HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, Sputnik’in de aralarında bulunduğu bir grup gazeteciyle sohbetinde partisinin kongre sürecine ve gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Kongrenin ana teması ‘güçlü demokrasi ittifakı’
23 Şubat’ta gerçekleşecek olan kongrenin ana temasının 3. Büyük Olağan Konferans sonuç bildirisinde de yer alan ‘güçlü demokrasi ittifakı’ olacağını kaydeden Saruhan Oluç, şöyle konuştu:
“Biz artık bu iktidarın değişme zamanının geldiğini düşünüyoruz. Bu hemen yarın olacak diye değil ama öyle bir sürece girildi, iktidar artık yönetemiyor, her tarafından lime lime dökülüyor. Dolayısıyla önümüzdeki dönemi biraz demokratik değişim dönemi diye tarif ediyoruz. Biz de HDP olarak bu sürecin bir önemli parçası, aktörü, burada rol almaya niyetli olan bir parti olduğumuzu böylece deklere ediyoruz. Bu ülkenin demokratik yönetimine talip olduğumuzu da söylemiş oluyoruz. Bu iddiayla önümüzdeki dönem politika yapacağız.”
Demokrasi ittifakı kapsamında Cumhurbaşkanı seçiminde tek aday mümkün mü?
Peki HDP, ‘demokrasi ittifakı’ kapsamında cumhurbaşkanlığı seçiminde ortak adaya nasıl bakar? HDP Grup Başkanvekili Oluç, “Şimdiden çok erken bazı şeyleri konuşmak için ama bizim temel yaklaşımımız şu oldu. Bu kararla birlikte önümüzdeki dönemi yani bu politik zeminde olan herkesle birlikte hareket edebiliriz diyerek, sadece seçimler için değil, seçimlerde dahil olmak üzere, bir süreci tarif etmiş olduk. Diyelim yarın seçim oldu bu çerçevede hareket etmek iyidir diyen herkesle birlikte hareket edebiliriz” dedi.
Kongrede Türkiye Partisi vurgusu yapılacak mı?
Kulislerde kongrede ‘HDP’nin bir Türkiye partisi olduğu’ vurgusunun yapılacağı bu konudaki mesajların da öne çıkacağı konuşuluyor. Bu konudaki sorular üzerine HDP’yi bir bölge partisi haline getirmek için iktidarın çok uğraştığını bunun da yeni olmadığını söyleyen Oluç, şöyle devam etti:
“Bir köşeye sıkıştırıp mümkün olduğu kadar diğer toplumsal, siyasal muhalefetten yalıtmaya çalışıyor. Biz de bunun karşısında çeşitli hamleler yapıyoruz. Tartışıldı da konferansta. Bütün örgütlerimiz, il ilçe örgütlerimiz, yapılarımız, bu konuda hangi kavramı kullanırsanız kullanın Türkiye partisi olmak ya da Türkiye siyaseti yapmak konusunda çok net bir fikir birliği var. Asla bölgeye sıkışmak yani bir Kürdistan coğrafyasına sıkışmak değil tam tersine Türkiye’nin her yerinde örgütlenmek her yerinde Türkiye’nin bütün sorunlarını ele almak, bütün sorunlara çözüm önerileri üretmek gibi bir iddiayla bu kararı da aldık zaten demokrasi ittifakı kararını. Dolayısıyla bu konuda herhangi bir tartışma yok içimizde. Tabi ki bizim seçmenlerimizin çok önemli bir bölümü Kürt seçmenlerdir, hem Kürdistan coğrafyasında hem batıda da öyledir. Tartışmasız ama biz bundan dolayı politikalarımızı ve üslubumuzu, dilimizi, sınırlamadık.”
Eş başkanlar devam edecek mi, iki dönem kuralı esnetilecek mi?
HDP kulislerinde eş başkanlar Pervin Buldan ve Sezai Temelli’nin kongrede yeniden aday olarak bu görevlerine devam edeceği de konuşuluyor. HDP’li Saruhan Oluç ise eş başkanlar konusunun henüz tartışılmadığını vurgularken, bu konuda bir şey söylemenin de erken olduğunu ifade etti.
HDP tüzüğünde “en çok iki dönem üst üste görev alınabilir” hükmü bulunuyor. HDP’de şu anda yönetim organlarında ‘iki dönem görev yapma kuralı’ kapsamına giren ise yaklaşık 40 kişi bulunuyor. Oluç, iki dönem hükmünün kongrede esnetilip esnetilmeyeceği sorusu üzerine de, çeşitli nedenlerle mutlaka olması gerektiği düşünülen iki üç kişi için bu kuralın esnetilebileceğini belirtti. Oluç, “İstisna sıfır da olabilir ama olacaksa da az olur” dedi.
