Kürdistan Bölgesi'ndeki bir grup yabancı petrol şirketini bünyesinde barındıran Kürdistan Petrol Endüstrisi Birliği (APIKUR) sözcüsü Myles Caggins, Rûdaw’ın Kürdistan petrolü, Irak hükümeti ile yaşanan kriz ve ABD’nin girişimleri hakkındaki sorularını yanıtladı.
Türkiye, 25 Mart 2023 tarihinde, Paris merkezli tahkim mahkemesinin “Kürdistan petrolünü Irak'ın rızası olmadan pompalamasına izin vererek 1973'te yaptığı anlaşmayı ihlal ettiğine dair” tazminat kararının ardından Ankara boru hattından petrol akışını durdurmuştu.
Şu an Washington’da bulunan Myles Caggins, Kürdistan Bölgesi'nden petrol ihracatının askıya alınması konusunu Capitol Hill'de Cumhuriyetçi ve Demokrat parti üyeleri ile yapılan görüşmelerde dile getirdi.
“Bu hafta Washington’da Kürdistan halkı için savaştım”
Toplantının içeriği hakkında bilgi veren sözcü Caggins, “Bu hafta Washington'daydım ve Kürdistan halkı için savaşıyordum. ABD Kongre Başkanı'na, Senato'ya ve Temsilciler Meclisi'ne mesaj götürdüm. Kürdistan Bölgesi halkını etkileyen bu önemli konu hakkında onları bilgilendirdim. İki büyük sorun var; birisi bütçe. Bağdat'ın bunu yasalaştırmadığını, Kürdistan Bölgesi halkına yönelik bir bütçe belirlemediğini biliyoruz. İkinci sorun ise petrol. ABD Kongresi'nin Bağdat'a baskı yapmasını ve Beyaz Saray'a Bağdat'ın tam petrol üretimine ve ihracatına izin vermesi gerektiğini söylemesini istiyoruz” diye konuştu.
ABD yönetimi geçtiğimiz dönemde petrol ihracatına yeniden başlanması konusunda beklentilerini defalarca dile getirdi. ABD’li yetkililer, bu konuda Bağdat, Erbil ve Ankara ile temas halinde olduklarını da açıkladı.
Caggins, ABD Kongresinin bu konuda neler yapabileceğini “Bütçenin belirlenmesinden ABD Kongresi sorumludur. Biz buna fon tahsisi diyoruz. Yani bütçeden her yıl Irak'a para ayrılıyor. Irak, 2024 yılına kadar 1 milyar dolardan fazla askeri ve güvenlik yardımı alacak. Ayrıca insani yardım, yeniden yerleşim ve kalkınma için de yaklaşık 400 milyon dolar alacak” sözleri ile dile getirdi.
APIKUR olarak Kongreyi uyardıklarını anlatan sözcü Caggins, “Bağdat'ın bir yandan Kürdistan Bölgesi'nden petrol ihrac ederek para kazanmayı reddederken bir yandan da ABD’nin iç vergilerinden toplanan yardımı alması kabul edilemez” ifadelerini kullandı.
“Bütün makamlar Kürt meselesine destek veriyor”
Sözcü Caggins, taleplerine karşılık Kongredeki Demokratlar ve Cumhuriyetçilerden olumlu yanıt aldıklarını söyledi.
Bu hafta dokuz farklı ofise giderek yetkililerle görüştüğünü aktaran Caggins, “Bütün bu makamlar Kürt meselesine destek verdiklerini söylüyorlar” dedi.
Petrol meselesini görüşmek üzere yakın zamanda Irak Petrol Bakanıyla görüşüp görüşmeyeceği yönündeki soruya Myles Caggins, “Uluslararası petrol şirketleri ve APIKUR her zaman hazırdı, Bağdat'ta Petrol Bakanı ve Kürdistan Bölgesi'nde Doğal Kaynaklar Bakanıyla görüşmek istiyordu” yanıtını verdi.
Caggins, “Irak Petrol Bakanlığı'ndan bize yaptıkları teklifin masada olduğuna dair birçok açıklama duyduk. Hatta bakanla görüştüğümüzde bize ‘petrol akışı 3 gün içinde başlayacak’ dedi. Biz APIKUR olarak Başbakan Sudani’nin Beyaz Saray'a davet edildiğini biliyoruz ve ziyaretin Mayıs ayının sonundaki Ramazan ayından sonra olacağını düşünüyoruz. Başbakan Washington'a gitmeden önce Kürdistan Bölgesi Hükümeti için bütçe ve petrol üretimi ve ihracatına ilişkin bir politika belirlemeli. Bu, birçok kez tekrarlanan ve ABD Kongresi'nin birçok üyesi tarafından desteklenen bir inançtır” diye konuştu.
