Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Rojava'da olası bir Türk operasyonu hakkında dolaşan haberlere dair yaptığı açıklamada “Cumhurbaşkanımız hep söylüyor ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ diye” dedi.

Kalın açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“İhtiyaçlar çerçevesinde bunların hesapları Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından, istihbarat birimlerimiz tarafından yapılır. Biz zaten Suriye'de sahadayız. Sahanın dışında değiliz. Terör örgütleri PKK, PYD, YPG, DEAŞ ya da rejimden gelebilecek saldırılara karşı ya da benzeri terör örgütlerine karşı bu tedbirleri almak zorundayız. Bu bizim milli sorumluluğumuz.”

Kalın, Türkiye’nin Suriye’deki varlığının temel nedeninin sınırlarının güvenliğini sağlamak ve olası saldırılara karşı önlem almak olduğunu vurguladığı açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Türkiye-Suriye sınır hattını da düşünürsek 911 kilometrelik uzun bir sınırdan bahsediyoruz. Buranın güvence altına alınması bizim önceliğimizdir. Buradan ülkemize gelebilecek herhangi bir saldırıya karşı, kimden olursa olsun, rejim ya da başka bir yerlerden bunlara asla müsamaha edilmeyecektir. Bunun için de tabii ki silahlı kuvvetlerimiz her an teyakkuz halindedir. Türkiye'nin güvenliği açısından bu konuda bizim tam bir kararlılık içerisinde olduğumuzu, hiçbir tehditten asla gözümüzü sakınmayacağımızı, o tehlikelere karşı ülkemizi korumak için hangi tür operasyon olursa olsun bunlara hazırlıklı olduğumuzu herkesin bilmesi gerekir.”

Suriye’nin kuzeyindeki DSG mevzilerine yönelik operasyon düzenleneceği iddiaları son üç hafta içinde hız kazandı. Fırat’ın batısında ve doğusunda Türk kuvvetlerinin ve muhalif grupların bulunduğu bölgelere büyük miktarda asker ve teçhizat takviyesi yapıldı.

ABD Devriyeleri Sürüyor

ABD kuvvetleri, Haseke’nin kuzey kırsalındaki Til Temir kasabasında 7 askeri araçla devriye gerçekleştirdi. Söz konusu devriyeyle eş zamanlı olarak Rus helikopterleri de bölgenin hava sahasında ve DSG’nin kontrolündeki alanları ve Türk kuvvetleri tarafından kontrol edilen bölgeleri ayıran temas hatları yakınlarında uçuş gerçekleştirdi.

Muhalif gruplar 5 Kasım sabahı Tel Tamer kasabasına bağlı ed-Dardara köyündeki bölgelere füze saldırısı düzenledi. Can kaybı olup olmadığına dair bilgi verilmedi.

300’den fazla Türk askerinin yanı sıra onlarca askeri araçtan oluşan bir Türk konvoyu, İdlib’in kuzey kırsalındaki Kefer Lusin sınır kapısından geçerek Suriye’nin kuzeybatısındaki kasabanın derinliklerine doğru ilerledi.

Askerler rejim güçleriyle temas hattında, başta güney kırsalı olmak üzere İdlib’de konuşlandırılan Türk askeri noktalarına dağıtıldı. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), askerlerin ağırlıklı olarak bu noktalarda görev yaptığını bildirdi.

SOHR, İdlib’de konuşlandırılan noktalarda 10 gün önce Türk kuvvetleri mensuplarına yönelik izin sisteminin yeniden devreye alındığını belirttiği açıklamasında bölgedeki 3 binden fazla Türk askerinin bulunduğu askeri noktaların yeniden konuşlandırılması nedeniyle söz konusu sistemin bir yıldan uzun durdurulduğunu kaydetti.