Gazeteci Çağdaş Kaplan, 4 Kasım’da tutuklanan HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ’ın milletvekilliğinin düşürülmesini ve Yüksekdağ dahil tutuklu 13 HDP milletvekilinin yargılama sürecini değerlendirdi.

Yüksekdağ’ın vekilliğinin düşürülmesini değerlendiren Kaplan, “Yüksekdağ kararının ardından Demirtaş ve Aydoğan’ın da haklarında hapis cezalarının onaylanması durumunda aynı sürece tabi tutulabileceği belirtiliyor” dedi ve ekledi, “Hapiscezalarının onanması durumunda, Yüksekdağ örneğinde olduğu gibi her iki tutuklu milletvekili de referandum öncesi Meclis dışına mı itilecek?”

Çağdaş Kaplan’ın Gazete Karınca’da yayınlanan, “Yüksekdağ’ın vekilliği düşürüldü, ceza alan diğer HDP’liler için süreç nasıl işleyecek?” başlıklı yazısı şöyle:

HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ hakkında 10 aylık hapis cezasının onaylanıp milletvekilliğinin düşürülmesinin ardından gözler yerel mahkemelerin hapis cezası verdiği partinin tutuklu Eş Genel Başkanı Selahattin Dermirtaş ve tutuklu milletvekili Nursel Aydoğan’ın durumuna çevrildi.

Peki, Yüksekdağ’ın vekilliğinin düşürülmesine giden süreç nasıl işledi, yargılandıkları davalarda ceza alan HDP’li vekillerin durumu ne olacak?

Ne oldu?

Kapatılan Adana 7. Ağır Ceza Mahkemesi, HDP Eş Genel Başkanı ve Van Milletvekili Yüksekdağ’ı, “örgüt propagandası yaptığı” gerekçesiyle 10 ay hapis cezasına çarptırmış, temyiz üzerine de dosyayı ele alan Yargıtay 16. Ceza Dairesi, mahkemenin kararını onamıştı.

Meclis Genel Kurulu’nda da Meclis Başkanvekili Ayşenur Bahçekapılı tarafından söz konusu karar okundu ve Figen Yüksekdağ’ın vekilliği düşürüldü.

Yüksekdağ’ın durumu aynı zamanda bir ilki ifade ediyor.

Daha önce yaşanan benzer durumlarda ceza alan milletvekilleri hakkındaki karar Meclis Genel Kurulu’nda okunmadığı için milletvekillikleri düşmemişti.

510 fezleke, 3 bin 126 yıl ve 18 kez müebbet hapis cezası talebi

Yargılanan diğer HDP’li milletvekillerinin durumu ne?

Dokunulmazlıkların kaldırılmasının ardından haklarında 510 fezleke davaya dönüşen 55 HDP’li milletvekiline toplam 18 müebbet ve 3 bin 126 yıl hapis ceza isteniyor.

HDP Grup Başkanvekili İdris Baluken’in tahliye edilmesinden 22 gün sonra dün (21 Şubat) tekrar tutuklanmasının ardından tutuklu HDP’li milletvekillerinin sayısı tekrar 13’e yükseldi.

510 ayrı fezlekeye konu edilen 645 farklı “suç” kapsamında HDP’liler hakkında toplam 3 bin 126 yıl hapis ve 18 kez müebbet isteniyor.

Fezlekelerdeki gerekçelere göre, istinat edilen suçlamalarla ilgili olarak hakkında en çok hapis istenen isim ise eş genel başkan Selahattin Demirtaş. Demirtaş hakkında toplamda 486 yıl hapis ve 2 müebbet hapis cezası isteniyor.

Demirtaş ve Aydaoğan’a da hapis cezası

Yüksekdağ’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin hemen ardından Demitaş’a Doğubayazıt 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada “Türk milletini, Türkiye Cumhuriyeti devletini ve devletin kurum ve organlarını aşağıladığı” iddiasıyla 5 ay hapis cezası verildi.

Partinin hapis cezası alan bir diğer milletvekili ise Nursel Aydoğan. Aydoğan’a da 2011 yılında katıldığı cenaze töreni, basın açıklaması ve yürüyüşler nedeniyle hakkında Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davada 4 yıl 8 ay 7 gün hapis cezası verildi.

Mahkumiyet kararı veren hakim ve savcılar tutuklu

Bir diğer dikkat çekici husus ise hapis cezası kararlarını veren mahkeme heyetlerinin şu an darbe girişimi soruşturması kapsamında görevden alınan ve tutuklanan hakim ve savcılardan oluşması.

Aydoğan hakkındaki soruşturmayı açan özel yetkili savcı Ahmet Karaca, “MİT TIR’ları” ve “FETÖ” soruşturmasından tutuklu. Yüksekdağ hakkında hapis cezası veren Adana 7’inci Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Zeka Kayalı ile hâkim Müslüm Uzun ve Cumhuriyet Savcısı Ahmet Mithat Temel’in ise 15 Temmuz darbe girişiminin hemen ardından açığa alınarak tutuklandı.

Cezalara onaya İstinaf Mahkemeleri mi karar verecek?

Yüksekdağ kararının ardından Demirtaş ve Aydoğan’ın da haklarında hapis cezalarının onaylanması durumunda aynı sürece tabi tutulabileceği belirtiliyor.

Hapis cezalarına onayı Yargıtay’ın vermesi de gerekmiyor. Çünkü darbe girişiminin ardından yapılan düzenlemeyle 5 yılın altı hapis cezalarında İntinaf Mahkemeleri cezaları onaylayabiliyor.

Üst sınırı 5 yılı geçmeyen dosyalar artık doğrudan istinafa gidiyor ve istinaf mahkemelerinin devreye girmesinin ardından verdiği kararlara bakıldığında cezaları çok kısa bir sürede onayladığı görülüyor.

Demirtaş ve Aydoğan’ın da cezaları 5 yılın altında olduğu için bu cezaları inceleyecek mahkemelerin istinaflar olabileceği düşünülüyor.

Demirtaş ve Aydoğan’ın cezalarının isnitaflarda onaylanıp tıpkı Yüksekdağ’ın durumunda olduğu gibi kararın Meclis Genel Kurulu’nda okunması durumunda referandum öncesinde iktidarın iki milletvekilini daha Meclis’in dışına itilebileceği belirtiliyor.