Kürdistan'ın yüzde 51'inin Kürdistan Yurtseverler Birliği'nin (YNK) bazı üyeleri tarafından, hiçbir başarı sağlanamadan, Haşdi Şabi ve milislere teslim edildiği 16 Ekim 2017 olaylarının üzerinden 7 yıl geçti.
Ekim 2017’nin başında Irak’taki Haşdi Şaibi milisleri ile Lübnan Hizbullah’ına bağlı milisler ve bazı İran güçlerinin Kerkük ve Peşmerge yönetimindeki ilçelere doğru hareketi başlamış, Peşmergeler Kürdistan’ı savunmak için mevzilerini güçlendirmişti. Ancak 16 Ekim 2017’de YNK güçlerinin büyük bir kısmı savunma yapmadan mevzilerini boşaltarak milislerin Kürdistan Bölgesi yönetimi dışındaki Kürdistan ilçelerini işgal etmesinin önünü açtı.
Tuzhurmatu Halk Örgütünün raporuna göre 16 Ekim 2017’de boşaltıla 88 ev patlatıldı, 300 ev ateşe verildi ve 2 bin 500 ev yağmalandı.
O günlerde YNK’nin şu anki Başkanı Bafil Talabani, bir İngiliz kanalına verdiği röportajda, “bir anlaşma gereği çekildiğini, YNK yönetiminin 38 üyesinin de bu anlaşmada imzası olduğunu ve o anlaşma nedeniyle bu anlaşmaya imza attıklarını itiraf etmişti.” Kürtler Bafel Talabani’nin açıklamasını Kürdistan halkına ihanet olarak yorumladı.
YNK’nin büyük ihanetinden 4 gün sonra milisler, YNK ve diğer güçlerle anlaşarak Kürdistan Bölgesi’nin başkenti Erbil’i işgal etmeyi planlasa da Başkan Barzani liderliğindeki Kürdistan Peşmerge güçleri karşısında yenilgiye uğratıldı. Pird, Şihela ve Mahmudi ile Tilisqof ve Mahmur ve daha birçok yerde yenilgiye uğratıldılar, o kadar büyük bir direniş vardı ki milisler bir daha Kürdistan’a yaklaşmaya cesaret edemedi.
Kerkük'ün ihanete uğrayan ve merhum valisi Necmeddin Kerim, 16 Ekim olayları hakkında, “16 Ekim, Kerkük halkını işgalcilerin eline bırakan bir ihanettir. 16 Ekim'de ihanet edenler yüzlerindeki kara lekeyi silemezler. Kerkük halkı onlara bir daha güvenemez. Onları şerefsiz ve hain olarak nitelendiriyorlar.” açıklamasında bulunmuştu.
Kürdistan Demokrat Partisi’nin ildeki seçimlerine katılmasına ilişkin Necmeddin Kerim, “Ben KDP’yi savunmayacağım çünkü KDP’nin benim savunmama ihtiyacı gerek yok ve kendini savunabilir. KDP’nin bu tutumu göstermesinin nedeni şu anda Kürtlerin Kerkük'te hiçbir yetkisinin kalmadığından emin olmasıdır." demişti.
İhanetin üzerinden bir yıl geçmesinin ardından Mele Bextiyar açıklamasında, “Bizim kültürümüz değerlendirme ve eleştirme kültürü değil, birbirimizi kırma ve suçlama kültürüdür. Bu hatalara ve 16 Ekim gibi trajedilere devam etmemeliyiz.” ifadelerini kullanmıştı.
Mele Bextiyar döneminin 70. Tugay Peşmergeleri Komutanı ve YNK’nin üst düzey isimlerinden Cafer Şeyh Mustafa da YNK içerisinde Irak Hükümeti ve Haşdi Şabi ile ilişkide olan bir grubun olduğunu ve bu grubun Kerkük’ü teslim ettiği gibi Süleymaniye, Erbil ve Duhok’u da teslim etmek istediğini dile getirmişti.