Tuncer Bakırhan: Süreç uzarsa boşluk oluşur

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Diyarbakır’da düzenlenen “Çözüm Süreci: Aktörler ve Dinamikler” programında yaptığı konuşmada, “Bu süreç uzarsa emin olun birçok şey araya kavuşabilir. Süreç uzarsa boşluk oluşur. Bu boşlukların da nasıl kimler tarafından doldurulduğunu en başta Diyarbakır biliyor” dedi.
30.04.2025, Çar - 22:07
Tuncer Bakırhan: Süreç uzarsa boşluk oluşur
Haberi Paylaş

Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü Derneği (DİSA), Friedrich-Ebert-Stiftung Derneği Türkiye Temsilciliği’nin desteğiyle Diyarbakır’da bir otelde ‘Çözüm Süreci: Aktörler ve Dinamikler’ başlıklı bir yuvarlak masa toplantısı düzenledi. Toplantıya Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi ve ilçe eşbaşkanları, Sivil Toplum Kuruluşları (STK) temsilcileri, akademisyenler ve çok sayıda davetli katıldı.

Toplantı öncesinden basına konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ise sürece dair değerlendirmelerde bulundu.

‘Süreç sadece DEM Parti’nin süreci değil, Amed’in sürecidir’

Süreci Diyarbakır’da konuşmanın önemine dikkat çeken Bakırhan, “Türkiye’de Kürt meselesini konuşmak Türkiye’nin demokratikleşmesini konuşmak elbette önemlidir ama bunu Amed’de konuşmak başka bir önemlidir, çok değerlidir. Yıllardır meselenin çözümünde bu ve benzeri süreçlerde genelde siyasetler Amed’den mesajlarını veriyorlardı. Biz de bugün tabi o düzeyde olur mu ama kendi partimizin süreçle ilgili düşüncelerini sizlerle enine boyuna açıkça tartışacağız. Açık olacağız. Bizim bildiğimiz her şeyi Amed bugün bu salonda çok kıymetli kurum temsilcileri de duyacaklar. Çünkü bu süreç sadece DEM Parti’nin süreci değil, Amed’in sürecidir. Yıllardır kent olarak Kürt meselesinin çözülmeyişinden dolayı en büyük bedeli, en büyük çabayı veren bir kenttir. Dolayısıyla burayı önemsiyoruz, sizleri önemsiyoruz” ifadelerini kullandı.

Sürecin önemine vurgu yapan Bakırhan, “En başta söyledik bu süreci önemsiyoruz. Önemli bir süreçtir, içini doldurabilirsek sürece uygun birlikte adımlar atabilir, taleplerimizi düşüncelerimizi ortaklaştırabilirsek eminim Amed’de önümüzdeki aylarda belki de yakın zamanlarda bu meselenin başka aktörleriyle belki bir araya gelme imkanlarımız doğabilir” diye belirtti.

‘En büyük gözlemci Türkiye halklarıdır’

Barış iradesinin artık Ankara çözümü ile buluşmasının önemli olduğunu kaydeden Bakırhan, şunları aktardı: “Ankara Amed’in bu sürece ilişkin barış taleplerini düşüncelerini önemsemeli. Siz de bilirsiniz 4 saatlik İmralı ziyaretinde de net bir şekilde ortaya çıkan bir şey vardı. Sayın Öcalan’ın kendisi Türkiye çözümü diyordu bu çok önemli. Türkiye çözümü derken çıktığımızda birçok sorular da bizlere sorulmuştu. Gözlemci ülke var mı 3’üncü göz var mı, bu sürecin hakemi kimdir, yarın öbür gün bu süreç aksarsa hakem rolünde kim gerçekleri kamuoyu ile paylaşacak? Sayın Öcalan’ın dediği şeyi tekrar ediyorum. ‘En büyük gözlemci Türkiye halklarıdır, en büyük 3’üncü göz Türkiye’de yaşayan 85 milyondur.’ Türkiye’de çözüm isteyen bir aktör haklı olarak da Türkiye halklarını en başa koyması kıymetli ve değerlidir.”

