MSD ve Halkın İradesi Partisi, bugün Rusya’nın başkenti Moskova’da bir görüşme gerçekleştirdi. MSD Yürütme Komitesi Başkanı İlham Ehmed ile Halkın İradesi Partisi Başkanı Kadri Cemil, Rusya'nın başkenti Moskova'da ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısının ardından Suriye’de siyasi çözüme ilişkin bir müzakere imzalandı. MSD heyeti, Halkın İradesi Partisi ile Suriye’de siyasi çözüme ilişkin bir protokol imzalanmasının ardından Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile görüştü.
Görüşmelere ilişkin bilgi veren MSD Yürütme Komitesi Başkanı İlham Ehmed, "Bugün Halkın İradesi Partisi ile aramızda bir protokol imzalandı. Dışişleri Bakanlığı'nın daveti üzerine Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov ile bir görüşme gerçekleştirdik. Toplantının içeriği Suriye idi. İmzalanan protokolün nasıl hayata geçirileceği ve nasıl bir süreç izleneceği üzerine tartışmalar yürüttük. Yine Suriye'de yaşanan sorunlara ilişkin nasıl bir çözüm gerçekleşeceği ve katılımımızın nasıl olacağını değerlendirdik" diye konuştu.
Rusya Heyeti De Protokole Destek Verdi
MSD heyeti ve Halkın İradesi Partisi arasında imzalanan protokolün önemine dikkat çeken MSD Mısır temsilcisi Sihanok Dibo ise görüşmelere ilişkin şunları belirtti:
"Suriye'de Kürt sorununa uluslararası kanun ve yasalara ile Kürt halkının anayasal haklarına uygun olarak demokratik ve adil çözümler bulunmasının gerekliliğine vurgu yapıldı. Yine teröre karşı DSG'nin üstlendiği role dikkat çekildi. Birlikte yaşamın olduğu en güvenli bölgenin yine DSG'nin hakim olduğu bölgeler olduğu belirtildi.
Suriye'de önemli bir role sahip olan MSD, Suriye anayasa komitesine katılması gerekir. Çünkü Moskova platformu yöneticileri tarafından Suriye'deki muhalefete bir bölüm ayrılmıştı. Bu konu üzerine daha fazla çalışılması için bugünkü toplantı da olumlu oldu. Bu çalışmalar protokolün hayata geçirilmesine yardımcı olacaktır. Rusya heyeti de imzalanan protokole destek verdi."
"Siyasi Sürece Katılım MSD'nin Hakkı"
Görüşmenin detaylarına ilişkin ANHA'ya konuşan MSD Yürütme Konseyi Başkan Yardımcısı Hikmet Hebîb ise, 'Bakanlığın önümüzdeki siyasi sürece Kuzey ve Doğu Suriye temsilcilerinin katılımı için destek olacağını, bu desteğin MSD ya da Özerk Yönetim düzeyinde olabileceğini belirterek Hebîb, Bakanlığın konuyla ilgili BM Suriye Özel Temsilcisi Geir Pederson’un yanı sıra Suriye’ye ilişkin diğer platformlarla diyaloga geçileceğini belirttiğini' söyledi.
Hebîb görüşmeye ilişkin değerlendirmesinde, "Bakanlık, Suriye’de siyasi çözümün, halkların katılımının yanı sıra özellikle de Özerk Yönetim ve MSD’nin katılımı gerçekleşmeden mümkün olmayacağı görüşünde. Görüşmede Lavrov, Suriye’ye ilişkin siyasi sürece katılımın, MSD’nin hakkı olduğunu, Astana ve Cenevre gibi Suriye’ye ilişkin toplantıların, MSD’nin katılmaması durumunda eksik kalacağını söyledi" dedi.
Hebîb görüşmede ayrıca Suriye’deki gelişmeler ve Türkiye'nin devam eden saldırılarının da ele alındığını bilgisini vererek, özellikle de M-4 yolu üzerinde insansız hava araçlarıyla sivillerin hedef alınmasının gündeme getirildiğini ifade etti.
Müzakerenin Maddeleri
MSD ve Halkın İradesi Partisi'nin Suriye’de siyasi çözüme ilişkin imzaladıkları müzakerenin maddeleri şöyle:
"Suriye’de 10’uncu yılına giren mevcut durum krizin temeli olduğunu gösteriyor. Dış müdahaleler krizi derinleştirdiği gibi tüm askeri ve güvenlik politikalarını da anlamsız kılmıştır.
