IŞİD kitle katliamcısıyla röportaj

Alman ‘die Welt’ gazetesi 10.
11.07.2014, Cum - 08:22
 IŞİD kitle katliamcısıyla röportaj
Haberi Paylaş
Alman ‘die Welt’ gazetesi 10.07.2014 tarihinde gazeteci Von Vanessa Schlesier’ın bir IŞİD celladıyla yapmış olduğu röportajı yayınladı. Röportaj İstanbul’da gerçekleşiyor. Röportajı veren ise dokuz ay boyunca Suriye’de, özellikle Rojava da ve Irak’ta savaşmış ve daha sonra terör örgütü IŞİD’den ayrılıp ve Türkiye’de yaşamakta bıkıp yeniden IŞİD’e dönmeyi düşünen Ebu Ahmet kod adlı bir cellat.

Ebu Ahmed el Idlebi ilk defa bir insan öldürdüğünde derin bir memnunluk hissetti. Yavaşça kurbanının boğazını kesiyor. Bunu yaşamayı hakketmeyen biri için en doğru ceza olduğunu düşünüyor. Adam bir kız öğrenciye tecavüz ediyor. Sokağın ortasında, Suriye’nin Halep kentinde bir barışçıl gösteri sırasında. Daha sonra bıçağı vücuduna saplayıp kan kaybetmesini bekliyor. Ebu Ahmet kendisini bir intikamcı olarak gördüğünü söylüyor.

Ölünün resmini çekmiş. Bir insan öldürdüğünde her zaman böyle çekiyormuş. Çizilmiş olan akıllı telefonuna yüz üzerinde resim kaydetmiş. \'iki yüz eksik\' diye açıklıyor. Abu Ahmet İstanbul merkezinde bulunan bir kafeteryaya sarkık omuzlarla giriyor. Arka avluda kocaman bir bahçe ve insanların rahatlıkla saklana bilineceği çok sayıda köşe bulunuyor. Aracıyla tokalaşırken röportaj yapacak kadın gazeteciye ise kafa sallayarak selam veriyor. Yabancı kadınlarla temas \'haram\' ve tabudur. Ebu Ahmed gerçek adı değil. Şimdi kendisi de öldürülmekten korkuyor. IŞİD terör örgütün bir parçasıydı. Ortadoğu\'da bir İslam devleti kurmak isteyen ve şu an her gün haberlere manşet olan, Irak\'ta bir çok kenti ele geçiren ve zehirli gaz fabrikasını işgal eden bir terör örgütüdür,IŞİD. Zalim çetelerin içerinde en zalimidir. Ve tanrı adına cellatlık yapan Ebu Ahmet, Idlib bölgesinin IŞİD emirinin damadı ve terör örgütün yapısı gereği bir prens.
Diğer terör örgütleri ona gevşek geliyorlardı

Ebu Ahmet El Kaide\'ye yakın duran iki değişik İslam gruplarında yer almıştı. Bu örgütler ona gevşek geliyorlardı. Geçen senenin Eylül ayında IŞİD emrinde bir katil olmaya başladı. \'İslami toplum benim idealim\' diyor. Yasa olarak şeriat. Ahlaksız davranışlardan, sıgara, içkiden ve kadınlardan uzak. \'IŞİD üyeleri temiz ve örnek olabilecek şekilde davranıyorlar. Ne yaptıklarına inanıyorlar. Dürüst ve ciddi. ‘diye açıklıyor. Çilek tadındaki sigarasında derin bir nefes çekiyor. ‘Kötü huyum. İyi değil.\'
Eski yol arkadaşları, Cephe el Nusra İslamcıları kendisini IŞİD\'e karşı uyardılar. \'kafanı kesereler.\' İçte \'ne olacaksa o olsun\' diye düşündü.

El Nusra artık onun için yeterlice tutarlı değildi. \'Şeriat yasasını halka da değil sadece rejimin askerlerine uygulamaları beni rahatsız ediyordu\'.

