İYİ Parti Genel Başkanvekili Müsavat Dervişoğlu \'\'Anadilde eğitim talebi mazur görülemez\" dedi. AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş da Mardin\'den \"anadil ana sütü gibi helal\" açıklamasında bulundu.
PAK Genel Başkanı Mustafa Özçelik, İndependent Türkçe\'den Abdulhekim Günaydın\'ın bu konudaki sorularını yanıtladı.
Mustafa Özçelik: \'\'Kürtçe\'ye \'bilinmeyen dil\' demek bir vahamettir
98 yıllık Türkiye Cumhuriyeti Devleti pratiği, ‘Kürt yok, dilleri yok, dolayısıyla sorunları da yoktur’ paradigması üzerinde inşa edildi. İnkar ve asimilasyon birlikte yürütüldü. MHP, İyi Parti gibi partiler hala da bu inkar, asimilasyon siyasetinin katıksız savunucuları durumundadırlar. Ama bugün, bu siyaset artık her yerinden derz almaya başlıyor.
Müsavat Dervişoğlu, Kürt diline ve Kürtçe eğitime dair hiçbir adımın atılmaması yönünde bir tutum takınırken, Numan Kurtulmuş, Kürt dilininin ‘ana sütü gibi helal ve herkesin hakkı’ olduğunu söylüyor. Elbette ki Kurtulmuş ve Dervişoğlu’nu aynı kefede değerlendiremeyiz.
AK Parti iktidarı, uygulamaya koyduğu TRT-KURDİ, Seçmeli Kürtçe Ders ve üniversitelerde Kürt Dili ve Kültürü Bölümleriyle, aslında 98 yıllık inkar siyasetine bir derz vurdu. Ama bu 3 uygulamanın geniş kitlelere mal olması için milli eğitim ve basın-yayın kapsamında kadro, imkan ve teknik alt yapı anlamında gerekli adımlar atılmadı. Bu 3 uygulama bugüne kadar da hiçbir yasal, anayasal güvenceye dayanmamaktadırlar. Kürt dili hala da Anayasa ve tüm yasalarda yasaklı dildir.
En önemlisi de ‘ana sütü gibi helal’ olan ‘Allahın yarattığı’ Kürt dili , bugün hala da TBMM tutanaklarına ‘bilinmeyen dil’ olarak geçmektedir. Bu uygulama kelimenin tam anlamıyla bir vahamettir. Kürt dilinin varlığını reddetmeyen Sayın Cumhurbaşkanı, Sayın Meclis Başkanı, TBMM’deki Kürt milletvekilleri, partiler, milletvekilleri, Kürt diline yapılan bu hakareti , bu vicdansızlık ve zulmü nasıl kabul edebiliyorlar, göz yumabiliyorlar? Kürtçeye ‘bilinmeyen dil’ demek, Kürtleri yok saymak değil midir?
‘Ana sütü gibi helal’ olan Kürt dilinin varlığını, bu dili öğrenmeyi ve bu dille eğitim hakkını tartışma konusu yapmak bile, bizce bir insanlık suçudur.
Bugün Kürt kimliğinin tanınması, Kürtçe ana dille eğitim hakkı ve Kürtçenin resmi dil olarak kabul edilmesi, bu 3 adımın yasal ve anayasal güvencelere kavuşturulması; insan hakları, özgürlük, demokrasi , eşitlik ve adaletin hem en temel kilidi ve turnusoludur, hem de bu değerlerin yaşam bulmalarında en temel güvencelerinin başında gelir.
Mustafa Özçelik
PAK Genel Başkanı\'\'