HÜDA PAR lideri BBC'ye konuştu: 'Türk solunun devrim fantezilerine on binlerce Kürt genci kurban edildi'

Yapıcıoğlu, parlamenter isteme dönüşe yeşil ışık yaktı, Anayasa'nın ilk dört maddesinin değiştirilemez oluşunu eleştirdi, "Biz Cumhuriyet'e karşı değiliz" dedi
27.05.2025, Sal - 09:53
HÜDA PAR lideri BBC'ye konuştu: 'Türk solunun devrim fantezilerine on binlerce Kürt genci kurban edildi'
Haberi Paylaş

Hür Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Zekeriya Yapıcıoğlu, yeni süreçle ilgili BBC Türkçe'nin sorularını yanıtladı.

Yeni süreç tartışmaları, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin 22 Ekim'de, PKK lideri Abdullah Öcalan'ın Meclis'te PKK'nin lağvedildiğini açıklamasını önermesiyle başlamıştı.

Öcalan 27 Şubat'ta PKK'ya silahsızlanma çağrısı yapmıştı. Örgüt de 12 Mayıs'ta silah bırakma ve kendisini feshetme kararı aldı.

Yapıcıoğlu, yeni sürecin arka planında Öcalan ile Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) arasında uzun süren görüşmeler olduğunu iddia etti.

Bu sürecin başarı şansının öncekilere göre daha yüksek olduğunu savunan Yapıcıoğlu, kendilerinin de süreci desteklediğini söyledi.

PKK'nin silah bırakma açıklamasını da olumlu bulduklarını söyleyen Yapıcıoğlu, bununla birlikte "Yapılan açıklamalar ideolojik olarak halen bir bağnazlık ve saplantı içerisinde olduklarını da ortaya koyuyor" dedi.

Adalet ve Kalkınma Partililerle (AKP) sürece dair görüştüklerini söyleyen Yapıcıoğlu, "Bu süreci asıl yürütenler detaylarıyla oturup konuşmuşlar, planlarını yapmışlar gibi bir görüntü var" diye konuştu.

HÜDA PAR lideri, Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi'nden (DEM Parti) kendilerine görüşme talebi gelmediğini belirtti.

Kürt Sorunu'nun silahsızlanma ile tamamen çözülmüş olmayacağı görüşünü savunan Yapıcıoğlu, yeni anayasanın önemli bir ihtiyaç olduğunu belirtti.

Anayasanın ilk üç maddesinin değiştirilemeyeceğine dair dördüncü maddeye yönelik eleştirilerini sürdüren Yapıcıoğlu, bu maddeyi savunanları "Kenanistken, 'Biz Kemalistiz' demeyin" sözleriyle eleştirdi.

Yapıcıoğlu, parlamenter sisteme dönüşün tartışılabileceğini de söyledi.

'Bu süreci asıl yürütenler detaylarıyla oturup konuşmuşlar gibi bir görüntü var'

HÜDA PAR, 2023'teki Cumhurbaşkanlığı Seçimi'nde Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'a destek verdi.

Genel seçimde ise HÜDA PAR'dan 4 aday AKP listelerinden milletvekili seçildi.

Seçim döneminde parti, Hizbullah örgütüyle ilişkisi olduğu iddiaları üzerinden gündeme geldi. Parti yetkilileri iddiaları reddetti.

Türkiye'nin farklı kentlerinde örgütlenmesi olmakla birlikte HÜDA PAR'ın asıl etkili kentler, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde.

Ankara'nın Pursaklar ilçesindeki partinin yeni genel merkezinde BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Yapıcıoğlu, yeni süreci olumlu bulduklarını söylüyor.

"AK Parti ile görüştük, görüşüyoruz, bundan sonra da görüşeceğiz. MHP ile doğrudan bir temasımız olmadı " diyen Yapıcıoğlu, sürece dair görüşlerini şöyle aktarıyor:

"Bu süreç aslında Abdullah Öcalan ile MİT arasında uzun bir süre görüşmelerle yürüdü. İmralı'ya gidip Öcalan ile görüşüp gelen heyet üyeleri dahi bazı ayrıntılara henüz vakıf değiller.

"AK Parti içerisinde de sınırlı sayıda kişinin bu konunun detaylarını bildiğini düşünüyorum. Yaptığımız görüşmelerden benim yaptığım çıkarım bu. Bu süreci asıl yürütenler detaylarıyla oturup konuşmuşlar, planlarını yapmışlar gibi bir görüntü var."

'Bu sürecin başarı şansı daha yüksek'

Yapıcıoğlu bu süreçte başarı şansının geçmiş çözüm süreçlerine kıyasla daha fazla savunuyor.

