Kızılcahamam’da basından bir grup Ankara temsilcisi ile kahvaltıda bir araya gelen Başbakan Yardımcısı Emrullah İşler önemli
açıklamalar yaptı.
30 MART SONRASI : Karar mekanizmasından bunlara tamamen el çektirildi. Bundan sonra alta doğru da elbette inilecek. “Bunları inlerinden bulup çıkaracağız” tabirini kulandı Sayın Başbakanımız. Bunların üzerine gidilecek tabii ki ve bu mücadeleyi sürdürebilmemiz için de 30 Mart seçimleri çok önem ifade ediyor. Seçimlerde miletimiz eğer bize güçlü bir destek verirse Türkiye’nin beka sorunu olarak gördüğümüz meseleyi halledeceğiz inşallah. Bu mücadeleyi tek başımıza aslanlar gibi yürüteceğiz.
OLAĞANÜSTÜ OLAYLAR YAŞANABİLİR : 30 Mart Türkiye’nin bir kader seçimi haline geldi. Özellikle de bu paralel yapı için bir ölüm meselesi haline geldi. Bu yapı eğer 30 Mart’ta beklediği sonucu alamazsa kendisinin yok olacağını biliyor. Bunun için 30 Mart’a kadar ellerinden gelen her şeyi ortaya koyacaklar. Önce dediler ki “15 Mart’ı bekleyin”. Bekledik, bir şey görmedik. Şimdi “25 Mart” diyorlar. Bekliyoruz. 30 Mart’a kadar bu iş bitecek mesajını veriyorlar. Yani ben şu ortamda Türkiye de de bir takım olağanüstü hallerin olmasını, olayların yaşanmasını bekliyorum doğrusu. Çünkü bunlar ellerinden ne geliyorsa bunu yapacaklar. Seçimde yenileceklerini anladılar.
OKULLARA YAPILAN RUTİN TEFTİŞ : (İşler, Milli Eğitim müfettişlerinin özel okullarda ‘sorgu odası’ kurduğu iddialarını yanıtlarken) Paralel yapı mensupları kapı kapı dolaşıyorlar. Kimi yakalarlarsa “AK Parti’ye oy vermeyin, kime verirseniz verin” diyorlar. Bu bir siyasi propaganda değil mi? Bunu bir de öğrencilere yapıyorsunuz. Küçücük çocuklara siyasi propaganda kabul edilebilir bir şey mi? Şikâyetler üzerine Bakanlık teftiş yapıyor. Rutin bir uygulamadır.
5-6 PUAN ETKİLEYEBİLİR : Biz önceki seçimde 38 küsur almıştık. Buna en az 8-10 puan ilave edeceğimizi düşünüyorum. Yani 45-50 puan arasında bir oy alacağımızı düşünüyorum. Son günlerde yaşanabilecek olaylarla bizim oyumuzun 5-6 puan daha artabileceğini düşünüyorum.
TÜRK OKULUNDA TÜRKÇE ÖĞRETİLMİYOR: Yurtdışındaki okullarda Türkçe filan öğretilmiyor. Birkaç zeki çocuğa türkü, şarkı... Orada da istismar var. Öğretim dili Ingilizce. Bu bir taşeronluk değil mi? İngiliz, Fransız kültürü okutuluyor adı ‘Türk okulu’. Bu okullarda yetişip de Türkçe bilenlerin sayısı yüzde 1 ya var ya yok.
CEMAAT ÖRGÜT OLDU : Belki de cemaat şu. Cemaat artık bu cemaat şeyinden bir örgüt yapısına dönüşme kararını verdi. Bunu kim verdi bilemiyorum ama bir geniş şeyi var belki. Bizim Türk milleti böyle bir cemaat – örgüt yapıyı kaldıramaz. 76 milyondan özür dilemeliler. Bundan 4 ay önce müthiş bir cemaat algısı vardı. Şimdi bakıyorsun o algının yerle bir olduğunu, paramparça olduğunu görüyorsun. Cemaat bir yerde kendi ipini çekti.
SOKAK OLAYLARI OYLARIMIZI ARTTIRIR: Bundan sonra yapılacak her sokak olayı Gezi olaylarının başarısız ve kötü bir kopyası olacak. Bundan sonra ne yapsalar AK Parti’nin oylarını arttıracağını düşünüyorum.
KILIÇDAROĞLU YOLCU: 30 Mart’tan sonra bir Abbas yolcu olacak. Ben o Abbas’ın kesinlikle Kılıçdaroğlu olacağını düşünüyorum.
‘BAŞBAKAN DA NETİCEDE İNSAN’
(Başbakan, Berkin Elvan için “Allah rahmet eylesin” diyemez miydi, sorusu üzerine) Sokak olaylarında, özellikle Gezi olayları sayın Başbakanımızı doğrudan hedef alan olaylardı. Hak etmediği şekilde, diktatör gibi karalamalarla karşı karşıya kalması Sayın Başbakanımızı çok üzen olaylar. Ben o gün televizyonda ailesine başsağlığı diledim. Giden canlar geri gelmiyor, yeni canların gitmemesi için biz çalışıyoruz. Sayın Başbakan’ın da yegane gayesi bu. Elinden gelen gayreti gösteriyor ama Başbakan’ın yerine kendimizi koyalım, empati yapalım. 11-12 yıldır gece gündüz bu kadar çalışan insan bir teşekkürden mahrum kalıyor. Bazı çevreler tarafından her gün sövülüyor. Neticede o da bir insan.