Ziyarette konuşan görevden alınan Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eş başkanı Selçuk Mızraklı, İstanbul seçimlerinin umut yarattığını ifade ederek, “İstanbuldaki seçim sonucu bizde umudu büyüttü. Ama 19 Ağustos’da bir darbe yaşandı. Buna karşı beraber yürümelyiiz. Buraya gelişiniz bizim için bir ışıltı ve güçtür. Beraber yürüyeceğiz” dedi.
Burada birlik ve dayanışma mesajı veren İmamoğlu, “Zorluklar var. Ülkemiz hep birlikte zorlukları aşacaktır. Her zorluk bize başka bir fırsat doğurabilir. Bunu yaşadık. 31 Mart ve 23 Haziran sürecinde bizlere, demokrasiye yaşatılanlar, bir nevi darbe, Türkiye’ye başka bir fırsat kapısı açtığını hep birlikte gördük. Birleşme, barışma, hissetme gördük. Ahmet abi bir tecrübe abidesi. Pek çok zorluğu yaşamış biri. Her zorluğun önümüze bir fırsatın doğurabileceğini gördük. Bu bir siyasi kaynaşma değil. Bizim bunu hak, hukuk ve adalet buluşmasına dönüştürmemiz gerekiyor. Biz demokrasiye çok inanıyoruz. Hukukun üstünlüğüne inanıyoruz. Bu kavramların varlığını pekiştirmek adına yoğun bir mücadeleyi bir arada vermeliyiz. Manevi anlarımız oluyor. Her anımızı bir arada başarıyoruz” dedi.
İstanbul’da katıldığı 30 Ağustos Zafer Bayramı kutmalarındaki konuşmasını hatırlatan İmamoğlu, “1922’de ulusal kurtuluş mücadelesi verdiğimiz sürecin sonrasında, 21 yüzyılda o zafer bize başka bir zaferi işaret ediyor. Barışı, hukukun üstünlüğünü sağlamak. Akıldan bilimden yana insanlar yetiştirmek. Birilerinin aldatıldık dediği günleri yaşadık. Kim aldattı bizi? Bir devlet aldatılabilir mi? Hukukun üstünlüğünü, birilerinin eline değilde, devletin varlığının çemberinde güçlendirirseniz, orada aldatma olmaz. O bakımdan bu süreci bir fırsata döndürmeliyiz” diye konuştu.
"Demokrasiyi Var Etmeliyiz"
İmamoğlu, HDP’li belediyeleri ziyaret etmeyi kayyım atamaları öncesinde planladıklarını belirterek, “Günler öncesinde sizi ziyareti planlamamıza eklemiştik. Ama böyle bir ziyaret oldu. Biz ziyareti düşünürken, Ahmet başkanımızla böyle bir tanışma fırsatımız oldu. Başka bir fırsata döndürmeliyiz. Biz aslında Diyarbakırlılara değil, demokrasi sesini İstanbullulara duyuyoruz. 82 milyon inanının yaşadığı bu coğrafyada demokrasiyi var etmeliyiz” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, “Evrensel değerleri içinde hissetmeyen insanlar, siyasi yapılanmayı araçtan öte amaca çevirenler, hataları ülkeyi bu günlere taşıdı. Biz o yollara girmeyiz. Burada olmamızın tek sebebi size güç olmak. Yarın sizin belediyenize diyorlar. Kendi adıma kaygı zerre kadar duymam. Kaygımız ülkenin demokrasisine verilen zarar. Bu zaman başka sorunları çözemeyeyiz. Demokrasi güçlensin, yerel yönetimler yarışsın. İnanın bu coğrafyadaki tüm sorunları aşarız. İstanbul’daki 16 milyon insandan size selam getirdim. Ülkenin her yerinden insanının birleşip buluştuğu size selam getirdim. Umut ederim bu hukuksuzluğa son verirler. Bu sürecin ne kendilerin, ne iktidarlarına zerre kadar faydası yok. Ülkeye milletimize yok. Bir an önce bu yanlıştan dönsünler. Size yapılan haksızlık ülkenin demokrasisine yapılmıştır.” dedi.
Ahmet Türk: Ortak Değerler Etrafında Buluşmalıyız
Ziyarette konuşan Mardin Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Ahmet Türk, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun hükümete yönelik “Freni patlamış bir araba” söylemlerini hatırlatarak, “Evet gerçekten freni atlamış bir araba. Hep birlikte bunun önünde bir set oluşturmalıyız. Ortak değerler etrafında halklarımızın buluşmasını istiyoruz. Kürt halkı, Türk halkıyla iradesini birleştirmiştir. Birlikte yaşam talebini vermiştir. Birileri demokrasinin bütün olanaklarını ortadan kaldırmaya yönelik farklı bir çalışma içindedir. Dünyada milliyetçiler toplum içinde düşmanlar yaratarak, birilerini hain ilan ederek, kendi iktidarlarını sürdürmeye çalışırlar. Gücünü koruyabilmek için mutlaka birilerini düşman yaratarak, iktidarını sürdürmeye çalışıyorlar. Türkiye’de bugün gördüğümüz tablo bu. Bir tarafta demokrasiyi esas alanlara karşı set kurmaya çalışıyorlar. Adalet yürüşüne katıldığımızda, ‘bölücülerle kol kola’ dediler. Bunu yapacaklar” şeklinde konuştu.
"Bugün, Dün Gibi Değil"
Birlikte mücadele olmadan adaletin tesis edilemeyeceğini vurgulayan Türk, “1991 yılında sayın Erdal İnönü ile o zamanda bir ittifak söz konusu oldu. Eleştiriler geldi. Erdal bey hiç konuşmadı. Demokratik bir gelecek, Türkiye yaratmak istiyoruz. Birileri ne der hesabı yaparsak, demokrasiyi kuramayız. Elbette ideolojik, siyasi olarak farklı yerlerde olabiliriz. Demokrasinin gereği budur. Halklarımızın demokratik geleceği için, ortak demokratik değerler etrafında mücadele etmeliyiz. Bugün dün gibi değil. 2016’da kayyumlar geldiği zaman batıda bir suskunluk vardı. Bugün ise gerçekten artık tahammül edilmeyecek bir noktaya geldiğimizi ifade ediyor. Dayanışmanın ve ortaklaşmanın gerektiğini söylüyor” diye belirtti.
Türkiye’nin geleceğini değiştirme iddialarının olduğunu aktaran Türk, “Daha demokratik bir Türkiye, insanların özgür yaşaması için, daha değerli projelerle hukuk savunarak süreci götürmeliyiz. Beklentimiz, talebimiz bu” diye noktaladı.