PAK Parti İçi Konferansı: 'Milli Demokratik Bir Güçbirliği Merkezini Oluşturalım'

PAK: ‘’Kuzey Kürdistan’da Milli Demokratik bir güçbirliği merkezinin oluşturulması yaşamsal bir önem arz etmektedir’’
20.10.2022, Per - 11:17
PAK Parti İçi Konferansı: 'Milli Demokratik Bir Güçbirliği Merkezini Oluşturalım'
Haberi Paylaş

PAK’ın Kürdistan, Türkiye ve Avrupa teşkilat ve örgütlenmelerini temsil eden delegelerin katılımıyla 15-16 Ekim 2022 tarihinde Diyarbakır’da gerçekleştirdiği PAK Parti İçi Konferansı başarıyla sonuçlandı.

PAK Parti İçi Konferansı, 18 Ekim 2014 tarihinde Diyarbakır’da kurulan PAK’ın 8. Kuruluş yıldönümüne denk gelmesi nedeniyle ayrı bir anlam ve önem kazanıyordu.

Konferans, PAK Genel Başkan Yardımcısı Bedran Acar’ın, konferansın anlam ve önemine dair yaptığı konuşmayla açıldı. Bedran Acar, konuşmasında ‘’Umut ediyor ve inanıyorum ki, konferansımız, PAK ve halkımız için yeni bir başlangıca vesile olacaktır’’ dedi.

Konferans Divan Başkanlığı’na PAK Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Gül, Divan Üyelikleri’ne de, PAK Avrupa Meclisi Başkanı Seval Mert, PAK Sözcüsü Hanifi Turan ve PAK PM üyesi Roza Kurd oybirliğiyle seçildiler.

Delegelerin Konferans Divanı’nı seçmesinden sonra, PAK Parti İçi Konferansı, Ey Raqib Marşı eşliğinde, Kürdistan özgürlük mücadelesi şehitleri için saygı duruşuyla başladı. Ardından, daha önceden delegelere sunulan gündem oy birliğiyle kabul edildi.

Konferans Divanı, PAK Genel Başkan Mustafa Özçelik’i ilk konuşmayı yapmak üzere kürsüye davet etti. Mustafa Özçelik yaptığı konuşmada Kürdistan, Türkiye, bölge ve dünyadaki gelişmeler ile PAK’ın genel durumu ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verdi ve konferansın anlam ve önemi ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Genel Başkan Mustafa Özçelik’in konuşmasının ardından konferansa katılan delegeler söz alarak, belirlenen gündem doğrultusunda, PAK’ın önümüzdeki dönemde izlemesi gereken politikalar ve çalışma yol haritası hakkında görüş ve önerilerini dile getirdiler.

Konferansın temel olarak 3 gündemi vardı:

1)PAK\'ın 8 yıllık çalışmalarının değerlendirilmesi ve önümüzdeki döneme dair yol haritası ve çalışma programı konusunda görüş ve önerilerin sunulması.

2) PAK’ın konjonktürel ve güncel gelişmeler bağlamında parlamento ve seçimlere bakış açısının değerlendirilmesi.

3) PAK’ın Kuzey Kürdistan’da siyasal ve örgütsel birlik ile ulusal demokratik ittifaklara bakış açısı, dört parça Kürdistan’daki milli demokratik güçler arası ilişkiler ve Türkiyeli kesimlerle işbirliği esasları.

PAK’ın kuruluşundan bugüne geçen 8 yıllık süreçte örgütsel, ekonomik, siyasal, diplomatik vb. alanlarda yapılan çalışmaları ve katledilen mesafeyi değerlendiren PAK Parti İçi Konferansında, tüm eksiklik, hata ve zorluklara rağmen, PAK’ın, Kuzey Kürdistan özgürlük mücadelesinde milli, demokrat, özgürlükçü, Kürdistani siyaset çizgisinin temel dinamiklerinin başında geldiği konusunda tam bir görüş birliğine varılmıştır.

PAK Parti İçi Konferansı, tüm delegelerin özgür bir şekilde, demokratik bir ortamda görüş ve önerilerini dile getirmeleri bakımından, PAK’ın Kürdistan siyasetine kazandırdığı yeni siyasal kültürün bir kez daha yaşam bulduğu bir platform oldu.

