İsrailli Kürt parlamenter Mickey Levy, Kürtler’in bir ulus olduğunu ve devlet sahibi olmaları gerektiğini belirtti.
“Kürtlüğümle gurur duyuyorum” diyen Levy, Kürdistan’ın bağımsızlığı için çalışılması gerektiğini söyledi.
Parlamentoda 19 sandalyesi bulunan Yesh Atid Partisi parlamenteri Mickey Levy; özel hayatı, Kürtler ve Filistin hakkında Rûdaw’ın sorularını yanıtladı.
İsrail’de Yahudi ve Müslümanlar’ın dışında Dürziler de yaşıyor. Onların da sizin gibi devlet kurma hakkı var mı?
Dürziler, 2 bin yıl önce Lübnan’a ve bu bölgeye gelmişler. Kültür, kıyafet ve yaşamları bize yakın ancak Araplar’a daha da yakınlar. Kendileri devlet kurmaktan söz etmiyor. Zaten her ulusun devlet kurmaktan söz etmesi şart değil.
Bunu Kürdistan için de söyleyebilir misiniz? Mademki her ulusun devletleşmesi şart değil, peki niçin Kürdistan devlet olmalı?
Bence bir gün gelecek ve biz Kürdistan’ın bağımsızlığını destekleyeceğiz.
Bir gün derken? Bugüne kadar destek vermemenizin sebebi nedir?
İnsan bölgenin geleceğini kestiremiyor, özellikle de Irak’ta durum iyi değil. Ancak Kürtler’in bir ulus olduğunu ve devletleşmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Bu aynı zamanda partinizin görüşü mü?
Hayır, bu benim görüşüm. Şöyle söyleyeyim size; bugüne kadar parti içinde Kürdistan’ın bağımsızlığından söz etmedik. Bu yüzden de sorunuzun cevabını veremeyeceğim.
Siz gerçekten Kürt müsünüz? Kürdistan’ın hangi bölgesindensiniz?
Evet, Kürt’üm ve Kürt olmaktan gurur duyuyorum. Annem ve babam Kürdistanlı. Cizreli atalarım (Şırnak’ın Cizre ilçesi). Cizre’nin Türkiye sınırında küçük bir köy olduğunu sanıyordum ancak siz büyük bir kent haline geldiğini ve Türkiye’nin bir parçası olduğunu söylüyorsunuz. Bunu bilmiyordum. Annem ve babam İsrail’e gelmişler, ben de Kudüs’te doğmuşum.
Eşiniz de Kürt mi?
Evliyim ve 4 çocuğum var. Eşim Kürt değil. Kürtçem pek iyi değil ancak iyi anlıyorum. Eskiden evde daima Kürtçe konuşurduk ama şimdi pek konuşamıyorum, zamanla unuttum. Kudüs’ün bir mahallesinde büyüdüm ki bu mahalle Kürtler’in yoğun yaşadığı Knesset’e yakındı. Burada kimse İbranice konuşmazdı, herkes Kürtçe konuşurdu. Bu bende özel bir duygu oluşturdu. Eğer Kudüs’te Kürt mahallesini sorarsanız, benim yaşadığım yere götürürler sizi.
Knesset’e neden katıldınız?
Parlamenter olmadan önce orduda çalışıyordum. Bir süre anti-terör birliğindeydim. İlk başta Nablus’ta komutandım, daha sonra 2000-2004 yıllarında da Major General rütbesiyle Kudüs Emniyet Müdürlüğü yaptım. O dönemde benim görev yaptığım bölgede 52 intihar saldırısı oldu; “ikinci İntifada” süreciydi. 12 saldırıyı önleyebildim ancak 40 saldırı gerçekleşti. O saldırılarda 250’den fazla kişi öldü, bini aşkın kişi de yaralandı. 11 bombalı araçtan 4’ünü engelledik.
Bu olaylardan sonra İsrail-Filistin arasında duvar örülmesine karar verdik. Bu şekilde intihar saldırılarını önledik. Artık istihbarat sistemimiz o kadar güçlü ki, saldırı girişimleri İsrail tarafına geçmeden sonuçsuz bırakılıyor.
Kürtlüğünüzle gurur duyduğunuzu söylediniz. Selahaddin Eyyubi, 400 yıl önce Kudüs’ü aldı. Onunla da gurur duyuyor musunuz?
Çok zor bir soru sordunuz. Biz Selahaddin Eyyubi’den çok önce gelmişiz buraya. Eğer arkeolojik belgeleri incelerseniz, Selahaddin’den önce geldiğimizi görürsünüz. Ondan önce geldiğimizi göreceğinize yüzde yüz eminim.
1991’den bu yana Kürdistan Bölgesi Hükümeti var. Sizce Kürdistan’ın bağımsızlığının zamanı gelmiş midir?
Bağımsızlık Kürdistan’ın hakkıdır ve ulaşacağını da umuyorum. Sadece bunu söyleyebilirim.
Peki Kürtler ve Kürdistan için istediklerinizi Filistin için de istiyor musunuz?
Evet. Hem Kürt olduğum için, hem de İsrail’in geleceği için iyi olacağını düşündüğüm için istiyorum. Filistinliler ile barışmak istiyoruz.
Çoğu Kürdistanlı, madem ki İsrail’de o kadar Kürt var neden Kürdistan’ın bağımsızlığı için destek vermiyorlar diye soruyor.
Bence bunu yapmalıyız. Ne zaman ve nasıl olacağını bilmiyorum ama bunun yapılması gerektiğini düşünüyorum. İsrail’de bunu tartışmaya başlanmalıyız. Kürdistan’ın bağımsızlığına tam anlamıyla inanıyorum. Bununbir gün partimin gündemine gelmesini sağlayacağım.
