Hemin Hawrami: Kürdistan Geliyor!

Kürdistan Demokrat Partisi (PDK) Dış İlişkiler Sorumlusu Hemin Hawrami Irak’ın fiilen bölünmüş durumda olduğunu ve Kürdistan’ın geldiğini söyledi.
06.12.2016, Sal - 10:54
Hemin Hawrami: Kürdistan Geliyor!
Haberi Paylaş

Türkiye gazetesinden Ceren Kenar’a bir röportaj veren Kürdistan Demokrat Partisi (PDK) Dış İlişkiler Sorumlusu Hemin Hawrami ABD’nin yeni başkanı Donald Trump’un ulusal güvenlik danışmanı Mike Flynn’in yakın zamanda bağımsız bir Kürdistan görebileceğimize dair açıklamalarının Kürdistan konusunda ne ifade ettiğinin sorulması üzerine Irak’ın zaten fiili olarak bölünmüş bir ülke olduğunu Kürdistan’ın bu bölgede istikrar sağlayıcı bir unsur olduğunu ve yakın zamanda Kürdistan’ın geleceğini söyledi.

Hawrami şöyle konuştu:

Irak zaten fiilî durumda bölünmüş durumda. Soru şu Kürdistan Bölgesi geçmişte ve bugün bölgenin istikrarına hizmet ediyor, katkıda bulunuyor mu? Kürdistan Bölgesi 1,6 milyon yerinden edilmiş Arap nüfusa sığınak sağlıyor, 250.000 Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapıyor, IŞİD’den 30.000 km\'yi kurtardık. Kürdistan Bölgesi bu bölgede] istikrar sağlayıcı bir unsur. Kürdistan geliyor, Kürdistan bir realite. Ve bunu bölgenin istikrarına, güvenliğine katkı sağlayarak, bölgedeki aktörlerin hayat kalitesini artırarak ve bölge halkına pozitif katkı sunarak yapıyor. Dolayısıyla Kürdistan zaten burada.

‘HDP’li vekillerin tutuklanması barış sürecine hizmet etmiyor’

Neçirvan Barzani’nin Türkiye ziyareti sırasında HDP\'li bazı siyasetçilerin tutuklanmasına dair detayların konuşulduğunu belirten Hawrami HDP’li vekillerin tutuklanmasının barış sürecine hizmet etmediğini, bu konuda endişelerini dile getirdiklerini, bunun yeni bir barış sürecinin başlama ihtimaline dair pozitif bir etkisi olmayacağını belirterek Türkiye\'nin HDP\'li bazı vekiller konusundaki yaklaşımını revize etmesini ümit ettiklerini açıkladı.

‘Türkiye devletinin güvenlikçi paradigması barış sürecine hizmet etmiyor’

Geçmişte Kürdistan Bölgesi Yönetimi’nin ‘barış süreci’ne dair çok yapıcı bir rol oynadığını ve iki tarafında bunu istemesi durumunda KBY’nin bu konuda tekrar rol oynayabileceğini belirten Hawrami, PKK’nin silahlı eylemlerini ve Türkiye devletinin Kürt illerinde güvenlikçi paradigmasının da barış sürecine hizmet etmediğini söyleyerek şöyle konuştu:

2013 Mart\'ında başlayan çözüm sürecinin tekrar gündeme gelmesi için gerekli olan her şeyi yapmaya hazırız. Çünkü bakın barış süreci varken ne Türk ne de Kürt anneleri ölen oğulları için ağlamıyordu. Geleceği olmayan bir çatışma uğruna, oğulları için annelerimiz ağlamaması bizim için çok önemli. Çünkü Türkiye\'deki Kürt meselesi şiddet ile çözülemez. PKK silahlı mücadele ile hiçbir şey kazanamaz. Aksine, PKK bu süreçte şiddet başvurarak çok şey kaybetti.

‘PKK barış sürecinde şiddet başvurarak çok şey kaybetti’

PKK’nin barış süreci haricinde başka bir opsiyonu olmadığını, Kürt halkının da PKK’nin bu meseleyi şiddet ile çözmeye çalışmasından bıktıklarını bildiklerini belirten Hawrami, HDP’nin meclise 80 vekil sokmayı başardığında bunun bunun yeni bir başlangıç olacağını, siyaset yolunun açılacağını ve bu Kürt meselesinin parlamento üzerinden çözüleceğini ümit ettiklerini lakin sonra iki polisin öldürülmesi ve sonrasında şehirlerde özerlik ilanlarının Türkiye devletinin askerî müdahalesini getirdiğini KBY olarak bunu da yanlış olduğunu düşündüklerini açıkladı.

HDP’li vekillerin 2-3 sene önce tutuklanması durumunda 200,000-300,000 insanın sokaklara dökülerek gösteri yapacağını lakin şuan ki durumda halkın sokağa çıkmadığını bunun da halkın şiddet eyleminden bıktığını ve Kürt halkı tarafından tekrar siyasi düzleme dönmek istediklerine dair bir mesaj olduğunu söyledi.

‘PKK’nin Şengal’de olması için hiçbir meşru gerekçe yok’

Türkiye’nin Şengal’in ikinci bir Kandil olmasına izin vermeyeceğini ve gerekirse müdahale edeceğini belirtilmesinin üzerine Hawrami, PKK’nin Şengal’de bulunması için meşru hiçbir gerekçesinin olmadığını, bu meselenin askeri bir çatışmaya dönüşmesi ne Şengal halkının, ne Türkiye\'nin, ne de Kürdistan\'ın lehine bir durum olmayacağını, bu meselenin silahlı bir çatışmaya dönüşmesi tüm bölgeyi etkileyeceğini ve hatta Musul Operasyonu’na da olumsuz yansıyacağını belirterek ‘bu meseleyi barışçıl yollarla çözmek için her siyasi araç kullanılmalıdır’ ifadelerini kullandı.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 10074 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:05:36:39