PAK Parti İçi Konferansı, tüm PAK’lıların PAK’ın kuruluş felsefesine denk düşen bir perspektif, moral, sahiplenme ve heyecan ile el ele vererek, yeni bir hamlenin başlangıcına karar verdikleri umut verici tarihsel bir durak, bir yeniden atılımın başlangıcı olması anlamında da ayrı bir anlam ve değer kazanmıştır.

PAK Parti İçi Konferansı delegeleri, belirlenen gündem esas alınarak, Kürdistan’ın Kuzey, Güney, Doğu ve Rojava parçalarında ve Türkiye’de yaşanan gelişmelerle ilgili olarak da görüş ve önerilerini sundular.

2 gün süren PAK Parti İçi Konferansı, yapılan değerlendirmelerden sonra, PAK Genel Başkan Yardımcısı Nurullah Timur’un konferansın umut verici bir atmosferde gerçekleştiğini dile getirdiği kapanış konuşmasıyla sona erdi.

PAK Parti İçi Konferansı’ndan çıkan ortak görüş ve tespitler aşağıdaki gibidir:

1-Kürt kızı Jina Emini’nin İran Devleti polisleri tarafından işkenceyle öldürülmesinin ardından, Doğu Kürdistan ve İran’da başlayan halk başkaldırısı, Kürt milletinin özgürlük ve eşitlik taleplerini ve İran halklarının adalet, özgürlük, demokrasi, insanca bir yaşam özlemlerini içeren , meşru, insani, haklı, milli, demokratik bir başkaldırıdır. PAK Parti İçi Konferansı, bu başkaldırıyı selamlıyor, destekliyor ve İran Devleti’ni yaptığı işkenceler, idamlar, katliam, saldırı ve gözaltılardan dolayı kınıyor. PAK Parti İçi Konferansı , Doğu Kürdistan ve İran halklarının başkaldırısını selamlıyor, destekliyor. İran Kürdistanı Partileri İşbirliği Merkezi’ni tüm milli, Kürdistani duygu ve düşüncelerimizle destekliyor, selamlıyor ve bu işbirliğinin Doğu Kürdistan’daki en geniş milli, demokratik potansiyeli kapsaması dileğiyle, Doğu Kürdistan halkımızın yanında olduğumuzu bir kez daha haykırıyoruz.

2-PAK, 8 yıldır Kürdistan Fedakarlar Partisi olarak önemli çalışmalar yürütmüş, Kuzey Kürdistan’da yeni bir ekol olmuştur. Ama, PAK’ın olması gerektiği yerde olmadığı gerçekliği de ortadadır. Bu nedenle, Kürdistan özgürlük mücadelesinin 200 yıllık mirasının devamcısı olan PAK’ın yeni bir vizyon ve aktivite ile güçlendirilmesi, gençlere, kadınlara, yeni jenerasyona ulaşması, geniş kitlelerle bütünleşmesi, milli demokratik mücadelenin de doğru bir zeminde ve doğru bir siyasetle yürütülmesinde önemli bir faktör olacaktır.

3- PAK Parti İçi Konferansı, PAK’ın kuruluşundan bu yana esas aldığı şu temel belgisinin bugün de milli, demokratik siyasetin ana paradigması olması gerektiğine inanmaktadır: Birleşebilenler birleşsin, birleşemeyenler işbirliği ve ittifaklar yapsın, işbirliği yapamayanlar diyalog içinde olsun, diyalog bile geliştiremeyenler de birbirlerine düşmanlık yapmasın.

Bu temel siyaset çizgisinden hareketle PAK Parti İçi Konferansı, Kuzey Kürdistan’da güçlü, kitlesel, milli, demokrat, özgürlükçü Kürdistani bir partinin yaşamsal öneme sahip olduğunun bir kez daha altını çizmiştir.

PAK Parti İçi Konferansı, bu ihtiyacı örgütlemek üzere, benzer ve aynı programlara sahip parti, örgüt ve grupları tek bir partide birleşmeye; bu süreci güçlendirmek için, Kuzey Kürdistan’daki en geniş milli, demokrat, özgürlükçü, Kürdistani kadro ve potansiyeli PAK’ı sahiplenmeye, PAK’ı hep birlikte daha da büyütmeye çağırıyor.

