Ancak mevcut ve eski ABD yetkilileri, bu mücadelenin Washington\'ın terörle mücadele kurumları için kendine has bir sorun teşkil ettiğini, bunun da örgütün uluslararası destek ağının geniş olması ve IŞİD\'in ele geçirdiği topraklar üzerinde devlet gibi işlemesinden kaynaklandığını söyledi.
Bu nedenle Obama yönetimi, IŞİD\'in uluslararası finans sistemine girişini önlemek ve emtia ihracı, haraç ve rehinelerle gelirini artırmasını kısıtlamak için askeri, diplomatik ve finansal bir strateji üzerinde çalışıyor.
\"TÜRKİYE, KATAR ve KUVEYT GİBİ ÜLKELERLE İŞBİRLİĞİ ÇOK ÖNEMLİ\"
ABD ve Avrupalı yetkililer, geliştirdikleri stratejinin, IŞİD\'in savaş makinasına para akışını durdurmasının, büyük oranda Türkiye, Katar ve Kuveyt gibi Ortadoğu\'daki müttefiklerinin işbirliğine bağlı olduğunu belirtti.
ABD\'li yetkililer, Türkiye, Katar ve Kuveyt\'i geçmişte IŞİD\'in fonlara erişimini engelleyecek adımları atma konusunda \"gevşek\" davranmakla suçluyor. Ancak söz konusu hükümetler bu suçlamayı kabul etmiyor.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry bu hafta ABD\'nin liderliğindeki IŞİD\'e karşı finansal mücadelede desteklerinin gerektiğini anlatmak için bu hafta Ürdün ve Suudi Arabistan liderleriyle bir araya gelecek.
Kerry, bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde pazartesi günü yaptığı konuşmada, \"Bazıları için bu, çok gereken insani yardım çabalarına katkı anlamına gelecek. Bazıları için de, IŞİD\'in fonlamasının belirlenmesi, takip edilmesi ve durdurulmasına yardımcı olmak ve yabancı militanların örgüte katılımını önlemek anlamına geliyor\" dedi.
ABD Hazine Bakanlığı\'nın terörle mücadele ofisi, 11 Eylül 2001\'den bu yana Washington\'ın ulusal güvenlik hiyerarşisinde üst sıralara yükseldi. ABD Hazinesi itibarını 11 Eylül öncesi ve sonrasında Afganistan ve Pakistan\'daki El-Kaide liderlerine finansman sağlayan uluslararası yardım dernekleri ve sivil toplum kuruluşlarının para yardımlarını durdurması üzerine inşa etti.
ABD Hazinesi ayrıca ABD\'nin İran, Kuzey Kore ve Rusya\'nın finans kaynaklarını zayıflatmak için uygulanan geniş kapsamlı yaptırım rejimine öncülük etti.
ÇİFT KATMANLI STRATEJİ GEREKİYOR
ABD\'li yetkililere göre, IŞİD\'le yüzleşmeye hazırlanan ABD Hazinesi ve ABD kurumlarının, bir yandan terör örgütünün gizli finansman kaynaklarını engellerken, diğer taraftan IŞİD\'in devlet gibi idare ettiği hazinesini zayıflatacak hibrid bir stratejiye ihtiyacı olacak.
Obama ve George W. Bush yönetiminden yetkililer, Somali\'deki El Şabab, Mali\'deki Boko Haram ve Yemen\'deki El-Kaide gibi toprak kontrolünü ele geçiren radikal örgütlerle mücadele deneyimi var. Ancak adı geçen örgütlerin hiçbiri, Irak ve Suriye\'de birçok yeri ele geçirmiş IŞİD kadar toprak ve kaynağa sahip olmadı.
ABD\'li yetkililere göre, IŞİD\'in fonlarının ana kaynağı, petrol ve rafine petrol satışları. Yetkililer, terör örgütünün işleri ve haraçlardan günde milyonlarca dolar kazandığını düşünüyor.
IŞİD ve milislerin Suriye\'deki Rekka ve Deir Ezzour\'taki 5-6 petrol ve doğalgaz yatakları ve Suriye ve Irak\'ın batısındaki rafinerilerin kontrolünü ele geçirdiği tahmin ediliyor.
