New Scientist'in haberine göre deri, Tokyo Üniversitesi'ndeki bir laboratuvarda kolajen modeli üzerinde büyütülen ve 3D baskılı reçine bazının üzerine yerleştirilen insan derisi hücrelerinin bir karışımından üretildi.
Bulgularını Cell Reports Physical Science dergisinde yayınlayan projedeki bilim insanları, canlı derinin iyileşen ve insan gibi hisseden robotlar yaratmada önemli bir adım olabileceğine inanıyor.
Laboratuvarda üretilen deri, gülümseme yeteneğine sahip basit, küçük bir robot yüzüne bağlandı ve dokunun aynı zamanda kendini iyileştirebildiği belirtildi.
Profesör Shoji Takeuchi, Times of London'a yaptığı açıklamada, "Bu canlı deri, sağlık hizmeti, refakatçi ve insan benzeri işlevlere ihtiyaç duyulan ve insanla yakın etkileşimde bulunan robotlar için özellikle yararlı olacaktır. İnsan derisinin yaraları iyileştirmesine benzer şekilde, hasar görmesi durumunda cilt kendini onarabilecek" diye konuştu.
Takeuchi, "Dokunma ve sıcaklık tespiti gibi duyusal işlevlerin canlı dokularla bütünleştirilmesi de mümkün. İlk önce cildin dermal hücrelerini oluşturduk, daha sonra yapıyı tamamlamak için epidermal hücrelerin üstüne ekledik" dedi.
Takeuchi, “Cilt ile robot arasında pürüzsüz, güçlü bir bağ oluşuyor. Derinin doğal esnekliği ve güçlü yapışma yöntemi, derinin robotun mekanik bileşenleriyle birlikte yırtılmadan veya soyulmadan hareket edebilmesi anlamına geliyor” diye belirtti.
Laboratuvarda yetiştirilen cilt hâlâ gerçek insan derisine pek benzemese de Takeuchi, son çalışmanın hâlâ çok önemli olduğunu vurgulayarak, "Daha insana benzer bir görünüm elde etmek için yüzey kırışıklıklarının gerekliliği ve daha kalın bir epidermis gibi yeni zorluklar belirledik. Daha kalın ve daha gerçekçi bir cilt yaratmanın ter bezleri, yağ bezleri, gözenekler, kan damarları, yağ ve sinirleri birleştirerek başarılabileceğine inanıyoruz" ifadelerine yer verdi.
Bilim insanları robotu bir ay boyunca gülümsettiğinde, dokunun ciltteki mimik kırışıklıklarının görünümünü taklit ettiğini keşfettiklerini açıkladı. Bu keşif, cildin yeteneklerinin kozmetik endüstrisi için de şaşırtıcı sonuçlar doğurabileceği ifade edildi.
Takeuchi, "Kırışıklık oluşumunu avuç içi büyüklüğünde bir laboratuvar çipi üzerinde yeniden oluşturabilmek, aynı zamanda kırışıklık oluşumunu önlemeyi, geciktirmeyi veya iyileştirmeyi amaçlayan yeni kozmetik ve cilt bakım ürünlerini test etmek için de kullanılabilir" diye açıkladı.