KKP Genel Başkanı Sinan Çiftyürek tarafından okunan ortak açıklamada, “Halkın iradesi ile seçilen üç büyükşehir belediye başkanlarının, İçişleri Bakanlığı’nın gösterdiği gerekçeyle görevden alınıp, bu şekilde yerlerine kayyım atamasını halkın iradesine yapılan bir gasp, hukuka ve demokrasiye yapılmış bir darbe olarak görüyoruz” denildi.
DBP’li belediyelere atanan kayyumların anımsatıldığı açıklamada, “2016’dan başlayarak, iki dönemdir başa gelen belediye başkanlarını ekseriyetle, tutarlı hiçbir hukuki gerekçeye dayanmadan görevden alınmaları, yerlerine kayyımların atanmaları, toplumu sivil ve meşru siyasetten, demokrasiden uzaklaştırma çabasıdır. AKP hükümetinin iktidar olduğu günden beri sürekli üzerine vurguladığı halkın iradesinin üstünlüğünü, demokrasi ve adaletin güçlenmesi gerektiği söylemlerini kayyım süreci pratiğiyle kendi ile çeliştiği ve kendi hukukunu çiğnediğini göstermiştir” ifadelerine yer verildi.
'Kayyum Kararları Türkiye Demokrasisine ve Halkımızın İradesine Vurulmuş Bir Darbedir'
AK Parti hükümetinin belediyelere kayyum atanmasıyla demokrasiden uzaklaştığına işaret edilen açıklamanın devamında şöyle denildi: “AKP iktidarı ortaya koyduğu bu tutum ile demokrasiden umudunu kestiğini göstermiştir. Öyle görünüyor ki Türkiye’de demokrasinin güçlenmesi istenmemektedir. Biz Kürdistani parti ve oluşumlar olarak; bu tür anti-demokratik ve siyasi kararları kınadığımızı ve tanımadığımızı deklare ediyoruz. Bu kayyım kararları Türkiye demokrasisine ve halkımızın iradesine vurulmuş bir darbedir. Bu sadece HDP’nin, Kürdistani seçim ittifakının ve Kürt halkının sorunu değildir; tüm Türkiye halklarının, tüm demokrasi güçlerinin ortak sorunudur. Bu tutuma karşı suskun kalmak, onaylamaktır. Bizler; uluslararası kamuoyunu, AB Komisyonunu, Avrupa Konseyi Yerel Yönetimler Komitesi’ni ve BM’yi bu anti-demokratik kayyım kararına karşı net tavır almaya çağırıyoruz.”