IŞİD’in 11, 13 ve 15 Ağustos’ta peşmerge güçlerine karşı kimyasal silah saldırısı düzenlediğini belirten Barzani, hardal ve klorin gazı kullanıldığını kaydetti.
“IŞİD, peşmerge güçlerimize 120 mili olan 45 havan topu attı havan topunun başlığında kimyasal silah olan zehirli hardal gazı attı” diyen Barzani sözlerini şöyle sürdürdü: “Kimyasal saldırı sonucu peşmergede sarin gazının etkisiyle yanmalar oluştu. Nefes darlığı oluştu. Kusmalar meydana geldi. Böyle olunca kimyasal silah kullandıkları konusunda şüphemiz oluştu. 11 Ağustos’taki saldırıda 10 peşmergemiz yaralandı. Şimdi tedavi altındalar. İki kişinin durumu iyi değil.”
Hem Koalisyon güçlerinin hem de ABD’li yetkililerin olay yerine gelerek incelemeler yaptığını aktaran Barzani, “Koalisyon güçleri laboratuvarda araştırmalarının sürdüğünü aktardılar. Raporu yakında açıklayacaklarını söylediler. Ama bize sözlü olarak kimyasal saldırının yaşandığını söylediler” diye konuştu.
Barzani, IŞİD’in daha önce de peşmergenin geçiş güzargahına Klorin gazı bıraktığına şahit olduklarını, ancak ispatlayamadıklarını ifade etti.
Kürdistan Bölgesel Yönetimi Peşmerge Bakanlığı Sözcüsü General Helgurd Hikmet de kimyasal saldırılara ilişkin incelemenin sürdüğünü söyledi.
Kimyasal saldırıyla ilgili ABD’nin de aralarında olduğu birkaç ülkenin araştırma yaptıklarını belirten Hikmet, “Laboratuvar ’da araştırmalar devam ediyor. Biz de detaylı bir araştırma yapıyoruz. Araştırma sonuçlarını kamuoyuna açıklayacağız” dedi.
IŞİD’in daha önce de peşmerge güçlerine karşı kimyasal silahlarla saldırdığına kaydeden Hikmet, şöyle devam etti: “IŞİD, savaş kuralı tanımıyor. Örgüt yine Peşmerge güçlerimize karşı kimyasal saldırılar yapabilir. Bu konuda kaygımız var. Kimyasal saldırı konusunda da tedbirli davranıyoruz.”
IŞİD, geçtiğimiz yıl 11 Haziran’da Bağdat\'ın kuzeybatısındaki Mutanna tesisindeki aralarında sarin ve hardal gazının da bulunduğu sinir gazları yüklü füzeleri ele geçirmişti.
Birleşmiş Milletler Irak Daimi Temsilcisi Muhammed El Hakim de BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun\'a gönderdiği mektupta, IŞİD üyelerinin 11 Haziran\'da tesisi koruyan askerleri silahsızlandırdıktan sonra fabrikayı ele geçirdiğini belirtmişti.
IŞİD tarafından ele geçirilen fabrikada, Saddam Hüseyin’in göreve gelmesinin ardından üretilen hardal ve sarin gazları bulunuyordu. Fabrika 1. Körfez Savaşı’nın ardından kapatılmış, 1990’larda ise Saddam rejiminin kimyasal silahlarının imhasının denetlenmesi için kullanılmıştı.
Kükürt klorür içerikli, hardal gazı 1.Dünya Savaşı’nda Almanya, Halepçe saldırısında da Irak Ordusu tarafından kullanıldı. Savaşlarda kullanılan ilk kimyasal silah olarak kayıtlara geçen hardal gazı, laboratuvar ortamında kolayca yapılabilmesi ve etkileri nedeni ile oldukça korkutucu sayılabilir. Saf halde iken renksiz olan hardal gazı, çeşitli öldürücü karışımların ardından sarı ve kahverengi renklere bürünmektedir.
Hardal gazı, vücuda temasında deri yanması, solunumu ile kaslarda şiddetli kasılma sonucu bel kemiğinin kırılması, sinir sisteminin çökmesi, vücudun dış ve iç yüzeylerinin erimesi gözlenir; 12 saat sürebilen acılı bir ölüme neden olabilir.