Kürt - Amerikan tarihi ilişkileri alanında uzman olan Saman Omer, yıllarca Amerika’nın gizli belgelerini araştırmış. O, tarihi belgeler ışığında, Kürt meselesini Amerika’nın gündemine getiren ilk ismin, Mele Mistefa Barzani olduğunu söylüyor.

Beyaz Saray ve Kremlin’e Kürt meselesini ulaştıran büyük Kürt liderinin, yaşamı boyunca verdiği mücadele, tarihteki yerini aldı.

K24’e konuşan araştırmacı Saman Omer, “Mele Mistefa Barzani Batı’ya yönelmeye karar verdiğinde, özellikle Amerika’nın Kürtlere desteğini garanti etmek için çaba gösterdi. Bütün bu girişimlerden sonra Barzani’nin ilk mektubu 13 Haziran 1969’da Asurilerin temsilcisi ile Şefik Qazaz tarafından Washington’a ulaştırılıyor. Barzani mektubunda Kürt davasına destek istiyor. Qazaz mektubu ulaştırıyor ancak net bir cevap alamıyor. Barzani’nin gayretli oluşu o zamandan belli oluyor. Çünkü bütün halk onun arkasında. Öyle ki Şefik Qezaz, bir Asuri temsilciyle Washington’a gönderiliyor” diye anlattı.

Yapılan girişimler sonucunda İdris Barzani ve Mahmud Osman’dan oluşan Kürdistan Devrim Heyeti’nin ABD’ye gittiğini belirten Omer, şunları ekledi:

“Bu ziyarette CIA Direktörü Richard Helms, Kissinger’ın Ulusal Güvenlik’teki temsilcisi Albay Richard Kennedy ve bir Pentagon yetkilisiyle görüşüyorlar. Heyet, Barzani’nin bir mektubunu daha ABD’li yetkililere ulaştırıyor. Mektupta Barzani, ‘Evet, biz küçük bir bölgedeyiz ancak Ortadoğu’da büyük bir denge oluşturabiliriz. Türkiye, İran ve Ürdün açısından barışı sağlayabiliriz. Sovyetlerin ve Şia’nın yayılmasını önleyebiliriz’ diyor. Ayrıca ABD’den 4 talepte bulunuyor. Askeri, ekonomik, istihbarat ve mühimmat desteği istiyor. Aynı zamanda Kürt devriminin askeri yardıma ihtiyacı vardı.”

“Mele Mistefa Barzani’nin karizması, ABD Başkanı’na mektup gönderme için, ABD’nin kuruluş yıldönümü olan 4 Temmuz’dan öncesini, yani 30 Haziran tarihini seçmesinden belli oluyor. Ayrıca hediye olarak da bir kaplan postu yolluyor” diyen Omer, “Barzani mektubunda, ‘ABD’nin bağımsızlık yıldönümünün, tarafınızdan gelecek olumlu bir cevaba vesile olmasını ve diğer halkların da böyle bir güne ulaşmayı arzuladığını hissetmenizi umuyorum’ ifadelerini kullanıyor” diye belirtti.