Suriye’deki Dürzilerin manevi lideri Şeyh Hikmet el-Hicri, Rûdaw’dab Muhammed İsa'ya değerlendirmelerde bulundu.
Şeyh Hikmet el-Hicri, "Biz ve Suriye'nin tüm bileşenleri [anayasanın] çoğu maddesinden memnun olmadık. Orada bulunan az sayıdaki hak sadece Kürtler için değil, halkın tüm mezhep ve bileşenleri içindi, hatta Sünni kardeşler bile bundan memnun değildi" ifadelerini kullandı.
Hicri, Şam ile aralarında herhangi bir anlaşmazlık olmadığını vurgularken, yeni yönetimden şikayetçi olduğunu belirterek "Onlar memnun oldukları izlenimini veriyorlar, ancak ne yazık ki bizim barışçıl, açık ve vatansever taleplerimizi yerine getirmiyorlar" dedi.
Şeyh Hikmet el-Hicri'nin Rûdaw'la röportajının Metni şöyle:
İstikrarlı bir Suriye, mevcut yönetim tarzıyla kurulabilir mi?
Şeyh Hikmet el-Hicri: İstikrar, Suriye'nin durumu, farklı bileşenler, sınıfların dağılımı ve karışımı dikkate alınmadan gerçekleşemez. Bu nedenle mevcut geçici yönetim tarzı, tüm bunlar için bir denge kurmadıkça ve akıllıca ve titizlikle çalışmadıkça sürdürülebilir olmayacak... Sorunlar da devam edecek... Bu nedenle biz ve Suriye'nin aktörleri, idari yerelleşmeye çağrıda bulunduk. Bu, ülkeyi daha iyi bir istikrar geleceğine yönetmek için diğerlerinden daha yakın, kapsayıcı ve başarılı bir siyasi sistem haline gelir.
Şam'daki yeni yönetim ile aranızda zaman zaman anlaşmazlıklar olabiliyor. Bunun temel nedeni nedir?
Aslında aramızda herhangi bir anlaşmazlık yok. Çünkü biz rejimin yıkılmasından itibaren kapsamlı bir diyalog yoluyla halkın ve devrimcilerin haklarını, medeni bir anayasanın yenilenmesi ve kurumların örnek bir şekilde yeniden inşası ve halk servetinin paylaşılmasını talep ediyoruz Suriye rejimi döneminde yolsuzluk ve yağma içinde kurulmuş olan sistemin yerine örnek teşkil edecek, halk temelinde kurumlar oluşturmak için çağrıda bulunduk; tüm Suriyeliler eşit başarı için güç birliği yapmalı.
Ancak yaşanan şey dürüstlük eksikliği. Şam'a ulaşan kardeşler bizden yardım istiyor ve "kurtaran karar verir" diyorlar. Biz de onlara bizim, sizin ve tüm devrimci halkın kurtarıcı olduğunu ve bizim de karar verici olduğumuzu, sadece sizin değil, söylüyoruz. Sizler işgalci ya da sömürgeci değilsiniz ki kendi bakış açınızı ve renginizi tek başına tüm bileşenlere dayatamazsınız. Aksine hepimiz tek halk olarak başarının ortağıyız... Yoksa Beşar’ın(Esad), Baas'ınkinden geçen zulmün başka bir yüzüne dönüyoruz, bu da devrimcilerin talebi değildi.
Onlar memnun oldukları izlenimini veriyorlar. Ancak ne yazık ki bizim barışçıl, açık ve vatansever taleplerimizi yerine getirmiyorlar. Bunlar hiçbir zaman bir mezhebin, vilayetin ya da özel bir kesimin talebi olmadı, aksine Suriye'nin tüm aktörleri tüm renkleriyle bunlar üzerinde hemfikirdi. Ancak medya yozlaşması ve önceki rejimin kurduğu troller, kötü niyetli suçlamaların yeni bir kılıfla geri dönmesi - sadece bazı ifadeleri değiştirerek - bizi bu vatansever taleplerden uzaklaştırmak için, çarpıtma, sahtecilik ve kışkırtma yapıldı. Bu, bizi korkutmak ve değişmez vatansever taleplerimizi ortaya koymaktan ya da onlardan geri dönmekten alıkoymak için masumların kanının dökülmesine neden oldu.