Bunu da temel olarak üç nedene bağlıyor:

"Bir kere uluslararası konjonktür daha uygun. Önceki süreçte sürecin önünde ciddi bir direnç ortaya koyan CHP ve MHP o pozisyonda değiller. Bir de o dönemde süreci zehirleyecek ya da sekteye uğratacak, devletin içerisindeki bazı derin yapılar eski güçlerinde değiller."

Yapıcıoğlu, MHP lideri Devlet Bahçeli'nin "Meclis'te Komisyon kurulması" önerisini de olumlu bulduklarını söylüyor.

'DEM Parti'den görüşme talebi gelmedi'

DEM Parti, sürecinden başından bu yana çeşitli siyasi partilerle görüşüyor.

Sorduğumuz soru üzerine Yapıcıoğlu, kendilerine böyle bir görüşme talebi gelmediğini söyledi.

Talep olursa nasıl yaklaşacağına dair ise "Şimdiye kadar kimseyi kapımızdan kovmadık" dedi.

HÜDA PAR yetkilileri, tedavi sürecindeyken eski TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder için hastane ziyaretinde bulundu, Önder'in hayatını kaybetmesi sonrası da Meclis'teki taziye programlarına katıldı.

Yapıcıoğlu, kurumsal ziyaret dışında DEM Partililer ile diyaloglarının olduğunu aktarıyor:

"Farklı zamanlarda bazı yetkililerle karşılaştığımızda bazen sorunları konuşuyoruz. Mesela 6 Şubat depreminin yıldönümünde Hatay'daydım. DEM Parti Eş Başkanlarından Tülay Hanım (Hatimoğulları) da biliyorsunuz Hataylı.

"Dönüşte uçakta beraber yan yana oturduk. Şahıslarla oturup konuştuğumuzda bir sıkıntı yok. Fakat kurumsal olarak muhtemelen bir sıkıntı var."

'Türk solunun devrim fantezilerine on binlerce Kürt genci kurban edildi'

PKK, 12 Mayıs'ta yaptığı açıklamayla silahlı mücadeleyi sonlandırdığını açıkladı.

Örgütün bu açıklamasını sorduğumuz Yapıcıoğlu, bunu olumlu bulduklarını belirtip ekliyor: "Bu pratiğe dökülür mü? Bunu göreceğiz, izliyoruz."

Yapıcıoğlu PKK yetkililerinin açıklamaları üzerinden şu yorumu da ekliyor:

"Tabii o yapılan açıklamalar ideolojik olarak halen bir bağnazlık ve saplantı içerisinde olduklarını da ortaya koyuyor. Marjinal Türk sorunun devrim fantezilerine on binlerce Kürt genci kurban edildi. Şimdi yapılan fesih açıklamasından yine belki gençlerin benzer bir hayalin peşinden koşturularak enerjilerinin tüketileceği gibi bir sonuç çıkarmak da mümkün."

Bu görüşü metinde sosyalizme yapılan atıflar nedeniyle mi dile getirdiğini sorduğumuzda "Evet" diyen Yapıcıoğlu, bunun uzun bir tartışma olduğunu belirtmekle birlikte şunları söylüyor:

"1998 yılında reel sosyalizm çöktü, bilimsel sosyalizm mükemmel bir sistemdi, biz onu uygulacağız diyen Abdullah Öcalan daha sonra bu sefer bilimsel sosyalizmi de aştı. Bu sefer demokratik sosyalizm dediler. Biz onların demokrasiden ne kastettiklerini biliyoruz. İdelojik olarak durdukları yerde oldukları gibi duruyorlar. O risk var. İdeolojik altyapılarını da gözden uzak tutmamak ve temkinli olmak lazım."

Yeni anayasa vurgusu

Yapıcıoğlu, Kürt Sorunu'nun şiddetten ibaret olmadığını ve silahsızlanma olsa bile bunun sorunun çözümü anlamına gelmeyeceği kanısında.

Kürt Sorunu'na dair kabaca tariflerini sorduğumuzda şu cevabı veriyor Yapıcıoğlu:

"Kürt Sorunu, bin yılı aşkın bir süredir olan ama Osmanlı'nın son dönemlerinde ve Cumhuriyet'in özellikle ilk yıllarında, tek parti döneminde çok ciddi bir şekilde zedelenen, hukuku oluşturulmadığı için tahakkuk edemeyen kardeşlik sorunudur. Biz bunu yeniden tesis edebiliriz."

"Kardeşliğin edebiyatı çok yapıldı. Sadece edebiyat yapmakla olmuyor. Mutlaka bunun hukuki bir zemininde olması gerekiyor. Nedir bu? Kanun önünde tam bir eşitliktir" diyen Yapıcıoğlu, bu konuda yeni anayasa ihtiyacına vurgu yapıyor.

Yapıcıoğlu, "Mesela eğitimle ilgili, mesela dille ilgili bazı adımların atılması gerekir diyoruz. Mesela vatandaşlık tanımıyla ilgili bunun farklı bir şekilde tarif edilmesi gerektiğini söylüyoruz" diye konuşuyor.

