Vatan gazetesi’nde yer alan haberde Mahsum Gürkan ile Uğur Yakışır’ın uzun süredir polis takibinde oldukları belirtildi.
Gürkan ile Yakışır’ın çatışmaya girme niyetinde olmadıklarının vurgulandığı yerel kaynaklara dayandırılan haberde 2 gencin olaydan bir gün önce yaşanan beyaz Toros olayında 3 polisi yaraladıktan sonra öldürülen Süleyman Yakışır’ın mezarını ziyarete gittiler.
İddiaya göre, kuzenler, Yeniköy Mezarlığı’nda fark edilir ve sivil polisler tarafından takibe alınır. Kuzenler mezarlıktan ayrıldıktan sonra Sur’a gitmek için taksi çevirirler fakat şoför sivil polistir. Kuzenler şüphelenince hemen arkasındaki taksiye yöneldiler.
Kuzenlerin bindiği taksideki şoför ise iddiaya göre polisin bilgisi dahilinde hareket etmektedir.
Taksi şöförü polise işaret verdi
Uğur ile Gürkan Clas Otel’in önünde inmek istediklerini iletirler ancak şoför ilk etapta onları polislerin beklediği daha ilerideki bir noktada bırakmak ister. Kuzenler inmek istediklerini ısrarla diretince şoföre 50 lira uzatırlar. Şoför üzerinde bozuk olmadığı belirtip ileride bozdurabileceğini söyler.
Kuzenler para üstü istemediklerini söyleyip inmeye hazırlandıkları esnada şoför eliyle 50 lirayı kaldırıp ilerideki polislere işaret verir. Kuzenler durumu anlayıp kıyafetlerine gizledikleri silahları çıkartıp yaklaşan iki polisi öldürürler
Mahsum Gürkan arabadan inerken silahının şarjörünü düşürür. Ardından Dörtayaklı Minare’nin sokağına doğru koşarlar. Uğur Yakışır ateş açmasına rağmen silahı tutukluk yapar.
YDG-H iki gencin üyeleri olduğunu açıkladı
PKK’nin şehirlerdeki gençlik yapılanması olan YDG-H, Elçi’nin öldüğü olayda sokağa koşan iki kişinin kendi üyeleri olduğunu doğruladı.
YDG-H’nin açıklamasında, polisleri vuran iki üyelerinin tesadüf eseri Tahir Elçi ve beraberindeki sivil toplum kuruluşları üyesi grubun basın açıklaması yaptığı sokağa girdiği belirtildi.