AKP’nin eski ağır toplarından eski TBMM Başkanı Bülent Arınç, partisinin Cumhur İttifakı içerisindeyken muhafazakâr demokrat kimliğine geri dönebileceği iddiasında bulundu. Arınç bunun formülünün ise kendisinde gizli olduğunu söyledi. Arınç, “Gel bakalım bu mesele nasıl olacak denirse her şeyim hazır gider söylerim” dedi.
Arınç, tutuklu milletvekili Can Atalay hakkında iki kez ihlal kararı veren Anayasa Mahkemesi’ni hedef alan Erdoğan’ın danışmanı Mehmet Uçum’a da tepki gösterdi.
Arınç, Uçum’a yönelik “O milli yargı lafını getiren, kendini bilmez kişiye şunu söylemek istiyorum ki, 30 sene avukatlık yapmış, barodan da 50 yıl plaketini almış bir arkadaşları olarak, Türkiye’de her mahkeme, AİHM hariç milli yargıyı temsil eder. Çünkü gerekçeli kararının başında, ‘Türk milleti adına’ der. Yanlışlıklar çok. Türkiye’de insanları şahsi hürriyetlerinden mahrum etmek, özellikle de Can Atalay özelinde çok yanlıştır. Bunun süratle düzeltilmesi lazım. Bizde milli yargı diye bir şey ortaya çıkartmak, Bekri Mustafa’nın Ayasofya’ya imam olmasıyla aynı şey” ifadelerini kullandı.
Bülent Arınç, Gazete Duvar’dan gazeteci Can Bursalı’nın sorularını yanıtladı. Röportajın bir bölümü şöyle:
“AK Parti’nin Cumhur İttifakı’ndaki birlikteliği sürdüğü müddetçe muhafazakar demokrat kimliğine geri dönmesi mümkün mü?
Geri dönmesi çok mümkün.
Bunun formülü nedir sizce?
Formülü bende gizli.
İlgili yerlere bu formülü sundunuz mu?
Kısmen konuşuyoruz, kısmen de gel bakalım bu mesele nasıl olacak denirse her şeyim hazır gider söylerim. Yeter ki niyetleri olsun.
Bir talepte mi bulunuyorsunuz şu anda?
Kendi adıma bir talepte bulunmuyorum. Ben şunu söylüyorum yani ilgilerine de ilgisizlerine de. Her partinin bir kimliği vardır. Şimdi kimliği olmayan partiler sıkıntı yaşıyor. AK Parti’den ayrılarak kurulmuş partiler var. Seçimlerde ne kadar oy aldıklarını görüyoruz. Hayattalar mı değiller mi çok belli değil. CHP’den ayrılan partiler var. Hayatta mı değil mi hiç belli değil
Karşımızda MHP varken, CHP varken, biz yüzde 58’lerle referandumu kazandık. Bütün bunlara tekrar sahip olmamız lazım. MHP’nin çizgisi milliyetçi bir çizgiyse buna saygı duyarız. Türkiye’nin böyle bir partiye de ihtiyacı var. Ama biz muhafazakar demokratız. AK Parti olarak kendi kimliğimizin içinde yaşamak mecburiyetindeyiz. Biz birilerinden daha fazla milliyetçi, biz birilerinden daha fazla ülkücü, biz birilerinden daha fazla ulusalcı, biz birilerinden daha fazla şucu bucu olamayız. Bizim kimliğimiz belirlenmiş, hala tüzüğümüzde, programımızda bunlar var. Buralarda bir erozyon görüldü, tabii bu içeride yaşadığımız olaylara da bağlı.”
‘O Kendini Bilmez Kişiye Şunu Söylemek İstiyorum’
Arınç, Mehmet Uçum’la ilgili de şunları söyledi:
“O milli yargı lafını getiren, kendini bilmez kişiye şunu söylemek istiyorum ki, 30 sene avukatlık yapmış, barodan da 50 yıl plaketini almış bir arkadaşları olarak, Türkiye’de her mahkeme, AİHM hariç milli yargıyı temsil eder. Çünkü gerekçeli kararının başında, ‘Türk milleti adına’ der. Yanlışlıklar çok. Türkiye’de insanları şahsi hürriyetlerinden mahrum etmek, özellikle de Can Atalay özelinde çok yanlıştır. Bunun süratle düzeltilmesi lazım.
Bizde milli yargı diye bir şey ortaya çıkartmak, Bekri Mustafa’nın Ayasofya’ya imam olmasıyla aynı şey. Ben Başbakan Yardımcısı’yken cemaat vakıflarından da sorumluydum. Azınlıkların bazı gayrimenkullerini Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda iade ettik. Kararlar geldiğinde Başbakan’a sordum. ‘Hakları mı?’ diye sordu. Ben hakları olduğunu söylediğimde ‘Verelim gitsin’ dedi. Şimdi böyle bir insanın Cumhurbaşkanı olduğu bir dönemde onun adına konuşma yetkisi olanlar başka şeyler söyleyebiliyor. Ama inşallah düzelecek.”