4- PAK Parti İçi Konferansı, PAK’ın Kuzey Kürdistan’da bugüne kadar milli demokratik işbirliği ve ittifaklar konusunda sürdürmüş olduğu yapıcı ve geliştirici siyasetinin aynı anlayışla devamının önemine dikkat çekmiştir. PAK, milli, demokratik ittifakları stratejik bir siyaset olarak kabullenmiştir.

PAK Parti İçi Konferansı, Kuzey Kürdistan’da, Kürt milletinin ve Kürdistan’ın varlığını kabul eden; Kürdistan halkının siyasi, coğrafik, milli bir statü ile kendisini yönetmesini esas alan; Kürdistan Bayrağı başta olmak üzere, milli değer ve sembollere saygı duyan, sahiplenen ; Kürdistan’daki tüm milli, etnik, dinsel, mezhepsel, sosyal, siyasal bileşenlerin birbirlerinin varlıklarına, hak ve özgürlüklerine saygıyı esas alan; en tüm parti, örgüt, hareket ve grupların milli, Kürdistani işbirliği ve ittifakları geliştirmelerinin önem ve gerekliliğinde hemfikir olmuştur.

PAK Parti İçi Konferansı, Kuzey Kürdistan’da bugün en başta ve zaman kaybedilmeden uygulamaya konulması gereken ihtiyaçlardan birinin, dile getirmiş olduğumuz Kürdistani prensipleri, acil talepler programıyla bütünleştirip, kalıcı bir ittifaka dönüşmeyi hedefleyen Kürdistani, milli, demokratik bir iş ve güç birliği merkezini oluşturmak olduğunu önemle tespit etmiştir.

PAK, böylesi bir iş ve güç birliğinin başlatılması ve yaşam bulması için üzerine düşen her görev ve sorumluluğu yerine getirmeye hazır olduğunu önemle halkımızla paylaşmaktadır.

5- PAK, PSK, TDK-TEVGER’in Kürt Milletinin Acil talepleri için Kürt toplumunun en geniş kesimlerinin ortak bir tutum geliştirmeleri için yürütmüş oldukları çalışmaları değerli gören PAK Parti İçi Konferansı, Türkiye Devleti Anayasası’nda yapılacak kısmi değişikliklerle Kürtlerin bu acil taleplerinin anayasal güvencelere kavuşturulması için bugünden bu talepleri Kürdistan ve Türkiye halklarının gündemine koyacak aktif bir çalışmanın gerekliliğine dikkat çekmiştir.

6- PAK’ın kuruluşundan bugüne kadar parlamento ve belediye seçimlerine ilişkin olarak uygulamış olduğu siyasetin doğru ve milli demokratik bir anlayışın ürünü olduğunu tespit eden PAK Parti İçi Konferansı, önümüzdeki dönemde de, aşağıda dile getirilen Kürdistani perspektifi ışığında, parlamento ve belediye seçimlerine ilişkin siyasetini belirleyecektir.

a)Milletvekilliği ve Devlet Memurluğu Yemini, mevcut Anayasa, seçim ve partiler yasası, Türkiye Cumhuriyetinin tüm yasal prosedürü ve TBMM’nin İç Tüzüğü göz önünde bulundurulduğunda, Kürt dilinin ‘’bilinmeyen dil’’ olarak meclis tutanaklarına kaydedildiği Türk Parlamentosu’nun Kürt ve Kürdistan sorunun çözüm yeri olmadığı açıktır. Kürdistan sorunu, Kürdistan halkının meşru temsilcileri ile Türk Devleti’nin, uluslararası gözlemci devletlerin katılımıyla yürütecekleri görüşmelerle çözüm bulabilecektir.

b) Bu yaklaşımlardan hareketle PAK Parti İçi Konferansı, parlamento ve belediye seçimlerine katılımı, boykotu, seçimlere katılıp milletvekilliği yeminini okumamayı ve parlamentoya gitmemeyi ya da parlamentoya girmek suretiyle halkımızın meşru özgürlük davasının ve buna bağlı olarak bugün anayasa ve yasalarda yer alabilecek olan acil taleplerimizin gündemleştirileceği ulusal demokratik mücadelenin bir platformu olarak değerlendirmeyi, şartlara göre reddetmeyen, çok boyutlu bir seçim siyasetine sahip olduğunu önemle belirtmektedir.

c) PAK, parlamento ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde, yukarıda dile getirilen anlayış ve geçmiş seçimlerde yaşanan tecrübeler ve perspektif ışığında, Kürt milletinin meşru milli demokratik hak ve özgürlük taleplerini milletvekilliği pazarlığına indirgemeksizin, en geniş Kürdistani kesimlerle birlikte, Kürtlerin bir taraf olarak kabulünü esas alan milli, Kürdistani bir seçim siyasetini belirlemeyi esas alacaktır.

