Silikon Vadisi, artık askeri gücün en sadık destekçisi olmaya aday: Trump'ın yeni gözdesi, nedir bu Palantir?

Silikon Vadisi, artık askeri gücün en sadık destekçisi olmaya aday: Teknoloji devleri sosyal adalet söylemlerini terk ederek “Batı medeniyeti” adına savaşı ve gözetimi savunur hale geliyor...
24.06.2025, Sal - 11:20
Silikon Vadisi, artık askeri gücün en sadık destekçisi olmaya aday: Trump'ın yeni gözdesi, nedir bu Palantir?
Haberi Paylaş

Yıllarca “ilerici” kimliğiyle öne çıkan Silikon Vadisi, artık askeri gücün en sadık destekçisi olmaya aday. Jacobin dergisinde Meagan Day imzasıyla yayımlanan kapsamlı analizde, Palantir gibi dev veri şirketlerinin ABD ordusuna entegre olmasıyla, teknoloji devlerinin sosyal adalet söylemlerini terk ederek “Batı medeniyeti” adına savaşı ve gözetimi savunur hale geldiği vurgulanıyor.

Savaşın teknolojik mimarı

2000’li yılların başında Peter Thiel ve Alex Karp tarafından kurulan Palantir, uzun süre Silikon Vadisi’nin “istenmeyen çocuğu” olarak görüldü. Ancak 11 Eylül sonrası dönemde ABD’nin küresel askeri üstünlüğünü teknolojik araçlarla desteklemeyi görev edinen şirket, bugün Trump yönetiminin gözdesi konumunda. Ordudan istihbarata, göçmen takibinden savaş alanı algoritmalarına kadar pek çok alanda faaliyet gösteren Palantir, yakın zamanda 174 milyon dolarlık yeni bir sözleşmeyle savaş alanı istihbarat sistemlerini kamyonlara entegre etmek üzere görevlendirildi.

Palantır'in anlamı

Palantir, adını J.R.R. Tolkien’in Yüzüklerin Efendisi evreninden alıyor: Buna göre Orta Dünya’da “palantir” adı verilen büyülü küreler, uzak yerlerdeki olayları görmeyi ve iletişim kurmayı sağlıyor. Kelime, Sindarin (Elf dili) kökenli ve “uzaktan gören” ya da “her şeyi gören taş” anlamına geliyor.

Bu isim seçimi de bilinçli zira Palantir Technologies, çok büyük ve dağınık verileri toplayarak analiz eden ve deyim yerindeyse ‘görünmeyeni görünür kılan’ bir yazılım firması. Şirket, dijital çağın “her şeyi gören taşı” olmayı hedefliyor.

Silahlanmanın yeni kutsalı: Antı-Woke

Eskiden Google gibi firmalar, savaş teknolojilerine mesafeli dururken şimdi bu alanlara yönelmekte tereddüt etmiyorlar. Palantir CTO’su Shyam Sankar, ABD ordusunun kurduğu yeni “Yenilikçi Yöneticiler Birliği”ne askeri üniformayla katıldı. Meta, OpenAI, Anthropic gibi firmalar ise artık doğrudan orduyla iş birliği içinde.

Palantir CEO’su Alex Karp’a göre bu dönüşüm, kamuoyunun değil, paranın doğruları belirlemesiyle oldu:

“Zenginleşerek ve düşmanlarımızı küçük düşürerek dünyayı değiştirdik”

Karp’ın hedef aldığı “düşmanlar” ise daha önce kendisinin de parçası olduğu sosyal adalet yanlısı teknoloji elitleri.

Trump yönetiminin Palantir’e verdiği destek yalnızca teknolojiyle sınırlı değil. Şirket, ICE (Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza) için “ImmigrationOS” isimli gözetim yazılımı geliştiriyor. Ayrıca iddialara göre, Amerikan vatandaşlarını takip etmek üzere kurumlar arası verileri birleştirecek bir “tekil vatandaş dosyası sistemi” oluşturmakla da görevlendirildi. Demokrat Kongre üyeleri bu projeleri sorgulayan mektuplar yollasa da şirketin büyümesi durmuyor:

2025'in en iyi performans gösteren borsa hissesi Palantir oldu.

Gazze'de kullanılan algoritma

Palantir’in teknolojileri, İsrail ordusunun Gazze’ye yönelik hava saldırılarında da kullanıldı. Şirketin algoritmaları, büyük veri analizleriyle hedef listeleri oluşturdu; bu da çok sayıda sivilin ölümüne yol açtı.

Karp ise konuyla ilgili kendisini suçlayan Filistinli bir kadına, “Siz Hamas’ın ürünü olan kötülüğün parçasısınız” diyerek tepki gösterdi.

Yeni dönemin ruh hali: Batı üstünlüğü ve 'ölümcül teknoloji'

Karp’ın açıklamaları, yalnızca Palantir’in değil, tüm teknoloji sektörünün ideolojik yönelimini yansıtıyor. ‘Batı’nın doğuştan gelen üstünlüğü’ne inanan CEO, üniversite öğrencilerinin Filistin destekli protestolarını ‘pagan virüsü’ olarak tanımlıyor. Trump yönetimiyle tam uyum içinde olan bu bakış, Dışişleri Bakanlığı’nın Substack’te yayımladığı bir metinde de açıkça görülüyor:

“ABD ve Avrupa’nın ilişkisi sadece coğrafya değil, Batı medeniyetinin ortak mirasıdır.”

Orduya resmi katılım

Öte yandan ABD Kara Kuvvetleri, 13 Haziran 2025 günü dört teknoloji sektörü liderine yarbay rütbesi verdi. Palantir'den Shyam Sankar, Meta'dan Andrew Bosworth ve OpenAI'dan Kevin Weil ve Bob McGrew, Executive Innovation Corps adlı yeni bir birimde yer alacak. Görevleri, özel sektör teknoloji bilgisini askeri araştırma ve geliştirme olarak açıklandı.

İsrail’in İran’a ilk saldırısı da 13 Haziran günü gerçekleşti.

İsrail güvenlik kaynaklarının The Times of Israel gazetesine verdiği bilgiye göre, Mossad İran topraklarında, Tahran’a yakın bir bölgede gizlice bir insansız hava aracı (İHA) üssü kurdu. Bu üsten havalanan İHA’lar, gece saatlerinde İsrail’e yönelmiş yüzeyden-yüzeye füze rampalarını hedef aldı. Aynı zamanda, hassas silah sistemleri ve özel kuvvet unsurlarının kamyonlarla ülkeye sızdırıldığı belirtildi.

Bu durum, Palantir’e verilen ‘savaş alanı istihbarat sistemlerini kamyonlara entegre etme’ görevini akıllara getirdi.

Silikon vadisinin cidanı militarize oldu

Silikon Vadisi artık sadece teknoloji üretmiyor, savaşın dilini konuşuyor. Trump’ın ulusçuluğu ile Peter Thiel, Elon Musk ve Marc Andreessen gibi isimlerin desteği birleştiğinde, artık sosyal adaletten ziyade ‘düşman korkutmak’tan beslenen bir teknolojik dünya çıkıyor. Bu dönüşüm, yalnızca Amerika’nın iç siyaseti için değil, yapay zekanın küresel kullanımı açısından da tehlikeli bir geleceğe işaret ediyor.(Odatv)

 

Bu haber toplam: 2192 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:00:50:54