Süleymaniye'de gazetecilere konuşan Bahtiyar, Kürt seçimlerinin Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) ve Kürdistan Demokrat Partisi'nin (KDP) katılımı olmadan yapılamayacağını belirtti.
“Bir anayasanın yokluğu, birleşik peşmerge güçlerinin eksikliği ve güvenlik zorlukları” gibi Bölgenin iç sorunlarının çözüme kavuşturulması çağrısında bulunan Bahtiyar, bu nedenle "Bağdat'ın, Federal Mahkeme'nin ve komşu ülkelerin işlerimize karışmasına izin vermek yerine bu konuların ele alınması zorunludur." ifadesini kullandı.
Bahtiyar, "Mevcut durumun, Kürdistan'daki tüm siyasi partiler arasında seçimler için elverişli bir ortam yaratılması konusunda anlaşmaya varılmadan önce çözülmemiş sorunların bir sonucu olduğuna" dikkat çekti.
"En kötü senaryodan kaçınmak istiyorsak bu sorunları çözmeliyiz" diyerek sözlerini tamamladı.
KDP'nin 18 Mart'ta Kürdistan'da Haziran ayında yapılması planlanan parlamento seçimlerini, seçim prosedürleri ve mekanizmalarına ilişkin gözlemlerinin Kürt halkının çıkarlarını ve haklarını güvence altına alacak şekilde ele alınmaması halinde boykot edeceğini duyurması dikkat çekicidir.
KDP'nin kararı, Federal Yüksek Mahkeme'nin, KBY eyalet seçim yasasındaki azınlık kotasına ilişkin belirli bir maddenin "anayasaya aykırı" olduğu yönündeki tartışmalı kararının ardından geldi.
İlk olarak 1992'de kabul edilen ve 2013'te revize edilen yasanın bir parçası olan bu madde, etnik ve dini azınlıklar için Bölgesel parlamentoda 11 sandalye kotasını zorunlu kılıyor.
Ayrıca kararda, Irak Bağımsız Yüksek Seçim Komisyonu'nun önümüzdeki Haziran ayında yapılması beklenen parlamento seçimlerinin denetimi görevini KBY seçim komisyonundan devralacağı belirtildi.
Karar ayrıca önceki seçimlerdeki tek seçim sistemi yerine Kürdistan'ı Süleymaniye, Erbil, Duhok ve Halepçe olmak üzere dört seçim bölgesine ayırdı.
Mahkeme kararı, KDP'nin Kürdistan Bölgesi'ndeki siyasetteki hakimiyetine karşı çıkan Kürt siyasi gruplarının açtığı davalardan kaynaklandı.
Özellikle federal hükümeti güçlendirebilecek temel konulardan biri Kürdistan'daki siyasi bölünmedir.
Bölgeyi ağırlıklı olarak KDP yönetiyor, ancak YNK Bölge'nin siyasi ve askeri alanlarında önemli bir nüfuza sahip.
KDP ve YNK, iktidar koalisyonu Devlet İdaresi'nin (SAC) ortakları olmasına rağmen, aralarındaki ilişkiler, öncelikle güç ve gelir dağılımı sorunları nedeniyle yıllardır gergin durumda.