IŞİD\'İN ANA GELİR KAYNAĞI; PETROL SATIŞLARI
IŞİD, alıcılara gelişmiş kaçakçılık ve satış ağlarıyla petrol ve dizel yakıt satıyor. ABD\'li yetkililer, Suriye hükümeti, Suriyeli işadamları ve Türk traderların da alıcılar arasında olduğuna inanıyor.
ABD\'nin eski ve şu ankli yetkilileri, IŞİD\'in petrol satışlarını durdurmanın Türkiye\'nin Suriye sınırında ve
Federal Kürdistan Bölgesel Hükümeti\'nin denetimindeki yerlerde daha sıkı kontrol gerektireceğini söylüyor. Bölgesel hükümetler işbirliği yaparsa, terör örgütünün petrol altyapısını takip etmek çok da zor olmamalı.
Yaptırımlar konusunda Kongre\'ye danışmanlık yapan Washington\'daki düşünce kuruluşu Demokrasileri Savunma Vakfı\'ndan Emanuel Ottolenghi, \"Petrol satışları, şirket ve traderların, izlenebilen ve belgelerin bırakıldığı petrol yatakları ve rafinerilerde faaliyet göstermesini gerektiriyor. Kilit, Türkiye\'nin oyuna dahil olması olacak\" değerlendirmesinde bulundu.
ABD ve Avrupa Birliği de IŞİD\'in deniz aşırı ülkelerden aldığı fon desteğini kesme çabalarını ikiye katlıyor.
Öte yandan nakit girişi, IŞİD için artık örgütün toprak kazanımlarından öncesindeki kadar önemli değil. Ancak ABD\'li yetkililer yine de yabancı fonların IŞİD\'in finansmanı ve adam toplaması için önemli olduğunu düşünüyor.
ABD, Avrupa ve birçok Arap devleti, özellikle Katar ve Kuveyt\'in El Kaide bağlantılı El Nusra Cephesi ve IŞİD\'in de aralarında olduğu Suriye\'deki radikal örgütlerin finansmanında oynadıkları rolü bir hayli eleştiriyor.
ABD Hazinesi son aylarda bir dizi Katarlı ve Kuveytli vatandaş ve sivil toplum kuruluşlarına, söz konusu örgütlere silah ve para yardımı yapmalarından ötürü yaptırım uyguladı. Ancak yetkililer, yardım kuruluşları, İslam örgütleri ve sosyal medya sitelerinin, militanlara gidecek şekilde para toplamasını önleme konusunda yeterli adım atmadı.
BUSH\'UN EL-KAİDE STRATEJİSİ TARTIŞILIYOR
Kıdemli bir Avrupalı yetkili, Katar\'a ilişkin, \"Geçmişteki sorun, onlar bizim düşmanımız olan örgütleri finanse etmiş olmaları\" dedi.
Hem Kıveyt, hem de Katar hükümeti, IŞİD\'e para yardımı yaptıkları suçlamalarını reddetti. Katar\'ın IŞİD de dahil olmak üzere hiçbir radikal örgütü, hiçbir şekilde desteklemediğini ileri süren Katar Dışişleri bakanı Halid El Attiya geçtiğimiz ay, \"Onların görüşü, şiddet metodları ve planlarını reddediyoruz\" dedi.
Irak\'ta çalışmış eski ABD yetkilileri, IŞİD\'i yok edecek tek stratejinin, askeri güç ve finansal savaşı birleştirmek olduğunu söyledi.
Yetkililer, Bush döneminde IŞİD\'in atası olan El-Kaide\'nin Irak\'ta yapılanmasına karşı başlattığı mücadeleyi, bugünkü operasyonlar için model olarak gösterdi. Pentagon, 2007\'den itibaren bir yandan El-Kaide\'yi Irak\'ın batısında ele geçirdiği topraklardan geri püskürtmek için Sünni aşiretlerle işbirliği yaparken, eşzamanlı olarak örgütün Türkiye ve Federal Kürdistan üzerinden geçen petrol kaçakçılığı faaliyetlerini kontrol altında tuttu.
Bush döneminde ABD Hazinesi ve Beyaz Sarayı\'nda önemli görevlerde bulunmuş olan Juan Zarate, \"Para akışını kesmeye yönelik hamlelerin, onların aktivitelerini fiziki olarak da aksatmaktan geçiyor\" dedi.