İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), “Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde kontrol ettiği bölgelerde işlenen hak ihlalleri ve potansiyel savaş suçları konusunda sorumluluğa sahip olduğunu” bildirdi.
“Her şey Silah Zoruyla: Türkiye İşgali Altındaki Kuzey Suriye’de Hak İhlalleri ve Cezasızlık” başlıklı 76 sayfalık raporda, hak ihlallerine özellikle bölgede yaşayan Kürtlerin maruz kaldığı belirtildi. Keyfi gözaltı, hukuksuz alıkoyma, cinsel şiddet ve işkenceye gibi eylemler belgelendi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Ortadoğu Direktör Yardımcısı Adam Coogle rapora ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Coogle, “Kuzey Suriye'de (işgal altındaki Rojava bölgesi), Türkiye'nin otoritesi altında yaşayanlara yönelik işkence ve zorla alıkoyma gibi süregelen ihlaller, Türkiye tarafından sorumluluk alınıp durdurulmadığı sürece devam edecektir” dedi. Coogle açıklamasında, Türk yetkililere “savaş suçu potansiyeli sayılabilecek bu ihalelere seyirci kalmaması” çağrısında bulundu.
HRW yetkilisi ayrıca, "Türkiye'nin Kuzey Suriye'de bazı bölgeleri işgal etmesi, hukuksuzluk, cezasızlık ve ihlal ortamını kolaylaştırdı. Söz konusu yer ‘güvenli bölge’ olmaktan çok uzak" ifadelerini kullandı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü rapor için 58 eski mâhkum, cinsel şiddet mağduru, akrabaları ve ihlal tanıklarının yanı sıra sivil toplum örgütü temsilcileri, gazeteciler, aktivistler ve araştırmacılarla mülakat yaptı.
HRW araştırmacıları aynı zamanda, bölgedeki polisle doğrudan temas halindeki, bilgi sahibi bir kaynakla ve geçmişte Türkiye istihbarat yetkililerine yakın çalışan, Temmuz 2019 ile Haziran 2020 arasında Afrin'de çeşitli grupların davranışlarına ilişkin erişim ve gözetim imkânı olan ve daha sonra Suriye'den ayrılan Suriyeli bir kaynakla görüştü.
Türkiye'nin 2018'de Afrin'de gerçekleştirdiği Zeytin Dalı Harekâtı ve 2019'da Serekani hattında gerçekleştirdiği Barış Pınarı Harekâtı’ndan bu yana bölgede yaşayan yüz binlerce kişi yerinden edildiği tespitinde bulunulan raporda, “Yağma, talan ve el koyma olayları devam ederken, bunlara karşı çıkanlar keyfi gözaltı, alıkonma, işkence ve kötü muamele, kaçırılma tehlikeleriyle karşı karşıya kalmaya devam ediyor” denildi.