2 Aralık Pazartesi günü, Halep'in kuzeyindeki kırsal kesimde, Suriye ordusu ile Halk Savunma Birlikleri'nin (YPG) kontrolünde bulunan Tel Rıfat'ın yerleşim bölgelerinden birine topçu atışları yapıldı. Bazı kaynaklar, bir top veya topların bir okulun yakınına düştüğünü belirtti. Bunun sonucu olarak 8'i çocuk 10 kişi hayatını kaybetti, en az 12 sivil de yaralandı. Londra merkezli, muhaliflere yakın Suriye İnsan Hakları İçin Gözlemevi (SOHR) ise yaralı sayısının 21 olduğunu açıkladı. SOHR internet sitesinde, ölen çocukların cenazelerine, battaniyelere sarılı ve yan yana dizilmiş gösteren video ve fotoğraflar yayımladı.
UNICEF: Şoke olduk ve Üzüldük
Saldırıyla ilgili ilk açıklama uluslararası örgüt, Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu’ndan (UNICEF) geldi. UNICEF Orta Doğu ve Kuzey Afrika Bölge Direktörü Ted Chaiban yaptığı açıklamada, "Tel Rıfat'taki saldırılarda 8 çocuğun öldüğü, 8'inin yaralandığına dair haberler karşısında şoke olduk ve üzüldük" ifadelerini kullandı.
Tüm Suriye çapında, olaydan geriye doğru son bir ay içerisinde 34 çocuğun öldüğünü belirten Chaiban, tüm taraflara çocukları koruma çağrısı yaptı: "UNICEF, Suriye'deki savaşın tüm taraflarına çocukların her zaman korunması gerektiğini, onların hedef olmadığını ve çocukları kasten öldürenlerin bundan sorumlu tutulacağını hatırlatır."
BM: Hayatını Kaybedenler Efrin'den Göç etmişti
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Rupert Colville ise ilerleyen günlerde yaptığı açıklamada olayda 8’i çocuk, 10 sivilin öldüğünü, 2'si çocuk 2'si kadın 12 sivilin de yaralandığını söyledi. BM yetkilisi, hayatını kaybeden ve yaralanan çocuklarının yaşlarının 3 ila 15 arasında olduğunu aktardı. Açıklamada, ölenlerin hepsinin Afrin'den bu bölgeye göç eden siviller olduğu belirtildi. Ülkedeki, İdlib gibi başka yerlerde süren şiddet olaylarında da sivil ölümleri yaşandığı belirtilen açıklamada tüm taraflara çağrı yapıldı:
"Savaşın tüm tarafları sivillere ve sivil hedeflere saldırı yöneltme ile her türlü rastgele saldırıyı durdurmalı, bundan sakınmalı ve bu tür olayları araştırmalıdır. Çatışmanın taraflarını destekleyen devletler, kendileri düşmanlık içine doğrudan dahil olmasalar bile, her koşulda uluslararası insani hukuka saygı duymalı ve buna saygı gösterilmesini temin etmelidir."
Olayla İlgili Kim, Ne Dedi?
BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Rupert Colville, ölümlerin, "Türkiye ile bağlantılı silahlı grupların karadan yaptığı saldırı sonucu yaşandığının iddia edildiğini" ifade etti.
Suriye Demokratik Güçleri'nin siyasi kanadı Suriye Demokratik Konseyi'nden yapılan açıklamada ise olaydan Türkiye sorumlu tutuldu ve uluslararası toplumun yanında bölgede askeri gücü olan Suriye ordusu ve Rusya'ya, bu tür olayları önleme çağrısı yapıldı.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Sözcüsü Günay Kubilay da olayı kınadı ve "Roboski'den Tıl Rıfat'a değişen tek şey sadece tabutların sayısı, değişmeyen tek şey ise Kürt düşmanlığı" yorumunu yaptı.
BBC Türkçe’nin haberine göre Suriyeli silahlı grupların çatı örgütü Suriye Milli Ordusu'nun bağlı olduğu, kendisini Suriye Geçici Hükümeti olarak tanıtan yapının başkanı olan Abdurrahman Mustafa ise "Muhaliflerin gerçekleştirdiği böyle bir saldırıyla ilgili bilgisi olmadığını" savundu.
"Çatışmalarda sivillerin zarar görmemesi özen gösterdiklerini" belirten Mustafa, "Bu tür iddiaların arkasında, kendi yapılarına yönelik bir karalama ve algı operasyonu olduğunu" öne sürdü.
Türkiye’den ise konuya ilişkin henüz resmi bir açıklama yapılmadı.