Dolar ve euro gün geçtikçe yükselişini sürdürüyor. Dolar, 6.6658 civarında seyrederek yılın en yüksek seviyesini gördü. Euro ise (TSİ 13.50 sıralarında) 7.29 TL civarında seyir alıyor.
Güne 6,6230 seviyesinden başlayan dolar küresel koronavirüs haberlerinin etkisiyle yukarı yönlü hareket ederek TL karşısında yılın en yüksek seviyesini gördü. Dolar, 6,66 seviyesi ile yılın en yüksek seviyesine ulaştı.
BloombergHT'nin haberine göre küresel çapta merkez bankalarının ve hükümetlerin virüsün ekonomideki tahribatını azaltmak için attığı adımlar kurda geçen hafta 6.38'e kadar gerilemeye neden olsa da burada kalıcılık sağlayamamıştı.
TCMB, koronavirüsün ekonomik ve finansal etkilerine karşı parasal aktarım mekanizmasının güçlendirilmesi için yeni adımlar attı.
İş Yatırım Merkez Bankası’nın ekonomiyi canlandırmak için piyasaları ve özellikle kamu bankalarını destekleyici adımlar atmasının satış dalgasını durdurmasa da hafifleteceğini belirtti.
Fed de finansal piyasaların sorunsuz bir şekilde işlemesine yardımcı olmak amacıyla yabancı merkez bankaları ve uluslararası finans kuruluşları için geçici repo kolaylığı sağlanacağını açıkladı. Bu adımlar kurda dün sınırlı düşüşe neden oldu.
Dolar bu sabah en düşük 6.61'i gördü ardından 6.66 seviyesini aştı. Euro 7.27 - 7.30 bandında dalgalanırken sepet kur 6.96'da seyrediyor. FED'in piyasaya daha fazla dolar pompalayacağı haberi dolar endeksinde sınırlı yükselişe neden oluyor.
Bugün ABD'de Mart ayı özel sektör istihdam verisi takip edilecek, küresel piyasalar koronavirüs salgınına dair gelişmeleri ve hükümetlerin atacağı adımları fiyatlamaya devam edecek.
Ünlü Menkul Değerler TL üzerindeki baskının artarak devam ettiğini belirterek "Gelişmekte olan ülke para birimleri genel olarak dolar karşısında zayıf bir performans sergilerken hafta başındaki negatif ayrışmanın etkilerini hisseden TL ise dolar karşısında 6,60 seviyesinin üzerini test etmeye başladı. Kısa vadeli teknik göstergeler bozulmaya başlarken TL üzerindeki baskının hafiflemesi için kurun 6,55’in altına gerilemesi gerektiğini düşünüyoruz. Aksi bir senaryoda TL’nin destek bulması giderek daha fazla zorlaşacaktır. Kaldı ki küresel olarak resesyonun konuşulduğu bir dönemde reel faiz desteğinden yoksun olması da TL’nin cazibesini azaltan bir faktör olarak öne çıkıyor" değerlendirmesini yaptı.