IŞİD\'in daha radikal ve zengin olduğunu duymuştu. ‘Sözde her evlenen savaşçı düğün hediyesi olarak on bin dolar hediye alıyor. Bir çoğu BMW X5 sürüyormuş\'. Bir El Nusra Emiri ona bir tavsiye mektubu yazıp kendisine veriyor.

Şeriat yasasının ilk eğitim gününde IŞİD\'e katılmasıyla sigarasını teslim eden Ebu Ahmed nöbeti devr almak için başka birinden yalvarıyor. ‘Ona yalvardım, bak sen sigara içmiyorsun nöbeti bana bırak.\' Umutsuz bir bakış atıyor. Bir işe yaramdı. Ve böylece dokuz aylık bir süre IŞİD\'de başlamış oldu. Başta IŞİD savaşçıları onu korkuttuğunu söylüyor. Peygamber gibi gözlerini karaya boyuyorlardı. Eylül 2013 yılında katılımında hemen sonra acemilikten ustalığa terfi olduğunu söyledi. Suudi Arabistan\'da büyüdüğü için şeriat kanunlarına aşınaydı.

\'tecavüzcülerin kellesini kesmek işimdi.\'
Batı dünyasını şu an korku ve vahşete bırakan örgütü kavrayabilmek için Ebu Ahmed ile sohbet etmek bulunmaz bir olanak. Sohbet beş saat sürdü. Onu daha önceden tanıyan bir aracı görüp selam vermesiyle sohbet sonlanmış oldu. Polise ihbar edilmekten korktu.

Ebu Ahmed\'in doğruları mı anlatıyor yoksa hikaye mi uyduruyor bunu kestirmek kolay olmuyor her zaman. Bazı şeyler vardır ki soruşturması imkansız. Kaç kişiyi öldürdüğü örneğin. Ama topuğuna bağlamak mümkün, iz bırakmıştır. Ancak yerler hakkındaki ayrıntılar ve IŞİD\'de kaldığı sürece anlattıkları olaylar kanıtlıyor. Eski yol arkadaşlarından, düşmanlarından ve tabi ki Alman gizli servisinden.

Batının IŞİD hakkında belki de çoktan bildiği bir şey vardır: her yeni katılımcı baştan bir şeriat eğitiminden geçmeli. İnanç olunca \'sıfırdan başlıyor\' diyor Ebu Ahmed. \'Allahtan başka tanrı yoktur, ve Muhammed onun peygamberi\'. Üç hafta boyunca nasıl dua edeceklerini, nasıl oruç tutacaklarını ve bir insanın kafasını nasıl doğru keseceklerini öğreniyorlar. \'Kurallar vardır. Suçlunun suçu işlediğine şahitlik yapacak birinin hazır olması gerekir\' diyor Ebu Ahmed. Tecavüzcülerin kellerini kesmiş, bu onun işiymiş. Hırsızların ellerini kesemiyormuş.

IŞİD acımasız değil, diyor. \'Sadece cezalandırıyorlar\'. Yaklaşık bir aya kadar cezalandıranlardandı. Şimdi kendisi IŞİD tarafından cezalandırılmasından korkuyor. Deyim yerindeyse ıssızdır.
Ebu Ahmed öldürmeyi öğrenmek zorunda değildi