Suriye halkının katledilme, tutuklanma, kaçırılma, zorunlu göçe maruz bırakılma gibi karşılaştığı trajedik durumların yanı sıra ülkenin tüm altyapısını yerle bir eden krize karşı, tüm demokratik ulusal güçler bu trajedi ve yıkımın sona erdirilmesi için harekete geçmelidir. MSD ve Halkın İradesi Partisi, Suriye ve halkının karşılaştığı insani krize karşı tarihi sorumluluğu gereği; ülkede siyasi, ekonomik ve toplumsal değişim için bir araya geldi ve bir müzakere imzaladı. Müzakerenin temel maddeleri şöyle:
1- Yeni Suriye’de, Suriye toprağı ve halkı birdir. Yeni Suriye, demokratiktir ve eşitlik ile toplumsal adaleti barındırır. Yeni Suriye’nin, Kürt, Arap, Süryani, Asuri, Türkmen, Ermeni ve Çeçen halklarıyla başı diktir. Çok renklilik bir zenginliktir ve toplumsal birlikteliği güçlendirmektedir. Ayrıca demokratik anayasası, adem-i merkeziyetçi yönetimin gelişmiş bir formatı olduğu gibi halk iradesini ülkenin her noktasını adilce yerine getirecektir. Ayrıca dışişleri, savunma ve ekonomi gibi temel çalışmalar, ortak bir şekilde yürütülecektir.
2- Siyasi çözüm, Suriye krizinin sona erdirmenin tek yoludur. Aynı zamanda, bir bütün olarak halkın egemenliğine ve halkların diyalog yoluyla kendi kaderlerini tayin etme hakkına dayanan bir çözümdür.
Bu bağlamda, her iki taraf da Cenevre Bildirgesi'nin uygulanması ve MSD dahil muhalefet partilerinin Suriye’nin siyasi reformuna katılımının da yer aldığı 2254 sayılı kararın uygulanmasını desteklemektedir. Bu karar, Suriye’nin egemenliğine kavuşması, Suriye halkına uygulanan tüm yaptırım ve ablukaların sona ermesi, insani yardım üzerinden yapılan siyasetin, işgalin, dış müdahalenin sona ermesi ve tüm yabancı güçlerin Suriye topraklarından çıkarılması dahil Suriye halkının haklarını kurtarmanın yoludur.
3- Suriye'de eşit yurttaşlık ilkesiyle, çok renkliliğe, Suriye'de Kürt sorununa uluslararası kanun ve yasalara ile Kürt halkının anayasal haklarına uygun olarak demokratik ve adil çözümler bulunmasının gerekliliğine vurgu yapılmıştır. Aynı zamanda Suriye'deki bütün bileşenlerin ulusal haklarını, Suriye'nin toprak bütünlüğü ve egemenliğini korumuştur.
4. Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi, ülkenin durumu ile ilgili bir zorunluluk ve sosyal bir gerekliliktir. Ayrıca krizlerin çözümü için yerel bir gerekliliktir. En önemlisi, özerk yönetimin olumlu ve olumsuz tüm tecrübelerinden yararlanılmalı ve halk yönetiminde esas alınmalıdır. Özerk Yönetim, Suriye'nin toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve kamu yönetim sistemini güçlendirmek için ulusal düzeyde ve Suriye halkı arasında uzlaşma çerçevesinde geliştirilmelidir.
5. Ulusal bir yapı olan Suriye ordusu, sadece askeri alan ile ilgilenir ve siyasete karışamaz. Terörle mücadelede ciddi bir rol oynayan ve halen bir arada yaşamı güçlendirmek için çalışan DSG, uzlaşma biçimleri ve mekanizmaları temelinde bu kuruma dahil edilmelidir.
Bu esas üzerine iki taraf, genel siyasi düzeyde ve doğrudan çalışma düzeyinde ilişkilerin ve işbirliğinin güçlendirilmesi konusunda anlaştı. Her iki taraf da MSD'nin siyasi sürece tüm detaylarıyla katılımını sağlamak ve Suriye anayasa komitesine katılmak için ortak çalışma ihtiyacını yineledi."