Deyrezzor’da Arap El-Akidat aşireti reisinin kimliği belirsiz kişiler tarafından öldürülmesinin ardından bölgede yaşayan aşiretlerden bazıları Demokratik Suriye Güçleri’ne (DSG) karşı ayaklanma çağrısı yapmış, bazı beldelerde gösteriler düzenlenmişti.

Rudaw'ın haberine göre, Kuzey Doğu Suriye Demokratik Özerk Yönetimi Eş Başkan Yardımcısı Bedran Çiya Kurd, Deyrezzor’da yaşanan karmaşanın sebebini IŞİD’in bölgedeki uyuyan hücreleri ile Şam yönetimine bağladı.

Çiya Kurd, “IŞİD çetelerinin uyuyan hücreleri bilinçli olarak Arap aşiret liderlerini, ileri gelenlerini, şeyhlerini hedef alıyorlar. Bu da kargaşaya ve hatta siyasi sorunlara dönüştürülüyor. Bölgede yapılan soruşturma da bunu açığa çıkarıyor ki sadece IŞİD değil, Suriye rejimi de aynı amacı güdüyor ve birbirbirlerini destekliyorlar” dedi.

Suriye hükümetinin geçmişte de Deyrezzor, Rakka ve Haseke’de Arapları DSG’ye karşı ayaklandırma girişiminde bulunduğuna dikkat çeken Bedran Çiya Kurd, “Daha Sere Kani savaşı döneminde rejimin kafasında böyle bir plan vardı. Şu ana kadar da bömlge halkı üzerinde bu oyunu oynamaya çalışıyor, birilerini görevlendiriyor, paralar harcıyor. Hatta Şam’dan bazı sorumlular gelip aşiretlerin ileri gelenleri ile görüştü ve onlardan DSG’ye, Özerk Yönetime karşı çıkmalarını istedi” diye konuştu.

Bu süreçte bazı kişileri tutukladıkları ve bu yönlü bir planı deşifre ettikleri bilgisini paylaşan Çiya Kurd, “Tutuklanan kişiler bu planı itiraf etti. Ellerinde belgeler var, kendilerine talimatlar verilmiş. Bu talimatlarda ‘aşiret şeyhlerini öldürün ki halk DSG’ye karşı ayaklansın, bölgede Kürt kalmasın’. Bu bölgede bir iç savaş çıkarma planıdır. Bir Kürt-Araplar çatışması çıkarma planıdır. Biz bu planın çok tehlikeli olduğunu ve istikrarı olan bu bölgeyi de kaosa sürükleme amacı taşıdığını belirtiyoruz” ifadesini kullandı.

Ne Olmuştu?

Geçtiğimiz hafta Deyrezzor kırsalındaki Arap aşiretlerine mensup 3 kişi suikastle öldürülmüş ardından El-Akidat aşireti lideri Şeyh Matşar el-Hafal kimliği belirsiz kişiler tarafından uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybetmişti.

Aşiret şeyhi ve liderlerinin ölümlerine tepki gösteren bölge sakinleri sokağa dökülmüş, Şuheyl, Ziban ve El-Havayc beldelerinde gösteriler düzenlenmişti.

Ardından bazı Arap aşiretleri DSG’den sorumluları bulup cezalandırmasını, aksi halde bölgeyi terk etmelerini isteyen bir açıklama yapmıştı.

Olayların büyümesi üzerine ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri ve DSG yetkilileri durumu sakinleştirmek amacıyla Hecin kasabasında Arap aşireti ileri gelenleri ile bir araya gelmişti.

DSG görüşmede faillerin adalete teslim edilmesi taahhüdünde bulunmuştu.

Aslen Arap olan Demokratik Suriye Meclisi Eşbaşkanı (MSD) Riyad Derar da, Fırat’ın doğusunda önde gelen Arap aşiret şeyhlerine yönelik suikastların arkasında “Suriye rejimi, IŞİD ve Türkiye destekli kabilelerin bulunduğunu” söyledi.

Darar, söz konusu tarafları bölgede etnik temelli çatışma ve savaşlar çıkarmaya çalışmakla suçladı.

Aşiret liderlerinden DSG’ye destek

Diğer yandan, Rakka kentindeki aşiret liderleri geçtiğimiz Cumartesi günü ortak bildiri yayımlayarak DSG’ye desteklerini yineledi.

Suriye hükümeti ve İranlı güçlerin politikalarının kesin bir dille reddedildiğinin altı çizilen bildiride, aşiret reisini silahlı saldırılarda kaybeden Akidat aşiretine destek mesajı verildi.

Bildiride ayrıca DSG’ye, Akidat reisine yapılan saldırıyla ilgili kapsamlı soruşturma başlatma çağrısı yapılırken, Rakka’daki aşiretlerin DSG’ye mutlak anlamda destek verdikleri vurgulandı.