Irak Parlamentosu Milletvekili Musena Emin yaptığı açıklamada, mevcut Irak Hükümeti siyasi tarafların uzlaşısı sonucunda oluşmuş bir hükümet olduğunu, bu nedenle istenmedik olaylar karşısında pozitif davranmayı esas alması gerektiğini, aksi taktirde Irak’ta kargaşa ve kaosun başlangıcının adımlarının atılacağını belirtti.
Kürdistan Bölgesi ile Irak Hükümetleri arasında Muhammed Şiya Sudani hükümetinin kurulması, petrol anlaşması ve Kürdistan Bölgesi bütçesini belirleyen anlaşmaların da olduğu bazı anlaşmalar imzalandı, ama her defasında bu anlaşmaların uygulanmaması için çabalar sergilendi. Şayet bu anlaşmalara karşılıklı saygı duyulmazsa Irak’ta siyasi istikrar tehlikeye girecek.
Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Irak Parlamentosu Milletvekili Musena Emin şunları söyledi: “Şayet mevcut Irak hükümetinin yaptığı anlaşmalara saygı gösterilmezse, bu var olan hükümetin yıkılmasına sebebiyet verecektir. Ben bireysel olarak durumun buraya gideceğine inanmıyorum, çünkü Kürdistan Bölgesi ile Irak Hükümetleri arasındaki problemler bu düzeyde değil. Kürdistan Bölgesi için belirlenen bütçe de aslında iyi bir oranda.”
Emini açıklamasını şöyle sürdürdü: “Bazı milletvekilleri Kürdistan Bölgesi karşıtı oy toplama çabası içerisindeler. Haklılıkta da haksızlıkta da Kürdistan Bölgesi karşıtlığı yapmak için bahane üretmeye çalışıyorlar.”
Irak anayasasının 144 maddesinin 23 maddesi şeffaf bir şekilde Kürtlerin haklarını gösteriyor diyen Musena Emini, Kürdistan Bölgesi ile Irak arasında yapılan anlaşmaların anayasal zemine dayalı olduğunu ve bu nedenle her iki tarafında anayasaya uygun hareket etmek zorunda olduklarını ifade etti.
Konuyla ilgili K24 TV’ye açıklamalarda bulunan Anayasa Uzmanı Rebiwar Mihemed’de şunları ifade etti: “Siyasi güçlerin Irak Hükümetlerine desteklerini çekmeleri büyük problemlere yol açar. Böyle olursa ya yeniden bir seçim yapılır ya da parlamentoda yeni bir hükümet kurulumuna gidilir. Yeni bir hükümet kurulana kadar da hem Kürdistan Bölgesi hem de Irak açısından ciddi problemler oluşur.”
Rebiwar Mihemed açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Bütün anlaşmaların anayasal zeminde yapılması gerektiğine inanıyorum. Sorunlar devlet kurumları aracılığıyla halledilmeli. Yıllardır Irak’ta bazı kesimler Kürtleri cezalandırmak için sokakların dikkatlerini cezb etmeye uğraşıyorlar. Oysa bu defa durum tamamen ters. Çünkü Kürdistan Bölgesi anlaşmalarını anayasal zeminde yaptı ve bu konuda Bağdat’a haklarını vermemesi için hiç bir bahane bırakmadı. Bu nedenle anlaşmaya uymamak tamamen anayasaya aykırı bir davranış olacak. Anayasanın uygulanmaması bu nedenle sadece Kürdistan Bölgesi’ne değil bütün Irak’a zarar verecek.”