‘Kürtler Türkiye için bir barış imkanıdır’

Kürtlerin artık Türkiye için bir tehdit olmadığını ifadene eden Bakırhan: “Türkiye artık Kürtlerden, Kürtlerin talep ve istemlerinden bence artık korkmamalıdır. Nasıl biz Türkiye çözümünü istiyorsak emin olun Qamişlo da Şam ile bir çözüm süreci arıyor. Qamişlo’da Şam’la Suriye barışını arıyor. Bunlar çok kıymetlidir. Kürtler artık Türkiye için bir tehdit değil, tehdit olarak düşünenler varsa bunu artık çıkarmalıdır. Kürtler Türkiye için bir barış imkanıdır. Sadece Türkiye’de değil, Ortadoğu’da güçlü ekonomisi ve demokrasisiyle örnek model olabilecek bir imkana artık sahip olabilir. İlişkiler demokratik ve barışçıl bir zeminde büyürse Türkiye büyür, Türkiye demokrasisi büyür. Türkiye’nin 100 yıl önceki ret ve inkar politikalarının devamı aslında bir biçimiyle Türkiye’yi kendi içerisine kendi sorunlarıyla uğraşmaya hapseder. Bu da 85 milyonun kaybına olur. Onun için biz Türkiye çözümü önemsiyoruz.”

“Kürt zeminin çatlak var” tartışmalarına açıklık getiren Bakırhan: “Son dönemde çok farklı tartışmalar var. Kürt zeminin de bir çatlak yok. Bir farklılık, bir ayrılık yok. Kürt partileri ve kurumları örgütlü zeminleri hep birlikte Türkiye çözümünü önemsiyor. Sayın Öcalan’ın Barış ve Demokratik Toplum Çağrısının yanındadır ve başarıya ulaşması için de elinden gelen bütün çabayı net bir şekilde ortaya koyuyor. DEM Parti olarak Kürtler ve Türkiyeli emekçiler olarak hiçbir yerde ve hiçbir zaman Türkiye’nin ihlafına olan, Türk ve Kürtlerin aleyhine olan bir zeminde bulunmayız.”

Geçen süreç içerisinde çok kayıpları verdiklerini söyleyen Bakırhan, şunları aktardı: “22 Ekim ve 27 Şubat çağrısını umut verici olarak değerlendirdik olumlu görüyoruz ama sadece bununla kalmamalı, bu sürecin başarıya ulaşması için herkes üzerine düşen sorumluluğu ve yapılması gerekenleri yerine getirmek durumundadır. Ortak bir akılla yüzyıllık bu meseleyi çözebileceğimize inanıyoruz. Bu konuda inancımız tamdır. Sayın Öcalan ile İmralı’da yaptığımız görüşmelerden çıktığımızda da aynı şeyi söyledik. Sayın Öcalan da umutludur inanıyor, bu yüzyıllık meselenin demokratik bir zeminde diyalogla müzakereyle çözülebileceğini paylaştı.”

‘Süreç uzarsa boşluk oluşur’

Sürecin uzamamı gerektiğine vurgu yapan Bakırhan: “Bütün süreç uzarsa boşluk oluşur ve bu boşlukların da nasıl, kimler tarafından doldurulduğunu en başta Diyarbakır biliyor, Amed halkı biliyor. Dünya deneyimlerinde de böyledir. Artık bu kadar samimiye karşısında bu kadar sade bu kadar her şeye aleni açık bir şekilde Türkiye halklarıyla dinamikleriyle paylaşan yürüyen bu sürecin artık uzamaması gerektiğini düşünüyoruz. Ben buraya indim. Havadan 5-6 tane savaş jetinin sesini bile duymak insanı ne kadar rahatsız ediyor. Umarım önümüzdeki günlerde artık o jet sesleri yerine barış sesleri, barış türküleri Amed’den duyarız. Cesur ve kararlı adımların atılması lazım. Tek taraflı beklentilerden, söylemlerden tek taraflı emir kipleriyle konuşmalardan vazgeçmek gerekiyor. Bir kenara bırakmak gerekiyor. Bir samimiyet ve inanç var, kararlılık var. Burada yapacağımız tartışmalarda da muhtemelen buna benzer bir düşüncenin ortaya çıkacağını düşünüyorum” dedi.

Bu haber toplam: 3335 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:23:45:32