HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli Beyoğlu’nda bulunan Taksim Hill Otel’de ulusal basınla bir araya geldi.
Toplantının ardından Rûdaw’ın sorularını yanıtlayan Temelli, Kürdistan Bölgesi Başkanı Neçirvan Barzani için düzenlenen yemin törenine yoğun çalışma programı nedeniyle katılamadıklarını söyledi.
Neçirvan Barzani’yi tebrik eden Temelli, “Kendilerini kutluyor ve başarılar diliyoruz. İnanıyoruz ki önümüzdeki dönemde geçmişten çıkarılan bütün derslerden ve deneyimlerden hareketle, önümüzdeki süreci Türkiye halkları, Kürdistan halkları bir arada, Kürt ve Türkler bir arada yeni bir geleceği çok sağlıklı bir şekilde örecekler. Benim böyle bir umudum var” dedi.
"Türk'süz Kürt, Kürt'süz Türk Olmaz"
PKK Lideri Öcalan’ın son görüşmesinde dile getirdiği, “Kürt Türksüz, Türk Kürtsüz olmaz” sözlerine dikkat çeken HDP Eş Genel Başkanı, “Bu denli kaynaşmış ve bu denli artık bütünlüklü hale gelmiş bir Ortadoğu coğrafyasında Kürt’ün halklarını savunmak öncelikle Türk’e düşüyor. Türk’ün toplumsal barışını savunmak Kürt’e düşüyor. Birbirimizi öldürerek, düşmanlık besleyerek değil” diye konuştu.
“Türkiye sürekli savaş politikalarıyla ve güvenlik endişeleriyle meseleye yaklaşıyor” diyen Temelli, “Sınır güvenliği, sınır ötesi, güvenli bölge diyor fakat tüm bu söylemlerin içerisinde Kürtler var. Biz de diyoruz ki, Türkler Kürt’süz, Kürtler Türk’süz olmaz. Senin düşmanca politikalarla yaklaştığın bizzat sensin, kendi güvenliğindir. Artık bunları anla ve savaş politikalarına son ver” ifadelerini kullandı.
Temelli, “Bugün Sayın Barzani’ye ve bize düşen sorumluluk da budur. Bugün Türkiye’deki bütün siyaset dinamiklerine düşen sorumluluk da budur. Bu barışı artık inşa etmeliyiz. Bunun yolu açık müzakerelerden geçiyor. Bu sorumluluğu herkes almalıdır. Artık geçiktirme lüksümüz yok, binler evladımızı yitirdik, kenlerimiz yakılıp yıkıldı. Artık bu acıya bir son verebiliriz. Bu bizim elimizde. Bu kolay ve doğu birşey, bunu yapalım. Dolayısıyla savaşa, silahlanmaya ve militarizme son verme zamanı gelmiştir. Ben bu sözü çok kıymetli buluyorum. Dün bir daha İmralı’dan gelmesi önemliydi; Türk Kürt’süz, Kürt Türk’süz olmaz. Ama şunu da söyleyeyim, bu coğrafyada Ermeniler de, Suryaniler de, Araplar da var. Bu işi hep birlikte bu yüzyılda nihayete erdirmemiz lazım” değerlednirmesinde bulundu.
HDP’den bir heyetin en kısa zamanda Erbil’i ziyaret edeceğini ifade eden Temelli, “Benim katılıp katılmayacağım programlara bağlı. Ben de kendi programlarıma bağlı uyugun bir zamanda mutlaka gideceğim” dedi.
23 Haziran İstanbul Seçimleri
İstanbul seçimleri için PM, MYK ve milletvekilleriyle çıkarma yaptıklarını dile getiren Sezai Temelli, bu konuda şunları söyledi:
“Bizim 910 bin seçmenimiz sandık başına gitmiş yaklaşık 230 bin seçmenimiz ise gidememiş. Seçmenin niye sandığa gidemedeğine dair bir çalışma yaptık. Bu seçmenin sandığa gitmesi için çalışma yapıyoruz. İkna olmayan seçmenimizi ikna etmek için yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Çünkü en temel mesele demokratik çözüm ve demokratik siyaset konusunda güçlü adım atılması ihtiyacıdır. Halkımız bu konuda Türkiye’de en güçlü siyasi öznedir.
HDP seçmeninden ziyade, Kürt halkının Türkiye siyasetindeki bu güçlü özne olma özelliği kritiktir. Türkiye’nin demokrasi, barış yönünde değişim ve dönüşümü bu halkın iradesinden, kararlılığından ve mücadelesinden geçiyor. Artık bunu Türkiye’deki herkesin anlaması lazım.”
Sezai Temelli, “HDP olarak kendi seçmenimizin ötesinde Kürt halkının tümüne ulaşmak istiyoruz.. Kendi seçmenimizden öteye geçmişte AKP’ye ve farklı partilere de oy vermiş Kürt halkına ulaşmaya çalışıyoruz. O yüzden İstanbul’da kapsamlı bir kampanya çalışmamız var. Bir de tabanımızda olan ve Kürt olmayan seçmenlerimiz de var. Sol sosyalist çevrelerden de hatrı sayılır bir seçmenimiz var ve bunların da sandığa gitmediğini biliyoruz. Dolayısıyla HDP eşittir Kürt seçmeni değil. HDP’nin Kürt olmayan seçmenleri de var” diye konuştu.
“Demokrasi mücadelesi vermeden demokrasi gelmez” diyen Temelli, “Bu mücadeleyi de vermek açısından seçimler önemli uğraklardır. Seçimden ne olacak şeklinde insanları sandıktan uzaklaştırmayı hedefleyen bir propaganda var. Ama önemli olan sandığa giden süreç ve sandıktan çıkan sonuçlara göre siyaseti yeniden var edebilmektir” ifadelerini kullandı.