Gerilla alanlarında PKK’nin 36’ıncı kuruluş yıl dönümü kutlamaları sürüyor.
ANF’de yer alan habere göre düzenlenen askeri bir törende konuşan PKK Yürütme Komitesi Üyesi ve Halk Savunma Güçleri (HPG) Ana Karargah Komutanı Murat Karayılan, Kürd sorunun çözümü için bir an önce müzakerelerin başlaması ve tarafların karşılıklı adım atması gerektiğini söyledi.
“Sürecin devamlılığı konusunda sadece bir tarafın adım atmasını isterseniz bu gerçekleşmez” diyen Karayılan, son dönemlerde Kürd siyasetçilere dönük artan tutuklama operasyonlarına ilişkin de, “Eğer bu operasyonlar durmazsa mecburen biz de tutuklamalara başlayacağız” uyarısında bulundu. PKK’nin 37’inci yılında en güçlü dönemini yaşadığını belirten PKK Yürütme Komitesi Üyesi Murat Karayılan, “37’inci PKK yılı büyük bir özgürlük ve zafere yürüyüş yılı olacaktır. Şimdiye kadar gösterilen direniş bu gerçekliği ispat etmiştir” dedi.
Karayılan, PKK’nin Kürdler ve Ortadoğu halkları açısından önemine, Kuzey Kürdistan’da gelişen sürece ve AKP hükümetinin Kürd sorununa yaklaşımına ilişkin önemli vurgularda bulundu.
PKK’nin 37’inci yılına her dönemdekinden daha güçlü girmekte olduğunu da söyleyen Karayılan, “Hiç kimse bu hakikati görmezden gelmemelidir. Son dönemde geliştirilen mücadele ve Ortadoğu’da yaşanan gelişmelerin yarattığı konjonktürel durum bu gerçekliği daha net gözler önüne sermektedir. Hiç şüphesiz bu hareketin militanları sürecin gerektirdiği çerçevede mücadele yürütürse, 37’inci PKK yılı büyük bir özgürlük ve zafere yürüyüş yılı olacaktır. Şimdiye kadar gösterilen direniş bu gerçekliği ispat etmiştir” dedi.
“Eğer Davutoğlu sözlerinde samimiyse, o zaman kendisi de her açıdan ateşkesi yaşamsallaştırmalıdır” diyen Karayılan şunları kayedetti:
“Devlet bunu yerine getirirse, bizim de yetine getirmemiz önünde hiçbir engel olmaz. Ama bir yandan savaş hazırlığı anlamına gelen yeni askeri üs inşaları ve baraj yapımları sürerken, diğer yandan da gençlerin canına kıyarsa ve siyasi soykırım operasyonlarıyla onlarca Kürd gencini tutuklarsa, o zaman tek taraflı olarak bu sürecin yürümeyeceğini de herkes bilmelidir.
Sürecin devamlılığı konusunda sadece bir tarafın adım atmasını isterseniz bu gerçekleşmez. Süreç karşılıklı adımlarla işlemelidir. Baraj ve karakolların yapımı devam ettikçe halkımızın tepkileri de sürecektir. Polisin sokaklardaki baskıları ve katliamları oldukça halkımızın da serhildanları olacaktır. Gözaltı ve tutuklamalar devam ettikçe halkımızın tepkileri de olacaktır. Bundan sonra eğer onlar tutuklamaları durdurmazlarsa, karşılığında biz de mecburen tutuklamalar yapmak durumunda kalırız. Eğer bu tür olayların yaşanması istenmiyorsa, o zaman bu türden, sürecin ruhuna aykırı davranışlardan bir an önce vazgeçmelidirler.”