Şeriat eğitiminden hemen sonra yeni katılımlar silah eğitimi görüyor diyor Ebu Ahmed. \'AK 47, çeşitli ağır makineli silahlar ve uçak savar\'. Bu eğitime ihtiyacı yoktu. Ebu Ahmed Süriye devriminin ilk gününde nasıl öldüreceğini biliyordu. Afrin de Kürtlere karşı savaşmıştı. IŞİD emirleri cepheleri bölümlere bölüyorlar. \'B1, B2 vs. her şey çok iyi örgütlenmiş.\' Kısa bir süre sonra kendi köyü olan Idlib\'e başka bir birliğe katılıyor. Kendisiyle 32 savaşçı bulunuyordu burada. Boşnaklı, Afganlı, Alman, Fransız. Bu süre zarfında 19 kilo verdi. Her sabah namazdan bir saat önce spor yapıyorlar.
Ebu Ahmed \'Aziz bölgesinde sadece Almanlar için bir grub var. Orada yüzlerce Alman savaşçı var\' diyor. İstihbarat servisleri bu dedikoduyu biliyor. Bu kampın varlığı belgelerle ispatlanmış değil. Kesin olan IŞİD saflarında 70\'ın üzerinde ülke vatandaşın savaşıyor olmasıdır, bir çok Avrupalı da. \'Bazıları\' diyor Ebu Ahmed \'sadece bir ay kalıyor. Gidip tekrar geliyor. Her şey çok iyi örgütlenmiş\'.
Yabancılar İstanbul ve Ankara da hotellerde karşılanıyor. Her şeylerine el konuluyor. Cep telefonu, laptop bilgisayarları. Türkiye tarafından olan iyi ilişki aracılığıyla sınırda kaçak geçişler sağlanıyor. Orada el konulan eşyalar yeniden sahibine veriliyor. Bir çok savaşçı eşlerini de getiriyorlar. \'Bir Alman kadınına aşık oldum, gözleri senin şalın gibi maviydi\' diyor Ebu Ahmed. \'Çok güzeldi\'.
IŞİD kocaman bir ağa sahib

Birçok yabancıdan dolayı IŞİD kocaman bir ağa sahip olduğunu söylüyor Ebu Ahmed. IŞİD\'e ait bir üstte planlanan ilam devletin haritasını görmüş. Suriye’den Irak\'a uzanıyor. Bir kâğıt parçası istemiş ve haritayı bu kâğıt üzerine yendin çizmiş. Tıpkı bir bumerang şeklindeymiş. \'El Kaide\'nin ağından daha güçlü bir cihat ağı hazırlığı içindeler\' diye ekliyor Ebu Ahmed.

IŞİD kendisini Suriye’nin ortasında bulunan Hama çevresindeki iki büyük ve Irak sınırında bulunan 150 üzerinde küçük petrol kuyularındaki petrolden finanse ediyor. Petrol temel gelir kaynaklarını oluşturuyor. \'Günde 13.000 varil üretiyorlar ve varilini 20 dolara satıyorlar\'

Bir kaç gün önce Irak ordusunun eline örgütün finans kaynakların bilgilerinin yüklü olduğu USB flash bellekleri ele geçiyor. Irak istihbarat servisinden bir ajan İngiliz \'Guardian\' gazetesine konuşuyor ve Musul saldırısında önce örgütün \'875 milyon dolar nakit paraya\' sahib olduğunu söylüyor. Yapılan petrol satışları ve Irak\'taki kent işgallerinde ele geçirdiği paralarla, IŞİD’in en az 1.5 milyar dolar sermayeye sahip bir örgüt olduğu söyleniyor.
Hayatı kan izi çiziyor

Korkunç hikayelerini ayrıntılarla anlatıyor. Gözleri insanı bırakmıyor. Kaşları altında fırlayan gözler soğuk ve pür dikkat bakıyor. Kararsız. Hayatındaki kırmızı ip kan izidir. Nisan 2011 yılında Suriye’deki iç savaşa katıldığı günden bu yana dört değişik grupta savaşmış. Tarafları değiştirdi, düşmana sığındı. Bir daha ve bir daha. En sonda IŞİD\'den kaçtı. Aniden IŞİD\'in istedikleri her şeyi istemediğini anladı.

Sigara içmek, kadın ve içki içmek istiyor. Savaşmakta ve yaralanmakta bıktığını söylüyor. Bunun için korkuyor. Bunun için burada. Ama Türkiye\'den de bıkmış. Yeniden IŞİD\'e döneceğini söylüyor. Ama belki bu defa yanlış olanıyla şakalaştı. Katletmekle, öldürmekle hiç bir sorunu yok. Yüzler onu takip etmiyor, rüyalarında bile diyor Ebu Ahmed. \'Sizin başka bir yasanız var. benimkinde hak var.\'
Çeviren: Hasan Kiki


Nerina Azad
Bu haber toplam: 9520 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:23:20:01