Suriye halkı farklı etnik köken, din ve mezheplerden oluşuyor. Bu çeşitliliği kabul etmek sizce güç kaynağı mı yoksa zayıflık mı?
Biz bu gerçekleri kabul etmek ya da reddetmek için burada değiliz. Bu konudaki bildirilerimiz tamamen açıktı. Suriye'nin güzelliğinden bahsettiğimizde, tüm din, mezhep, renk, bileşen ve etnik kökenlerden Suriye halkının tüm aktörleri arasındaki vatandaşlık ve sevgiyle gurur duyduğumuzu defalarca söyledik. Bu güzellik, birleşik ve güçlü bir kumaşın güzelliği gibidir. Biz azınlık ve çoğunluktan bahsetmiyoruz, aksine bahsettiğimiz tüm bunlar için birleşik bir halk bileşiminden bahsediyoruz. Bu, Suriye'yi diğerlerinden ayırt eden, ona medeni bir marka ve rengarenklik veren, onu dünyanın tüm halklarına yakın parlak bir fener haline getirdi. Bu nedenle bu söz gurur, güzellik ve güçtür, hiçbir zaman bunun tersi değildir.
Kürtlere göre geçici anayasa hiçbir şeyi değiştirmedi ve Kürtlere hiçbir hak verilmedi. Siz bu anayasayı nasıl görüyorsunuz?
Anayasa?! Hangi anayasadan bahsediyorsunuz? "Anayasal bildiri" diye adlandırılan şey aslında zalimce bir bildiriydi. Biz ve Suriye'nin tüm bileşenleri bir çok maddesinden memnun değildik. Orada bulunan az sayıdaki hak sadece Kürtler için değil, halkın tüm mezhep ve bileşenleri için de geçerliydi. Hatta Sünni kardeşler bile bundan memnun değildi. Ayrıntılara girmeye gerek yok, tamamen iptal edilmesi talebini vurguluyoruz.
Kürt, Hristiyan ve Aleviler herkesi katılımıyla yazılacak, herkesi hakkının bulunduğu ve merkeziyetsizlik temelinde kurulacak bir anayasa talep ediyorlar, siz Suriye'nin yeni kalıcı anayasasını nasıl görüyorsunuz?
Biz vurguluyoruz ve uzmanlar tarafından iptal edilmesini talep eden ilk kişi olduk ve hiçbir tereddüt olmadan ve hiç kimseyi gözetmeden, demokratik, sivil, merkezi olmayan sistemle birleşik bir devlete çağrısında bulunduk. İşte bu, yukarıda bahsettiğimiz gibi, bize karşı yapılan tüm o dijital saldırılar, medya düşmanlığı ve kışkırtmaların nedeni oldu.
Bir süre önce Başkan Mesud Barzani bir televizyon röportajında şöyle dedi: "Suriye'nin geleceğini Suriye halkı karar vermeli, ancak ben federasyonu Suriye için ve Suriye'deki Kürtler için uygun bir sistem olarak görüyorum." Suriye'de bütünlüğü koruyan ve tüm etnik köken ve bileşenlerin katılımını sağlayan bir federal sistemi nasıl görüyorsunuz?
Bu konudaki görüşümüzü daha önce de belirttik. Merkeziyetçi olmayan bir sistem hakkında soru sordunuz. Bu soruya cevabımız çok basit, herkesin anlayabileceği siyasi çerçeve. Bu herkesin görüşü ve federalizm ile merkeziyetsizlik arasında ayrım yapan, ikincisini daha iyi gören siyasi ve uzman konsensüsüdür. Sonuçta, ülkenin gerçekleri ve doğasına göre, vatanın bileşenlerinin uzmanları görür, hemfikir olur ve belirlerler. Biz de bu konudaki detayları uzmanlara bırakarak, bu ayrıntılı konularda doğru ve gerekçeli görüşün yanındayız.