Kongre için Ortadoğu ve Avrupa’ya davetiyeler gönderildi
HDP kongresine yurt içinden ve yurt dışından çok sayıda siyasetçi, sivil toplum örgütü temsilcisi de davet edilecek. Kulislerde, Ahmet Davutoğlu liderliğinde kurulan Gelecek Partisi’nin de davetiye gönderilecekler arasında yer aldığı eski bakanlardan Ali Babacan’ın da partisini kurması halinde davetiye listesinde olacağı ifade ediliyor.
Türkiye içine davetiyelerin gönderilmesine henüz başlanmadığını kaydeden HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, yurt dışı davetlerine ilişkin bilgi verdi. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ne, buradaki bütün siyasi partilere davetiyelerin gittiğini söyleyen Oluç, “Dünyanın çeşitli ülkelerindeki ilişkilerimize çok yaygın bir davet gitti. Avrupa’da içinde olduğumuz kurumlar Avrupa Parlamentosu, Avrupa Konseyi gibi yerlerdeki gruplara gitti. Ayrıca tek tek ülkelerde ilişkimiz olan bütün partilere gitti. Kıbrıs’tan Avrupa’daki bütün ülkelere kadar” dedi.
Ortadoğu’dan da kongrelerine davet ettikleri ülkeler ve örgütler olduğunu vurgulayan Oluç, “Biz geçmişte ağırlıklı olarak Kürt partilerine gönderirdik şimdi onun dışında bütün Ortadoğu partilerine daha yaygın olarak gönderdik. Tabi ki Filistinlilere gitti. Çalışmamız sürüyor. Sanıyorum bu sefer uluslararası alandan katılım diğer kongrelere göre daha güçlü olacak. Zaten simultane çeviri yapacağız, Türkçe, Kürtçe, İngilizce” diye konuştu. “Ortadoğu’da hangi ülkelere davetiye gitti?" sorusu üzerine “Tek tek her yere gönderdik. Irak, Suriye, İran, Lübnan…” diyen Oluç, “Suriye’de davetiye kime gitti?” sorusuna ise, “Orada partiler, sivil toplum kuruluşları da var. Sivil toplum kuruluşlarına da davetiye gönderiyoruz sadece partilere değil” yanıtını verdi.
'Yeni partilerden beklentimiz demokratik hedeflere sahip olmaları'
HDP Grup Başkanvekili Saruhan Oluç, sorular üzerine yeni kurulan partileri de değerlendirdi. Oluç, “Bizim yeni kurulan ya da kurulacak olan partilerden genel olarak beklentimiz şudur. Türkiye’de bu kadar ciddi bir demokrasi krizi, siyasi kriz varken, bu krizin çözümüne ilişkin demokratik bir anlayışa, hedeflere, programa sahip olmalarıdır önemli olan. Böyle olmazsa eleştiririz elbette. Ama böyle olduğu zaman Türkiye’deki demokrasi mücadelesine bir katkı olarak değerlendiririz. Dolayısıyla bizim kriterimiz o, oraya bakıyoruz esas olarak. Yani yeni de kurulsa eski de kurulmuş olsa yaklaşımız bu” diye konuştu.
'Seçimin 2023’e kadar kalmayacağını düşünüyorum'
Her ay bir iki anket gördüklerini HDP olarak baraj sorunlarının olmadığını kaydeden Oluç, Cumhur İttifakı’nı oluşturan AK Parti ve MHP’de genel bir irtifa kaybı olduğunu belirtti. Oluç, erken seçim bekleyip beklemediğine ilişkin soruya ise, “Ben tam tarih veremiyorum seçim için ama 2023’e kadar kalmayacağını düşünüyorum. Meclis’in erken seçim kararı alması demek cumhurbaşkanı seçimiyle ilgili de bir karar alınması demek. Dolayısıyla mesele şimdi çok daha kapsamlı. Milletvekili seçiminde yüzde 50+1 yok ama cumhurbaşkanı seçiminde var. Dolayısıyla milletvekilleri bir biçimde seçilir oranlara göre ama Tayyip Erdoğan seçilemez şu an” dedi.
'Erdoğan parlamenter sisteme dönüşü istemez çünkü…'
İYİ Parti lideri Meral Akşener, parlamenter sistemi dönüşü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisinin isteyeceğini iddia etmişti. HDP’li Oluç, “Size göre Erdoğan parlamenter sisteme dönüşü ister mi?” sorusuna ise, “Şu anda kendilerinin öyle bir noktaya geleceğini doğrusu düşünmüyorum. O büyük bir siyasi kayıp olur. Zaten o geri adımı atarsa hiç seçilme şansı kalmaz. Öyle bir ihtimali doğrusu kendi adıma söyleyeyim, çok ihtimal vermiyorum. Çünkü o büyük bir yenilgi demektir aynı zamanda” yanıtını verdi.