Adalet Komisyonu Çarşamba akşamı yerel saatle 19.00’da toplanarak, bu iki suçlamayı görüştü. Bugün de oturumuna devam etmesi beklenen komisyon, Trump'a yöneltilen suçlamaların nihai azil oylaması için Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'na sunulmasını oylayacak.
Temsilciler Meclisi Genel Kurulu'ndaki oylamanın ise en erken gelecek hafta 431 üyenin tamamının katılması beklenen gün boyu sürecek bir oturumun ardından yapılabileceği belirtiliyor. Temsilciler Meclisi'nde çoğunluğu oluşturan Demokratlar, Trump'ın azledilmesine ilişkin oylamayı Noel'den önce yapmak istiyor.
Eğer azil gerekçeleri ABD Kongresi’nin alt kanadı olan Temsilciler Meclisi’nde onaylanırsa Başkan Donald Trump, Andrew Johnson ve Bill Clinton’ın ardından ülke tarihinde azledilen üçüncü başkan olabilir.
Ancak bu sonuç, başkanlık görevinde kalmasına engel olmayacak. Zira Trump’ın kaderiyle ilgili mahkeme konumunda olan, yani son sözü söyleyecek makam Senato. Araya girecek Noel ve Yılbaşı tatilinin ardından 2020’nin ilk günlerinde Senato’daki azil yargılamasının başlaması bekleniyor. Ancak Cumhuriyetçilerin çoğunluğu oluşturduğu 100 üyeli Senato’daki mevcut tablo, 53 Cumhuriyetçi, 45 Demokrat iki de bağımsız üye şeklinde. Azil kararının çıkması için salt değil, üçte ikilik bir çoğunluk gerekiyor. Yani mevcut yapıya bakıldığında Senato’da Trump’ın azledilmesi ihtimali güç görünüyor.
Adalet Bakanlığı Denetim Dairesi Başkanı: Kimseyi aklamadım
Senato’da Donald Trump’ı ilgilendiren bir başka oturumun adresi Adalet Komisyonu’ydu.
Adalet Bakanlığı Denetim Dairesi Başkanı Michael Horowitz, FBI’ın Rusya soruşturmasını haklı gerekçelerle yaptığı yönündeki raporuyla ilgili Senato Adalet Komisyonu’nda ifade verdi.
Senatörlerin sorularını yanıtlayan başmüfettiş, raporunun kimseyi aklamadığını söyledi. Pazartesi yayınlanan 417 sayfalık raporda Rusya’nın ABD’de 2016 seçimlerine müdahale edip etmediğiyle ilgili başlatılan FBI soruşturması inceleniyordu.
Adalet Bakanlığı Denetim Dairesi tarafından hazırlanan Horowitz imzalı raporda, FBI’ın Donald Trump’ın seçim kampanyasıyla Rusya arasındaki ilişkiler konusunda soruşturma başlatmada haklı olduğu belirtiliyordu. Donald Trump’ın “cadı avı” olarak nitelediği soruşturmayla ilgili Adalet Bakanlığı raporunda, FBI yetkililerinin siyasi güdümle hareket etmediği de vurgulandı.
Trump raporun açıklanmasının hemen ardından yaptığı açıklamada Rusya soruşturmasının bir komplo ve darbe girişimi olduğu iddiasını yineledi.
Trump son açıklamasında, bağımsız başmüfettişin, FBI içerisindeki hatalar ve yanlış kararlara da dikkat çeken raporun arkasında duran şu anki FBI Başkanı Christopher Wray’i eleştirdi.
Adalet Bakanı William Barr NBC televizyonuna verdiği söyleşide rapora bir kez daha tepki gösterdi ve FBI'ın Trump'ın 2016 seçim kampanyasına yönelik soruşturmasının temelsiz olduğunu kaydetti. Barr, soruşturmanın sürdüğü üç yıl boyunca FBI’ın kötü niyetle hareket ettiğini savundu.
Başkan Donald Trump’ın en yakın müttefiklerinden biri olarak bilinen Barr’ın son açıklamaları, iyi niyetle görevini yerini getirmek yerine Trump sözcülüğüne soyunduğu yönündeki tartışmayı daha da kızıştırabilir.
Horowitz’in raporunda, FBI'ın 2016'da Rusya ve Trump kampanyası yetkilileri arasındaki bağlantıyı soruşturmak için elinde yeterince gerekçe olduğu ifade ediliyordu. Adalet Bakanı Barr, bağımsız müfettişi, milyonlarca belgeyi inceleyip, 100’e yakın kişiyle görüşerek hazırladığı raporda, delillere ulaşmak için fazla çaba harcamadığını savundu.
