Özerk Yönetime bağlı İç Güvenlik Güçleri (Asayiş) Sözcüsü Ali Hasan, cuma günü El-Hol Kampı’nın girişinde düzenlediği basın toplantısında, “Aralıksız 5 gün süren güvenlik ve insani operasyonun birinci aşamasının bittiğini ilan ediyoruz” dedi. Operasyon kapsamında IŞİD'in uyuyan hücrelerinden 125 unsurun tutuklandığını belirten Hasan, “Geçmiş süreçte yaşanan suikast eylemlerinin sorumlularını tutukladık. Aynı zamanda arama operasyonu sırasında patlayıcı cihazların hazırlanmasında kullanılan elektronik devrelere ek olarak askeri malzemeler bulduk” ifadelerini kullandı.
Asayiş ve DSG güçleri, operasyon sırasında bomba ve bomba yeleği yapımında kullanılan patlayıcı malzemeler, bataryalar, silahlar, ağır silah ve gerçek mühimmatların yer aldığı sandıklar ele geçirirken, içlerinde örgütün kamptaki faaliyetleriyle ilgili isim ve bilgilerin bulunduğu çok sayıda dizüstü bilgisayarların yanı sıra telefonlara el koydu.
Örgüt infazlarını gerçekleştirmekten sorumlu bir IŞİD'li, güvenlik güçlerine bağlı devriyeler tarafından kampta kovalandığı sırada el bombasının patlaması sonucu öldürüldü. Hasan, hakkında yakalama kararı bulunan kişilerin bulunduğu listelerdeki bazı isimleri yakaladıklarına işaret ederek, bunlar arasında Irak uyruklu örgüt yöneticilerinin yer aldığını kaydetti.
Hasan, “Daha önce örgütün aktif hücreleri arasında yüksek pozisyonlar üstlenen 20 yetkiliyi tutukladık. Bunlar arasında en öne çıkanı, örgütün kamptaki ikinci adamı Ebu Bekir kod adlı kişidir” diye konuştu. Operasyonda tutuklananlar arasında ayrıca örgütün iletişim uzmanı 2003 Musul doğumlu Mustafa el-Halef ve 2002 Irak’ın El-Baac beldesinin nüfusuna kayıtlı olan örgütün eski güvenlik yetkilisi Ali El-Halif bulunuyor.
Operasyonda yakalanan Mustafa el-Halef ve Ali el-Halif’in kampa küçük yaşlarda girdiklerini ve kampta büyüyen Iraklı çocuklar arasında yer aldıklarını söyleyen Hasan, “Fakat Irak hükümeti ve uluslararası toplum kamp sakinlerine özellikle de Iraklı mültecilere yönelik görevlerini terk ettiler. Böylece bu kişiler örgütün ideolojisinden etkilendi ve burada veya Suriye’de ya da başka bir yerde patlamaya hazır saatli bombaya dönüştüler” diye konuştu.
Son üç ay kampta neredeyse her gün kan döküldü. Nitekim belirsiz nedenlerden ötürü kampta ölenlerin sayısı 47’ye ulaştı. Bunlardan bazıları kafaları kesilerek bazıları da kesici ve delici aletlerle öldürüldü. Güvenlik güçleri baskın sırasında kampın kanalizasyonunda kimliği belirsiz iki ceset buldu.
Öte yandan YPG Sözcüsü Nuri Mahmud, kamptaki IŞİD'lilerin ailelerinin “zalimce yasalar çıkaran ve hükümler veren El-Hasba Komiteleri adında mahkemeler kurduğunu ve yılbaşından bu yana silah veya delici aletlerle 47 kişiyi öldürdüklerini” söyledi.
Kamptaki operasyonu gelecekte benzer operasyonların takip edeceğini aktaran Mahmud, “Tehlike halen devam ediyor. Biz kendi üzerimize düşeni yaparak sahada operasyon düzenledik fakat kamptaki zihniyet bitmez” dedi.
Kampta büyüyen çocukların örgütün radikal fikirlerini benimsemeye daha yatkın olduklarını dile getiren Mahmud, “Çocuklar kampta çoğunlukta ve IŞİD zihniyetine göre eğitim alıyorlar. Bu zihniyet devam ederse büyük teröristler çıkaracak” ifadesini kullandı. Ayrıca uluslararası topluma kamp sakinlerinin özellikle yabancı uyruklu kişiler sorununa acil ve hızlı çözüm bulması çağrısında bulunan Mahmud, “Ülkelerin, tehlikeyi engellemek adına vatandaşlarını topraklarına alma ve yargılama zamanı geldi” şeklinde konuştu.
Özerk Yönetim ve Washington, Rojava'daki hapishane ve kamplarda alıkonulan vatandaşlarını iade almakla ilgilenen ülkelere, radikalleri yargılamak için özel bir uluslararası mahkeme kurma ve El-Hol, Roj kamplarında bulunan aileleriyle ilgili dosyayı çözüme kavuşturma çağrısını yineledi. Fakat ülkelerin çoğu vatandaşlarını iade almayı reddediyor. El-Hol Kampı, büyük kısmı Iraklı ve Suriyeli 60 bin kişi barındırıyor. Kamp sakinlerinin yüzde 90’ı kadın ve çocuklardan oluşuyor.
DSG Genel Komutanı Mazlum Abdi, pazartesi Twitter hesabından paylaştığı mesajda, “Yabancı ülkelere vatandaşlarını iade almaları ve El-Hol Kampı’ndaki şartları iyileştirmek ve orada istikrarı sağlamak adına daha fazla insani destek sunmaları yönündeki çağrımızı yineliyoruz” diye yazdı.
Diğer taraftan, rejim güçleri, Ulusal Savunma ve Filistinli Kudüs Tugayı milisleri, Deyr ez Zor’un doğu kırsalındaki El-Meyadin Çölü’nde bulunan IŞİD unsurlarına yönelik arama tarama operasyonlarına 3 gün aralıksız olarak devam ediyor.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi(SOHR) ve yerel haber siteleri, söz konusu güçlerin Rus savaş uçaklarının desteğiyle Kadiyye İbn Muni bölgesinde arama tarama operasyonları gerçekleştirdiğini ve burada tuzaklanan mayınları etkisiz hale getirdiklerini bildirdi. Aktivistler sosyal medya hesaplarında yaptıkları paylaşımlarda, söz konusu güçler ile örgüt unsurlarının doğrudan karşı karşı gelmediklerine dikkat çektiler. Rus uçakları ise El-Meyadin çölündeki mağara, dağ ve vadilere 25’in üzerinde hava saldırısı düzenledi. Operasyonlar sırasında iki tarafta can kayıplarının olup olmadığına dair bilgi bulunmuyor.