Diyarbakır merkez Sur ilçesinde 2015 yılında yaşanan hendek-barikat operasyonları ve sonrasında yapılan çalışmalar, UNESCO’nun taslak raporuna yansıdı. Diyarbakır’a iki kez yapılan ziyaretlerden sonra hazırlanan taslak raporda, UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde bulunan surlar ve Hevsel Bahçeleri’nin Tehlike Altındaki Dünya Mirası Listesi’ne alınması istendi.
Temmuz 2015’te UNESCO’nun listesine giren surlar ve Hevsel Bahçeleri, Kasım 2015 ve Mart 2016’da yaşanan hendek – barikat operasyonlarında zarar görmüştü. Daha sonra birçok tescilli yapı yıkılmış, yerine betonarme inşa edilmişti.
“Sur ve tampon bölge önemli bir değişikliğe uğradı”
UNESCO’nun 28 Ağustos’ta Fransa’nın başkenti Paris’te görüştüğü taslak raporun “Analiz ve sonuçlar” bölümünde, tampon bölgesinin ve ortamının önemli bir değişikliğe uğradığı belirtildi. Bunun da Türkiye’nin uyguladığı projelerden kaynaklandığı belirtilen raporda, Amida Höyüğü’nde yapılan arkeolojik araştırmalara da yer verildi. Raporda, Diyarbakır’ı listeden düşürecek tespitler şöyle sıralandı:
“Roma amfi tiyatrosunun yeri araştırma yapılmadan yıkılmış”
“Kaledeki ‘yasadışı’ bir mahalle ve diğer yasal altyapı, daha önce bu civarda olduğu bildirilen Roma amfi tiyatrosunun yerinin değiştirilmesi gibi herhangi bir etki değerlendirme çalışması veya araştırması yapılmadan, halka açık bir park oluşturmak için yıkıldı. Aynı şekilde Hz. Süleyman Camisi’nin (İçkale) peyzaj alanı geliştirilmesi için arkeolojik araştırma yapılmadan girişimde bulunuldu. Kayıttan bu yana, On Gözlü Köprü çevresinde bazılarının yasadışı olduğu bildirilen çok sayıda inşaat, çevre düzenlemesi ve altyapı projesi de dahil olmak üzere diğer projeler mülkün üstün evrensel değerini önemli ölçüde aşındırdı ve bu da mülkün ‘üstün evrensel değerinin’ kaybına neden oldu. Anzele kaynağında yapılması planlanan değişiklikler, mülkün üstün evrensel değerini olumsuz etkileyebilir.”
“Hevsel Bahçeleri ve şehir arasındaki bağ kopmuş”
Raporda, “Hevsel Bahçeleri’ndeki arazi parsellerinin birleştirilmesi ve surlar içindeki tarihi kentin yeniden yapılandırılmasının, bunun sonucunda ortaya çıkan sosyal etkiyle, Bahçeler ile bir zamanlar besledikleri şehir arasındaki bağın ciddi şekilde kopmasına yol açtığını bildiriyor. Heyet, yetiştirilen mahsul türlerinde değişikliği kolaylaştıracak şekilde tarla desenlerinin devam eden yeniden yapılandırılması gibi diğer planlı değişikliklerin bu temel saldırıyı daha da tehdit edeceği konusunda uyarıyor” denildi.
Raporda, 2012 Koruma Planı’na geri dönülmesi talep edildi, mülkün üstün evrensel değerini etkileyebilecek tüm projelerin durdurulması istendi.
“Tehlike altındaki listeye alınsın”
Taslak raporun son bölümünde, surların ve Hevsel Bahçeleri’nin Tehlike Altındaki Dünya Mirası Listesi’ne kaydedilmesine karar verilmesi talep edildi:
“Taraf devlet, Dünya Miras Merkezi ve Danışma Organları’na danışarak, varlığın Tehlike Altındaki Dünya Mirası Listesi’nden çıkarılması için istenilen koruma durumu için bir teklif geliştirmeli, mülke ve tampon bölgeye yönelik müdahaleleri tersine çevirmek ve dünya tarafından değerlendirilmek üzere kayıttan bu yana uygulanan geliştirme projelerinden kaynaklanan olumsuz etkilerin azaltılmasına yardımcı olmak için, uygulama takvimi de dahil olmak üzere, 2022 misyonu tarafından bildirilen bir dizi düzeltici önlemleri almalıdır.”
Diyarbakır için son karar 9 Eylül’de Riyad’da verilecek
Surlar ve Hevsel Bahçeleri’nin kaderi, 9 Eylül’de Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da görüşülecek. Riyad’da yapılacak Kültürel Miras Merkezi toplantısında, tarihi suların “Tehlike Altındaki Dünya Mirası Listesi”ne alınıp alınmayacağı kararlaştırılacak.
Eski Diyarbakır Müze Müdürü Nevin Soyukaya, konuyla ilgili sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu:
“Üzgünüm! Bunca yıkım, bunca tahribattan sonra olacağı buydu. Planlı ve sistematik bir şekilde yok edildi Suriçi. UNESCO, dünya mirası Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçeleri Kültürel Peyzaj Alanı’nı, Tehlike Altındaki Dünya Mirası Listesi’ne almaya karar verdi.”