Behdinan Enfal yakınları: İşkence ve infazlar hafızadan silinmiyor

Kanlı Behdinan Enfal Soykırımı’nın üzerinden 35 yıl geçmesine rağmen hala binlerce insanın cansız bedenine ulaşılamadı.
25.08.2023, Cum - 13:12
Behdinan Enfal yakınları: İşkence ve infazlar hafızadan silinmiyor
Haberi Paylaş

25 Ağustos 1988 yılında Enfal Soykırım’ının son aşaması olarak devreye sokulan kanlı Behdinan Katliamı’nın üzerinden 35 yıl geçti. Binlerce insan ailesinden, binlercesi de babasız ve kardeşsiz kaldı. Cansız bedenine ulaşılamayan binlerce masum insanın akıbeti şu ana kadar bilinmiyor.

Daha yaşamının baharındayken eşini ve oğlunu Enfal’de kaybeden 75 yaşındaki Azize Cercis, aylarca işkenceye maruz kaldığı kampa geri dönünce yaşadıklarını ağlayarak anlattı.

Eşi ve oğlunun işkence gördüğü odaları hiçbir zaman hafızasından silemeyen Azize Cerciz, ailesini tekar göreceği umudunu hiç kaybetmediğini söylüyor.

Aziz Cercis, “Umutsuz olmadık, sağ salimlerdi onları bizden alıp kopardılar, kaç yıl oldu görüşmeyeli. Hayatta olmadıklarını nereden bileceğiz. Öldüklerine dair şu ana kadar bize ne cenazeleri ne de giyisileri getirilmedi” dedi.

Duhok’taki Nızarke Kalesi devrik Baas rejiminin masum insanlara işkence ve infaz etmek için kullandığı bir yer olarak Behdinan insanlarının zihninde yer etmiş durumda.

Binlerce insanın infaz ve işkence edilmek üzere Nızarke Kalesi'ne getirildi. Kale içerisinde şahit olduğu işkence ve infazları anlatan Selam Zewayi o da diğer Behdinanlı aileler gibi babası ve 3 ağabeyini kaybettiğini söyledi.

Selam Zewayi, “Buradakilerin hepsi ağaç, taş ve tuğla ile işkence görerek şehit edildi. Canları bedenden çıkana kadar işkence gördüler. Dökülen kanları ağaçlar ve duvarlara sıçarmıştı. Sonra hepsini alıp götürdüklerini gördüm. Bir daha da geri getirmediler” diye konuştu.

Behdinan Enfal Kurumu’nun bilgilerine göre, sadece 11 günde 5 bin insan katledildi. 60 bine yakın insan da yerinde ve yurdundan oldu. 663 köy Enfal soykırımının hedefi oldu. Bunlardan 40’ı Hristiyanların 81 biri de Ezidi Kürtlerine ait köylerdi. 79 köye kimyasal silahla saldırı yapıldı.

Bağdat’ta Irak Enfal Suçları Mahkemesi 2006 yılından bu yana Enfal Soykırım ile ilgili bilgi topluyor, görgü tanıklarının ifadelerine başvuruyor ancak şu ana kadar bu konuda somut bir adım atılmış değil.

Enfal mağduru yakını Aqar Qehar “Şu ana kadar Irak hükümeti Enfal’i soykırım olarak tanımadı. Bir özür dilemedi şu ana kadar hiçbir tazminat ödemedi” dedi.

Soykırım ve vahşet dinler arasında da bir ayrım gözetmeksizin kilise ve camilere saldırarak ateşe verdi.

Enfal mağduru yakını Heysem Pitro da “Ben Duhok’un bir evladıyım beni zorla Araplaştıramasınız, hükümet herkesin kendini Arap olarak tanıtmasını istiyor ve bunu dayatıyordu. Bir karar çıkarmıştı, aksini söylediğimiz zaman işte bizi bekleyen kadar buydu” diye konuştu.

Ağlayarak ailecek çektikleri acıları anlatan Enfal mağduru yakını Ali Enfal de yakınlarının mezar taşının dahi olmadığını ifade ederek, “Kürdistan hükümeti Enfal kurbanlarının cenazelerini geri getirsin, diğer bölgelerdeki gibi yakınları en azından başlarını koyacak bir mezar taşına sahip olsunlar. Duhok’ta Enfal edilenler ile Barzan, Germiyan ya da Halepçe’dekilerle ne farkı var. Onlarda insan değil mi? onlarda kendi halkları için devrim yapmadı mı? tek suçları Kürt olmalarıydı” dedi.

Rûdaw
Bu haber toplam: 2349 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:11:33:10