7- Dört parça Kürdistan’ın mevcut gerçekliği dikkate alındığında, dört parçayı kapsayacak bir ulusal kongre için koşulların müsait olmadığı, böylesi bir projenin yaşanan süreçte gerçekçi olmadığı görüşü, PAK Parti İçi Konferansında öne çıkmıştır. Ama, Kürdistan’ın dört parçasının kaderinin en geniş boyutta birbirini etkilediği bu tarihsel süreçte, Kürdistan’ın dört parçası ile diasporadaki milli, Kürdistani güçler arasında bir Koordinasyon Merkezinin gerekli olduğunu ve bu Koordinasyon Merkezi’nin önemli, tarihsel bir rol oynayabileceğini tespit etmiştir.

8-PAK Parti İçi Konferansı diasporadaki tüm milli, Kürdistani çalışma, girişim, etkinlik ve kurumları destekliyor; diasporadaki tüm milli kurumları tek bir kurumsal yapı içinde birleşmeye çağırıyor.

9- PAK Parti İçi Konferansı, bir yandan Kürt milletinin kendi geleceğini belirleme hakkını savunan Türkiyeli kesimlerle uzun erimli işbirliklerini geliştirmeye; diğer yandan da Türkiye’de özgürlüğü, adaleti, demokrasiyi, insan haklarını, düşünce ve örgütlenme özgürlüğünü, kadın haklarını savunan; Kürtçe ana dille eğitim hakkı başta olmak üzere, Kürt dili önündeki yasakların kaldırılmasını, Kürt kimliğinin tanınmasını, Kürtlerin milli, demokratik hak özgürlüklerin sağlanmasını, savaşa ve Kürt karşıtı siyasete son verilmesini ve bu hak ve özgürlüklerin anayasal ve yasal güvencelere kavuşturulmasını savunan, en geniş kesimlerle diyalog ve işbirliği geliştirmeye ve dayanışmanın önem ve gerekliliğine dikkat çekmiştir.

10- Türkiye Devleti, Kürt karşıtı, savaş, askeri operasyonlar, gözaltı ve cezalandırma siyasetine bir an önce son vermeli, Kürdistan halkının meşru temsilcileriyle, tüm Kürt partileriyle sorunu barışçıl yollardan, diyalog ile çözmek için bir an önce masaya oturulmalıdır.

PKK’nin Kuzey ve Güney Kürdistan’da sürdürmüş olduğu silahlı eylemlerin, kör şiddet siyasetinin; Türk Devleti’nin Kürtlerin kazanımlarını, sivil, siyasal, demokratik yol, araç ve çözümlerini ortadan kaldırma, tahrip etme amaç ve siyasetine elverişli bir zemin yarattığı, 2015 yılındaki hendek-barikat uygulamasında bir kez daha tartışmasız bir şekilde kanıtlanmıştır. Kuzey Kürdistan’da silahlı eylem zemini bulamayan PKK’nin, Güney Kürdistan Parlamentosu, Başkanlığı, Hükümeti ve Pêşmerge Gücünün meşru yönetim ve kararlarını tanımayarak, Güney Kürdistan topraklarında sürdürmekte olduğu silahlı faaliyetler, Türk Devleti’nin Güney Kürdistan’a saldırı ve işgaline elverişli bir zemin hazırlamaktadır.

PKK’nin yanlış ve kör şiddet siyasetinin, silahlı eylemlerinin halkımıza ve özgürlük mücadelemize zarar verdiği açıktır. Bu realiteden hareketle PKK, Kuzey ve Güney Kürdistan ile Türkiye’deki tüm silahlı eylemlerine son vermeli, Güney Kürdistan’ın meşru yönetimine saygılı davranmalı, kararlarına uymalıdır.

20.10.2022

PAK Parti Meclisi

Nerina Azad
Bu haber toplam: 2427 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:01:40:51