SOHR Direktörü: Afrin’in ardından HTŞ’nin bir sonraki hedefi DSG

SOHR Direktörü Rami Abdurrahman, HTŞ’nin Türkiye’nin arzusu doğrultusunda Afrin’e girdiğini savundu.
19.10.2022, Çar - 08:54
SOHR Direktörü: Afrin’in ardından HTŞ’nin bir sonraki hedefi DSG
Haberi Paylaş

Rûdaw’dan Dilbixwin Dara’nın sorularını yanıtlayan İngiltere merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) Direktörü Rami Abdurrahman, HTŞ ve SMO gruplarının kendi arasında Afrin ve çevresinde yaşanan çatışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

“MİT, HTŞ’den Afrin’e girmesini istedi”

SOHR Direktörü Abdurrahman, “Gözlemevi’nin elinde kesinleşmiş istihbari bilgiler mevcut. HTŞ liderliği ile Türkiye Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) arasında İdlib'de yapılan görüşmede, kendilerinden Afrin’e ve Fırat Kalkanı bölgesine girmeleri, buradaki güvenlik, idari ve ekonomik faaliyetleri kontrol etmeleri istenmiş. Sebep ise Türkiye yanlısı 26 grubun kendi içerisindeki dağınıklığı, uyuşturucunun yaygınlaşması ve güvenlik konusunda yaşanan istikrarsızlık ile iç çatışmaların yaygınlaşması” ifadelerini kullandı.

Abdurrahman, “Diğer bir adımda ise HTŞ’nin Demokratik Suriye Güçleri (DSG) ile Menbic ve Til Rifat'ta çatışma hattına yerleşmesi. Bu sürecin Türkiye ile bir alakasının olmadığı ancak o bölgeleri kontrol etmek isteyen gruplarla ilgili olduğu söyleniyor” dedi.

“26 silahlı grup Türkiye’nin DSG’ye operasyon talebini yerine getiremiyor”

Türkiye’nin HTŞ’yi “terör örgütü” olarak tanıdığını hatırlatan muhabirin bu durumda “neden onlardan Afrin’e girmelerini istesin?” şeklindeki sorusuna SOHR Direktörü, şu yanıtı verdi:

“Evet, terörist olarak sınıflandırılıyor ama Türk kuvvetleri İskenderun üzerinden Suriye'ye girdiğinde HTŞ’nin denetimindeki bölgelerden geçiyor. Türk istihbaratı da HTŞ Nusra liderliği ile haftalık toplantılar yapıyor. Türkler de, Fırat Kalkanı ve Zeytun Dalı bölgelerinde bulunan 26 silahlı grubun, Türkiye’nin Demokratik Suriye Güçleri’ne (DSG) karşı kapsamlı bir operasyon yapma taleplerini yerine getiremeyeceğini ve bu bölgelerdeki güvenliği istendiği gibi sağlayamayacaklarını biliyor. Üstüne üstlük Fırat Kalkanı Harekatı yani El Bab, Cerablus ve bu bölgeye yapılan operasyonun üzerinden altı yıl geçti ancak hala bölgede güvenlik konusunda büyük bir boşluk var, uyuşturucu madde kullanımı ve diğer kötü faaliyetlerin artışı söz konusu. Afrin'in işgalinin üzerinden dört yıldan fazla bir süre geçti ve orada da büyük istikrarsızlıklar, güvenlik boşlukları olduğunu görüyoruz. Sadece geçen ay, Türkiye destekli grupların kontrolü altındaki bölgelerde 100'e yakın tutuklama ve adam kaçırma vakası belgelendi. Yani HTŞ bu bölgeleri Türk destekli gruplardan daha iyi kontrol edebilir. Dolayısıyla HTŞ terör örgütü olmasına rağmen Türkiye bir şekilde habersizce bu grubun Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı bölgelerini ele geçirmesinden faydalandı.”

SOHR direktörü ayrıca, Suriye İnsan Hakları Gözlemevi olarak SMO bünyesindeki gruplar içerisinde IŞİD'li birçok ismi tespit ettiklerini belirtti, “Sadece Hamza Tugayı içinde 49 IŞİD’linin bulunduğuna dair elimizde belgeler ve isim listesi var. Bu kişiler Tedmur’dan ve Hama'nın doğu kırsalından” dedi.

ABD’nin Afrin ve çevresinde yaşanan durum hakkındaki tavrını eleştiren Abdurrahman, “ABD, ‘HTŞ bölgeden çıksın’ şeklindeki açıklamasında samimi ise, biz de diyoruz ki ABD Türkiye’nin ve destekledikleri grupların işgal ettikleri Afrin'i terk etmesi, Afrin’i asıl halkına devretmesi çağrısı yapsın” diye konuştu.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 7039 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:10:03:08