HÜDA PAR lideri, yeni anayasa tartışmalarıyla ilgili olaraksa, mevcut parlamentonun temsil açısından güçlü konumda olduğunu da savunuyor:

"28. dönem parlamentosu halkın yüzde 97-98'inin temsiliyetini sağlıyor. Şu anda Meclis'te 16 parti var. Oyu barajı aşmaya yetmeyen partilerin de ittifaklar içinde yer alarak Meclis'e girmesi dolayısıyla çok yüksek bir temsil bir temsil yetkisine sahip bir meclis aritmetiği var önümüzde.

"Elbette o Meclis'te bu partilerin hiçbirisinin yüzde yüz kendi istediği şekilde bir anayasayı diğerlerine kabul ettirme ihtimali yok. Öyleyse bir uzlaşı kültürüyle siyasi partilerin bir araya gelerek herkesin kendi talebini söylemesi ve buluşulacak ortak noktayı araması gerekir."

Dördüncü madde eleştirisi

HÜDA PAR, daha önce anayasanın dördüncü maddesine yönelik eleştirilerde bulunmuştu.

Bu eleştirilere sadece muhalefetten değil iktidara yakın çevrelerden de tepkiler gelmişti.

Anayasanın dördüncü maddesi; ilk üç maddeki hükümlerin değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez olduğunu belirtiyor.

Yapıcıoğlu bu konudaki görüşünü sürdürüyor:

"Şimdi siz eğer anayasanın şurasına burasına dokunulmaz diye bir madde koyarsanız, onu donuklaştırırsanız. Bu, gelecek nesillerin iradesine ipotek koymaktır. Bunun lamı cimi yok."

HÜDA PAR lideri, kendilerinin Cumhuriyet'e karşı olmadığını söylüyor:

"Hayır, biz Cumhuriyet'e karşı değiliz, biz saltanat yanlısı değiliz. Hatta biz şunu söylüyoruz... 1924 Anayasası'nda devletin şeklinin Cumhuriyet olduğuna dair değiştirilemez diye bir madde var. Bunun dışında değiştirilemez madde yok. Onu koruyalım, buyurun. Yine bir madde koyalım diyelim ki 'devletin idare şekli Cumhuriyettir', bunu hiç kimse değiştirmesin."

"Kenanistken, 'Biz Kemalistiz' demeyin"

Anayasa'nın dördüncü maddesinin 1982 Anayasası'na ait olduğunu belirten Yapıcıoğlu, "Hani Kenan Evren faşist bir darbeciydi? Hani 1982 Anayasası bir darbe anayasasıydı?" diyor ve şunları ekliyor:

"Bunun en temel, en belirgin ruhu burada değil mi? Kemalistseniz Kemalist olun ama samimi olun. Kenanistken, 'Biz Kemalistiz' demeyin."

Parlamenter sisteme dönüş için "tartışılabilir" yorumu

Yapıcıoğlu, günümüzde parlamenter sisteme dönüşün tartışılabileceğini, bunun da yolunun yeni anayasadan geçtiğini savunuyor.

"Aslında anayasa hukukunda tartışılan veya ortaya konan şey şudur; başkanlık sistemi daha keskin kuvvetler ayrılığıdır. (....) (Bugünkü sistemde) Parlamento, yasa yapma yetkisini veya denetim yapma yeterince kullanıyor mu? Pek çok kişi bundan şikayet ediyor. Bu nedenle bu sistemin yeniden gözden geçirilmesi lazım" diyor Yapıcıoğlu.

HÜDA PAR, 2017'deki anayasa referandumunda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ne geçişi savunmuştu.

Yapıcıoğlu, o günkü tartışmalara da değinerek şunları söylüyor:

"Anayasa değişikliğinden önce de aynı cümleleri ben kurdum; hiçbir sistem bizi ne uçur, ne de batırır.

"Muhalefet çok uzun bir süredir 'illa parlamenter sisteme dönelim' diyor. Parlamenter sisteme de dönüş olabilir, bu dünyanın sonu değil. Bu bir iman, akide meselesi değil, siyasi bir mesele."

Yapıcıoğlu bu tartışmanın yolunun da yeni anayasa sürecinden geçtiğini söylüyor:

"Ben hükümetin yerinde olsam, 'madem çok istiyorsunuz buyurun, haydi gelin bir oturalım' (derim). Nasıl bir parlamenter sistem? Ya da şu mevcut sistemin aksi yönleri nedir? Bunu nasıl tamir edebiliriz? Bunu da bu anayasa değişikliğiyle ilgili masa etrafında konuşmamız gerekiyor."

 

 

Bu haber toplam: 3847 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:10:00:08