Boriska'nın doktor olan annesi, Boriska'nın özel bir çocuk olduğunu bildiğini, doğduktan iki hafta sonra bile hiç destek olmadan kendi kafasını kaldırabildiğini, birkaç ay sonra konuştuğunu, 1,5 yaşına geldiğinde ise okuyup, resim yapıp, boyama yapabildiğini iddia etti.
Anaokuluna giderken, öğretmenleri şaşırılacak derecede iyi hafıza yeteneğiyle beraber, çok iyi yazma ve yabancı dil yeteneği olduğunun farkındaydılar.
The Sun'ın haberine göre, ailesi, ona uzaydan hiç bahsetmemiş olmalarına rağmen, Boriska'nın sık sık Mars, gezegenler ve uzaylılardan bahsettiğini farketti. Ailesi uzaya olan ilgisinin bir süre sonra onun bir numaralı ilgi alanı haline geldiğini söylüyor. Boriska'nın gezegenler sistemi hakkındaki olağanüstü bilgisi, bilim insanları da dahil olmak üzere dünyadaki tüm uzmanları şaşkınlığa çevirdi.
Kısa bir süre sonra Boriska, nükleer bir faciadan etkilenen ve savaştan tahrip olmuş Mars'ta doğduğunu iddia etmeye başladı. Kızıl Gezegen halkının karbondioksit soluduğunu ve yerin altında yaşadığını söyledi.
Marslıların gezegenler arası yolculuk yapabildiğini ve geçmiş hayatında dünyayı askeri pilot olarak ziyaret ettiğini sözlerine ekledi. "Giza'daki Büyük Sfenks açıldığı zaman tüm insanlığın yaşamı değişecek. Tam olarak yerini hatırlamıyorum; kulağın arkasında bir yerlerde açma mekanizması var" dedi.
Boriska, Mars'ta yaşayan "varlıklar" arasındaki nükleer savaş nedeniyle bir felaket yaşandığını ve felaketten koruma kulübelerini inşa eden ve yeni silahlar inşa eden az sayıda varlığın kurtulabildiğini iddia ediyor.