Kızılkaya ise, PKK’nin silah bırakmadığı sürece yeni bir çözümün mümkün olmadığını belirterek şunları söyledi: “Daha önce denenmiş olan bir şeyin yeniden denenmesi de mümkün değil. Örgüt elindeki silahlarını bırakacak, ondan sonra güçlerini yurt dışına çıkaracak. Ardından sonra Kürt Meselesi konuşulacak. Bu tür silahlı mücadele durduğu sürece bunu herhangi bir şekilde konuşulur. Herkesin ortak görüşü bu” diye konuştu.

BasHaber / BasNews
Bu haber toplam: 19466 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:11:49:46