Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Suriye hükümeti ile muhalefet partileri arasında yıllardır takip ettiği siyasi sürecin geleceğine dair kasvetli bir değerlendirmede bulundu.
Pedersen 2254 sayılı BM Kararını uygulama hedefinden \"çok uzağız\" diyerek üzüntüsünü dile getirdi.
Bunu \"kapsamlı bir çözüme doğru ilerlemeyi zorlaştıran diplomatik gerçekler ve zor zemin\" ile ilişkilendiren BM yetkilisi, Suriye ile ilgili çok sayıda uluslararası kararın uygulanmasına ilişkin bir Güvenlik Konseyi toplantısında açıklama yaptı.
Pedersen açıklamasınnda şunları söyledi: “Stratejik çıkmaza rağmen çatışma Suriye genelinde hala çok aktif. Silahlı muhalif gruplar arasında son haftalarda çatışmalar yaşanırken, Tahrir eş-Şam Afrin\'de Azez\'in eteklerine kadar savaşçılarını konuşlandırdı. IŞİD halen ciddi bir tehdit oluşturuyor.”
Ayrıca, Suriye ve Rojava\'nın Türkiye ve bağlı silahlı grupların egemenliğinde olan yerleşim yerlerinde şiddetin devam ettiğine de değinen Özel temsilci, Demokratik Suriye Güçleri ile Türkiye tarafından desteklenen silahlı muhalif gruplar arasında insansız hava aracı saldırıları ve karşılıklı çatışmalara ilişkin sürekli raporlar geldiğinden söz etti.
BM yetkilisi Deyrezzor’da Amerikan güçlerine yakın bölgelere de saldırı düzenlendiğine dair raporlar olduğunu kaydetti.
Pedersen, “Güneybatı her ay pusu, suikast ve el yapımı patlayıcı saldırıları da dahil olmak üzere bir dizi güvenlik olayına tanık olmaya devam ediyor. Şam ve Halep uluslararası havaalanları da dahil olmak üzere İsrail\'e atfedilen saldırılar var. Saldırıların birçok çocuk da dahil olmak üzere sivil kayıplara neden olmaya devam etmesi kabul edilemez.” dedi.
Ekonomik zorluklara ve bunun sonucunda ortaya çıkan insani acılara da değinen BM temsilcisi, Suriye lirasının gıda ve yakıt fiyatlarındaki artışla birlikte \"son haftalarda büyük miktarda değer kaybettiğini\" belirtti.
Cenevre\'de \"Anayasa Komitesi\'nin yeniden toplanmasının önündeki engelleri aşmak\" için hala çalıştığını vurgulayan Pedersen, çözüm ruhuna sahip olacak siyasi iradeyi bulmak için partiler ve eşbaşkanlarla çalışmak istediğini kaydetse de bazı itiraflarda bulundu: “Üzgünüz, çünkü bu hedeften çok uzaktayız. Zor diplomatik gerçeklere ve kapsamlı bir çözüme doğru ilerlemeyi zorlaştıran bir zemin var” dedi.