Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili İmam Taşçıer ve Kürdistan Demokrat Partisi Bakur (PDK-Bakur) Genel Başkanı Sertaç Bucak, Rûdaw’ın Kayyumla ilgili sorularını yanıtladı.

HDP’li Taşçıer, “Belediyelere kayyum atanması yasalara aykırıdır, Devletin belirlediği yasalara herkesin saygı göstermesi lazım aynı zamanda bu yasalarla ülke yönetilmelidir. Ancak söz konusu Kürtler olunca bu yasalar değişiyor ve uygulanmıyor. Türkiye’deki kentlere ayrı Kürdistan’daki kentler ayrı yasalar var. Belediyelere kayyumun atanması da bu çerçevede değerlendirilebilir” dedi.

Diyarbakır Büyük Şehir Belediye Başkanı’nın görevine başlamadan önce kayyum için ön hazırlık yapıldığını söyleyen Taşçıer, “31 Mart’ta seçim yapıldı, ertesi günün sabahı yani 1 Nisan’da Diyarbakır Valisi, belediye başkanını kayyumla işten uzaklaştırmak için Türkiye İçişleri Bakanlığına başvuruda bulunuyor. Böyle bir adım atılırken o sürede daha belediye başkanı görevine başlamamıştı. Bir veya iki yıl başkanlık ettikten sonra böyle bir karar alınmış olsaydı ya da hakkında soruşturma açılsaydı olurdu. Ancak kanun dışı şeyler oldukça buna benzer durumlar devam edecektir” diye konuştu.

Kürdistan Demokrat Partisi Bakur (PDK-Bakur) Genel Başkanı Sertaç Bucak ise, “Biz seçim kampanyaları sırasında devamlı kayyumların milletimizin iradesini temsil etmediğini vurguladık. 31 Mart günü yapılan seçimle daha önce atanan kayyumları göndermeyi hayal ediyorduk. Seçimlerde Adnan Selçuk Mızraklı vatandaşların yüzde 63 oyunu alarak seçildi. Vatandaşlarımızın iradesi ve oyu ile seçimi kazandı. Fakat tekrar kayyum atadılar. İleride yapılacak her oylamada vatandaşların yüzde 70’i Kürt partilerine oy verecektir” ifadelerini kullandı.

Kürt partilerinin kayyuma karşı durduklarını ve el birliğiyle reddettiklerini belirten Bucak şöyle devam etti:

“Bütün Kürt siyasi partiler bu konudaki tutumlarını ortaya koyarak kayyuma karşı olduklarını açık bir şekilde ifade etmiştir. Kürtler arasındaki bu birliği de önemli buluyorum, hepimizin birlikte kayyum kararına tepkimizi dile getirmemiz gerekiyor. İstanbul, Ankara, Antalya ve Adana gibi kentlerden de Kürtlere destek gelmesini umuyoruz. Biliyorsunuz ki bu bölgelerde Kürtlerin desteğiyle Millet ittifakının adayları seçimi önde tamamladılar. Şunu da unutmamak lazım bugün bize karşı biz adım atılıyorsa yarın obur gün İstanbul ve Ankara’da da hemen aynı durum yaşanabilir.”