Türkiye’nin Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) gruplarıyla birlikte 20 Ocak’ta başlattığı askeri harekat nedeniyle yerinden edilen yüzbinlerce Efrinli, Demokratik Suriye Güçleri (DSG) tarafından açılan güvenlik koridorlarından Til Rıfat’a göç etmişti.
Foto muhabiri Afşin İsmaili, Til Rıfat’a giderek zorunlu göç eden Efrinlilerin hayatına ilişkin izlenimlerini haberleştirdi.
İsmaili’nin IRN’de (Integrated Regional Information Networks / Bütünleşik Bölgesel Enformasyon Ağı) yayımlanan haberini Bianet Türkçe olarak aktardı.
İsmaili, haberinde Til Rıfat’ın bir taraftan Türkiye, diğer taraftan Suriye ordusu tarafından kuşatılmış olması nedeniyle sivillerin bir belirsizlik içinde beklediğini ifade ediyor.
Bölgede sadece Suriye ve Kürt Kızılayı’nın gönüllülerini gördüğünü yazan İsmaili, uluslararası yardım kuruluşlarının yardımlarını yerel yardım örgütler üzerinden sevk ettiğini belirtiyor.
Zorunlu göçe maruz bırakılan Efrinlilerin arasında çok sayıda çocuğun olduğunu belirten İsmaili, dört çocuklu Raşid Ararat’ın “Efrin’i çocuklarımız için terk ettik. Çok insan öldürdüler. Komşumuzu vuran bir hava saldırısında 15 kişi ölünce ayrılmamız gerektiğini anladık” dediğini belirtiyor.
Efrinlilerin kamu binaları ve dini mekanlarda yaşamlarını sürdürmeye çalıştığını belirten İsmaili, haberinde kentteki su sıkıntısına dikkat çekiyor.
Operasyon nedeniyle Efrin’den çıkmak zorunda kalan sağlık ekiplerinin de bölgede bir klinik kurduğunu aktaran İsmaili, bu klinikte 9 doktor 25 hemşirenin görev yaptığını aktarıyor.
İsmaili’ye konuşan klinikte görevli doktorlardan Azad Sabri, kliniğe her gün yüzlerce hasta geldiğini, hastalıkların genellikle kötü beslenme ve soğuk havada açıkta yatmanın yol açtığı enfeksiyonlardan kaynaklandığını söylüyor.
Azad, “İlaç alabilmek için yalvarıyorlar, ama onlara verebileceğimiz hiçbir şey yok” diyor.