Dünyada her yıl 21 Şubat, Dünya Anadil Günü’ olarak kutlanmaktadır.

21 Şubat, Birleşmiş Milletler tarafından sömürgecilikle mücadele günü ilan edilmiş,

UNESCO da 1999 tarihinde bugünü uluslararası anadil günü olarak kabul etmiştir.

Farklı diller insanlığın hafızası, ortak mirası ve zenginliğidir.

Sömürgeci devletler, sömürge haline getirdikleri ülkelerin sadece yeraltı ve yerüstü kaynaklarını talan etmekle yetinmemiş, aynı zamanda sömürge veya bağımlı halkların kültürleri ve dillerini de yasaklamış, asimilasyon politikalarıyla yok etmeye çalışmış veya aşağılamıştır.

Varlığımızın bir parçası, ulusal bilincin oluşması ve taşınmasının da bir aracı olan anadile yapılan saldırılar, aynı zamanda bir insanlık suçu olarak kabul edilmektedir.

Bu gün dünyada 2500 dil yok olmakla karşı karşıya.

Türkiye’de de tehlike altında olan 18 dil var. Kürtçenin Dimili lehçesi de bunlardan biridir.

Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun hemen ardından Kürt de, anadili Kürtçe de yok farz edildi; ağır baskı mekanizmalarıyla akıl almaz, inkâr ve asimilasyon politikaları ile 20 milyonu aşkın Kürt anadilini kullanmaktan mahrum bırakıldı.

Ancak Kürtçe konuşmak, yazmak için sürdürülen mücadele ağır bedellere rağmen aralıksız sürdü.

Bu onurlu mücadele halen devam etmektedir.

Çünkü Kürtler bugün de anadilde eğitim yapmaktan yoksundur. Kürtçe bugün de kamusal alanda, yaşamın pek çok alanında kullanılamamaktadır.

Fiilen Kürtçenin kullanıldığı alanlarda ise yasal bir güvence bulunmamaktadır.

Türkiye Cumhuriyeti, Lozan antlaşmasının anadillerin serbestçe kullanılmasına yönelik maddelerini uygulamamakta, pek çok uluslararası antlaşmaya da sırf Kürtler, Kürt çocukları da anadilde eğitim hakkından yararlanır diye çekinceler koymaktadır.

Bu politikayı, asimilasyon çabalarını mahkûm ediyoruz.

Anadilde eğitim temel insan haklarındandır.

HAK-PAR olarak Dünyanın en zengin dilleri arasında sayılan Kürtçe önündeki tüm engellerin kaldırılmasını, kamusal alanda da serbestçe kullanılmasını, Kürt çocukların ilkokuldan üniversiteye kadar Kürtçe de eğitim görebilmesini, Türkçenin yanı sıra, Kürtçenin de resmi dil olmasını talep ediyoruz.

HAK-PAR Basın Bürosu