Türkiye Kupası’nda Bursaspor’u eleyerek çeyrek finale çıkan Amedspor oyuncusu Deniz Naki’ye verilen 12 maç oynamama ve 19 bin 500 lira para cezası, kulübe verilen bir maç seyircisiz oynamama ve 25 bin lira para cezasını Amedspor Başkanı Ali Karakaş\'ın Bianet\'e yayınlanan değerlendirmesi.

Haberde, Verilen tüm cezaların haksız yere verildiğini ifade eden Karakaş, özellikle Deniz Naki’ye verilen 12 maç oynamama cezasının ise Türkiye futbol tarihinde verilen en büyük cezalardan biri olduğunun altını çiziyor.

Amedspor Başkanı sözlerine şöyle devam ediyor.

“Deniz Naki\'ye barış istediği için, insanlar ölmesin dedi diye 12 maç birden ceza aldı. Galibiyeti halka armağan etmesinin nasıl bir siyasi propaganda içeriği olabilir ki?”

“Tabii ki çocuklar ölmesin, maça gelsin”

Yaşananları bölgede yaşanan savaşın spora yansıması olarak değerlendiren Karakaş, sporun siyasetten, dilden, dinden, ırktan ayrı bambaşka bir alan olduğunu ifade ediyor ve ekliyor:

“Bu alanın bütünleştirici olması gerekir. Bu kararların buna hizmet etmediğini, aksine toplumdaki ayrıştırmaya hizmet ettiğini düşünüyorum.

“Taraftarlarımızın ‘Çocuklar ölmesin maça da gelsin’ tezahüratı nedeniyle bir maç seyircisiz oynama ve 25 bin lira para cezasına çarptırıldık. Bu cezayı verenler ‘çocuklar ölsün’ mü demek istiyor? Ben bunu böyle okuyorum. Bunun neresinde yanlış var? Tabii ki çocuklar ölmesin maça gelsin.

“Fenerbahçe maçına çıkacağız”

Spor alanını hiç bir zaman şiddete, ayrımcılığa, ırkçılığa terk etmeyeceklerini söyleyen Karakaş, her zaman spor alanında olacaklarını ifade etti.

“Tepkilerimiz olabilir, bunun yansımaları olabilir ama her zaman spor alanında olmaya devam edeceğiz. Türkiye Kupası’nda seyircimiz olmasa da Fenerbahçe maçına çıkacağız.”

“Çözemezsek FIFA’ya gideceğiz”

Verilen cezalar nedeniyle Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Tahkim Kurulu’na itirazlarını götürdüklerini belirten Karakaş, TFF’nin bundan sonraki maçlarda da ayrımcı tutumunun devam etmesi halinde FIFA’ya gideceklerini söyledi.

Karakaş, FIFA’nın ayrımcılığa karşı çok net duruşu olduğunu vurgulayarak, Türkiye’de sonuç almayı umduklarını ama bunun olmaması halinde mecburen İsviçre yolunu tutmak durumunda kalacaklarını sözlerine ekledi.