Şırnak’ın Cizre ilçesinde polis kurşunuyla öldürülen 12 yaşındaki Nihat Kazanhan’ın ölümüne ilişkin yerel mahkemenin sanık polise verdiği 13 yıl 4 aylık indirimli cezayı onayan Gaziantep Bölge Mahkemesi, diğer sanık polislere 6’şar aylık verilen (ceza ertelenerek, polislerin yeniden suç işlememesi halinde ortadan kaldırılması) cezanın da usul ve yasaya uygun olduğunu savundu.

Cizre’de 14 Ocak 2015 tarihinde evinin önünde oyun oynarken özel harekat polisi M.N.G.’nin açtığı ateş sonucu hayatını kaybeden 12 yaşındaki Nihat Kazanhan davasında yerel mahkemenin aldığı karar Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 2’nci Ceza Dairesi tarafından onandı. Cizre Ağır Ceza Mahkemesi’nin aldığı kararı olduğu gibi kabul eden bölge mahkemesi, Kazanhan ve tutuklu polis M.N.G.’nin avukatlarının taleplerini ise reddetti.

Ceza Uygunmuş

Mahkeme gerekçeli karar başlığında, Şırnak, Manisa, Diyarbakır, Antalya, Bitlis, İstanbul, Bursa, Ankara ve Aydın barolarının davaya katılmalarına yasal imkanın bulunmadığına hükmederek, baroların istinaf talebini reddetti. Kazanhan'ın avukatlarının eksik soruşturma yapıldığına dair itirazlarını da ret eden mahkeme, sanık polislere verilen cezanın usul ve yasaya uygun olduğunu ifade etti.

Sanık polis M.N.G.'nin avukatının tahliye talebini de ret kararı veren mahkeme, sanık polis H.V.'nin “olası kastla adam öldürmek” suçundan beraat etmesinin de uygun olduğunu belirtti. Mahkeme, davadaki deliller ile işlemlerde herhangi bir eksiklik olmadığı da kaydetti.

‘Tahrik’ İndirimi Yapılmıştı

11 Kasım 2016 tarihinde Cizre Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın son duruşmasında tutuklu özel harekat polisi M.N.G.'ye “kasten adam öldürme” suçundan müebbet hapis cezası verilmiş, daha sonra sanığın suçu “tahrik” altında işlendiğine kanaat getirilerek ceza 16 yıla indirilmişti. Yine sanığın yargılama süresi boyunca olumlu davrandığına kanaat getiren mahkeme heyeti, verilen cezada 1/6 oranında indirime giderek, cezayı 13 yıl 4 aya düşürmüştü. Yerel mahkeme, tutuksuz yargılanan özel harekat polisleri O.Ç., U.I., G.T. ve H.V. hakkında ise “kamu görevlisinin suçu bildirmemesi” suçundan 6’şar ay hapis cezası vermiş, ancak polislerin yeniden suç işlemeyeceğine kanaat getirerek hükmün açıklanmasına (ceza ertelenerek, polislerin yeniden suç işlememesi halinde ortadan kaldırılması) karar vererek ertelemişti.

Dihaber’de yer alan habere göre mahkeme heyeti daha sonra açıkladığı gerekçeli kararında ise “tahrik” gerekçesiyle aldığı ceza indirimini şöyle savunmuştu:

“…maktulun sanığın bulunduğu araçlara ve yoldan geçen güvenlik güçlerine ait araçlara taş atan grubun içerisinde bulunduğu, o gün Cizre ilçesinde bazı milletvekillerinin katıldığı, stres yoğunluğu yüksek gösterilerin olduğu, maktulun bulunduğu grubu yönlendiren ve her an eyleme katılabilecek insanların olabileceği dikkate alındığında, sanığın maktul ve dahil olduğu grubun, bölge şartlarının da getirdiği bir tahriki altında eylemini gerçekleştiği kanaatine varılarak, hakkı ve nispeti oranında haksız tahrikten dolayı indirim yapılması yoluna gidilmiştir.”