Suriye Kürdistanı'ndaki Kürtlerin haklarını nasıl görüyorsunuz? Suriye'nin ikinci en büyük milleti olarak tarihi topraklarında yaşayan ve IŞİD'e karşı savaşta 12 binden fazla şehit veren bir halk olarak?
Kürt kardeşler, önceki cevaplarımızda bahsettiğimiz Suriye halkının bileşen ve renklerinden biridir. Onlar da diğer Suriyeliler gibi bir bileşen olarak haklarını elde etmek ve toprak, onur ve yaşam hakkı ve onurlarını savunurken şehit verdiler. Şehitlere rahmet diliyoruz ve ana vatan Suriye'ye olan bağlılık ve sadakatlerini sevgi, fedakarlıkla sürdüren onların özverisine ve seçimlerine saygı duyuyoruz.
Demokratik Suriye Güçleri'nin, IŞİD ile esir takasında Dürzi esirlerin de serbest bırakılmasını sağlamak için sizden isim listesi istedikleri iddiası doğru mu?
Bu, 2018'de IŞİD'in vilayetin doğusundaki köyleri işgal etme girişimi sırasındaydı. O zaman özgür kadınlarımızdan ve gençlerimiz kaçırıldı. Kürt kardeşlerin girişimi gerçekten de IŞİD'in elindeki oğul ve kızlarımızı kurtarmak için bu öneriyi ve fedakarlığı ortaya koymalarıydı. Onlara teşekkür ve takdir mektubu gönderdik. Bugün de güzel ve mertçe davranışları için aynı takdiri sunuyoruz ki bu, dürüstlük ve kardeşliklerinin kanıtıdır.
İsrail her zaman Dürzilerin hak ve güvenliğinin korunması gerektiğinden bahsediyor. Aynı şekilde Suriye'de Kürt güvenlik ve haklarından da bahsediyor. İsrail'in bu tutumunu nasıl görüyorsunuz?
Hak verilmesi konusunda hiç kimseye farklı yaklaşmıyoruz. Bize doğru adım atan herkese, bizim de ona doğru adım attığımızı herkes görür. Onlar da şimdi Suriye'nin geçici liderliğiyle görüşme ve müzakere yapıyor. Onlardan kabul görüyorlar... Dolayısıyla cevap açık, olayların seyrinde okunabilir. Dünyadaki tüm ülkeler ve uluslar, bir millet olarak haklarımızı ve güvenliğimizi talep ediyor.
Kürtlerle kalıcı ve sürekli bir ilişki nasıl kurulabilir?
da bahsettim. Acı ve üzüntülerimiz ortaktır. Atalarımızın tarihi bizi bir araya getirdiğinde, nesillerin geleceği de bizi bir araya getirir. Biz sadece bu güzel ilişkiyi en iyi şekilde koruyacak olanlarız.
Bildiğiniz gibi, Kemal Canbolat ailesi Kürt kökenlidir. Dürzilerin Kürt kökeni var mı?
Saygıdeğer Canbolat ailesinden bahsediyorsunuz. Belki dostluk ve acılar bizi saygıdeğer Kürt kardeşlerimizle bir araya getirmiştir. Ancak tarih şunu bize söylüyor; Beni Maaruf'tan olan Dürziler, Yemen ve Arap yarımadasından gelen kadim Arap kabileleri gibi bir geçmişe sahiptir. Büyük peygamberin sahabesi oldular. Saygıdeğer sahabi Selman-ı Farisi'nin etrafında bulundular. Size ve gurur duyduğunuz tarihinize büyük saygımız var, biz de tüm ayrıntılara saygı duyuyoruz.