Diyarbakır Barosu’ndan Sezen Aksu açıklaması

Diyarbakır Barosu sanatçı Sezen Aksu’ya destek vererek, “Herkesi sanatsal ifade özgürlüğü hakkına saygı duymaya, sorumluluk bilinciyle hareket etmeye ve söylemlerde bulunmaya davet ediyoruz” dedi.
23.01.2022, Paz - 06:56
Diyarbakır Barosu’ndan Sezen Aksu açıklaması
Haberi Paylaş

Diyarbakır Barosu, 2017'de yayımlanan ‘Şahane Bir Şey Yaşamak’ adlı şarkının sözleri nedeniyle linç saldırısına maruz kalan sanatçı Sezen Aksu’ya destek açıklamasında bulundu.

Sorumluluk makamında bulunanların eleştiri sınırlarını aşan ve hedef gösteren söylemlerinin kaygı verici olduğunu belirten Diyarbakır Barosu, sanatsal ifade özgürlüğü hakkına saygı duyma noktasında herkesi sorumluluğa davet etti.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Sanatçı Sezen Aksu, 2017 yılında çıkardığı albümündeki bir şarkısında geçen sözlerin “dini değerlere” hakaret ettiği iddiası ile günlerdir linç kampanyasına maruz kalmıştır. Sosyal medya ve basın yoluyla başlayan bu lince, sorumluluk makamında bulunanların da eleştiri sınırlarını aşan ve hedef gösterici söylemler ile dahil olmalarını büyük bir endişe ile karşılamaktayız.

Toplumsal hassasiyetlerin sorumluluk mevkiinde olan kişi ve kurumlarca görmezden gelinmesi ile bu ve benzeri konuların siyasi gündem içerisine çekilerek “milli ve manevi” değerler üzerinden tartışılması, şüphesiz toplumsal kutuplaşmayı derinleştirecektir.

Eserleri ve sanatçı kimliğiyle toplumda saygın konuma sahip bir sanatçının, hukuk sınırlarının dışına çıkılarak ifade ve sanatsal ifade özgürlüğüne saygı gösterilmeyerek hedef haline getirilmesi demokratik bir düzende kabul edilemez.

“Sanatsal ifade özgürlüğü hakkına saygı duymaya davet ediyoruz”

İfade özgürlüğünün demokratik toplumun vazgeçilmez bir unsuru olduğunu, toplumun ilerlemesi ve her insanın gelişmesi için esaslı koşullardan olduğunu hatırlatmak isteriz. Gerek uluslararası gerekse yerel yargı makamlarının kararlarında da ifade özgürlüğü; yalnızca lehte olduğu kabul edilen, zararsız ya da ilgilenmeye değmez görülen bilgi veya düşünceler için değil, aynı zamanda devletin veya nüfusun bir bölümü için saldırgan, şok edici veya rahatsız edici bilgi ve düşünceler için de uygulanacağı kabul edilmiştir. İfade özgürlüğüne yönelik bu kabul; çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gereği olup bunlar olmaksızın demokratik toplumdan bahsetmek de mümkün değildir.

Sanatçının; özgürce düşünmesi, tasarlaması, eserlerini ortaya koyması veya yaygınlaştırması ve bunun devlet veyahut başkaları tarafından müdahaleye uğramaması sanatçının sanatsal ifade özgürlüğünün gereğidir. Nitekim Türkiye'nin de taraf olduğu Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesiyle taraf devletler 'yaratıcı faaliyetler için zorunlu olan özgürlüğe saygı göstermeyi' taahhüt etmişlerdir. Aynı şekilde Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi'nin 19, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10 ve Anayasanın 26. maddeleri ifade özgürlüğünü, Anayasanın 27. maddesi ise sanat hürriyetini güvence altına almıştır. Anayasa'nın 64. maddesiyle de devletin, sanat faaliyetlerini ve sanatçıyı korumak ve bunun için gerekli tedbirleri almakla yükümlü olduğunu hatırlatmak isteriz.

Bu çerçevede herkesi; sanatsal ifade özgürlüğü hakkına saygı duymaya, hukuk içinde kalacak bir sorumluluk bilinciyle hareket etmeye ve söylemlerde bulunmaya davet ediyoruz.”

Nerina Azad
Bu haber toplam: 6580 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:06:14:04