“Petrol ihracatının durması Irak ve Kürdistan Bölgesi'nin ekonomisine zarar veriyor”
Bağdat’ın petrol ve bütçe konusunda izlediği politikaya değinen Caggins, “Irak merkezi hükümeti Kürdistan Bölgesi'ni bastırmak istediğini gösterdi. Bunu birkaç farklı şekilde görüyoruz. Bunu bütçe belirlememelerinde görüyoruz. Çalışanlara maaş ödenmiyor ki bu da ekonomiye zarar veriyor. Petrolün Irak-Türkiye boru hattı üzerinden akışına çözüm bulamamaları, tüm Irak ve Kürdistan Bölgesi'nin ekonomisine zarar veriyor. Nihayet İranlı terörist milis gruplarının Kürdistan Bölgesi'ne insansız hava araçlarıyla saldırdığını gördük ve Peşrew Dizayi ile çocuğunun trajik bir şekilde öldürülmesine şahit olduk” değerlendirmesinde bulundu.
Sözcü Caggins, Irak'a petrol ihracatının durması nedeniyle her ay bir milyar dolar zarar ettiğini vurgulayarak “Bütçeye yetecek para vardı. Ancak şimdi, bir yıl sonra, kayıplar 10 milyar doların üzerine çıktı. Kürdistan Bölgesi'nde petrol sektöründe çalışan binlerce kişi işsiz kaldı. Yani Irak-Türkiye boru hattı üzerinden petrol satmak her türlü bütçe sorununu çözebilir” dedi.
“ABD Kongresi'nde Kürt dostluk grubu var”
ABD Kongresinde Cumhuriyetçiler ve Demokratların petrol meselesini umursadıklarının altını çizen Myles Caggins, Rûdaw'ı izleyenler şunu bilmeli ki, ABD Kongresi'nde Kürt dostluk grubu olarak adlandırılan 40'tan fazla üyemiz var. Bunlar Kürt halkını ve Kürt meselelerini önemseyen ABD Kongresi üyeleridir. Peşmergeye fon gönderilmesini destekliyorlar. ABD'nin Kürdistan Bölgesi'ndeki yatırımlarını destekliyorlar. Bu nedenle hepsiyle konuşuyoruz ve onları bir mektup hazırlamaya, açıklama yapmaya ve Kürdistan Bölgesi halkına destek vermek için Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani ve Beyaz Saray ile doğrudan iletişime geçmeye teşvik ediyoruz” ifadelerini kullandı.
Petrol sevkiyatının bir an önce başlaması için her gün mücadele etiklerini kaydeden Caggins, “Dolayısıyla bunun bir haklar meselesi ve anayasaya saygı meselesi olduğuna inanıyoruz. Irak anayasası, Kürdistan Bölgesi'nin güçlü bir ekonomiye sahip olabileceğinden bahsediyor. Küresel petrol şirketleri 10 milyar dolardan fazla yatırım yaptı. Televizyonunuzu izleyenler biliyor ki, Kürdistan Bölgesi'nde daha önce petrol ekonomisi yoktu. Yabancı petrol şirketlerinin 10 milyar dolar yatırım yapması bölgenin parlamasına yardımcı oldu. Biz de Kürdistan Bölgesi'nin büyümeye devam ettiğini ve Orta Doğu'nun parlayan ışık feneri haline geldiğini görmek istiyoruz” şeklinde konuştu.
Geçtiğimiz hafta Başbakan Mesrur Barzani Washington'da ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ile bir araya geldi.
Aynı şekilde üst düzey ABD'li yetkililerin de Bağdat ve Erbil'i ziyaret ettiklerini hatırlatan Caggins, “Çok fazla diyalog var ve biz Washington, Bağdat ve Erbil arasında ne kadar çok diyalog olursa o kadar çok çözümün bulunacağına inanıyoruz. Bu nedenle, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yardımcısı Victoria Taylor’ın Irak ziyaretinin ABD'nin Irak ve Kürdistan Bölgesi ile güçlü ilişkiler kurmakta ısrar ettiğinin bir başka işareti olduğunu düşünüyorum” dedi.